• "ben anlamam ama sana da yaptırtmam" zihniyeti....
  • (bkz: sen anlarsin)
  • en sinir bozucu cevaplar, muhabbeti piç eden replikler arasında taçsız kral kıvamında bir ekoldür, anlamazsın ekolü. karşısındakinin anlamayacağından değil, anlatmaya üşenildiğinden söylenir genelde ama... aşağıda bir sohbetten esinlenerek kurulmuş örnek diyalog, hiç anlamayanlar ve anlamayacaklar için gelsin:

    -işte dün de gittim ali nazik yaptım kendime...
    -hmm.. o ali nazik karnıyarık gibi birşey miydi?
    -hayır alakası yok, kim sokuyor bunları aklınıza anlamıyorum!
    -e ikiside kıyma-patlıcan koalisyonuyla yapılmıyor mu?
    -yanlış, çok yanlış...
    -e peki, neymiş aralarındaki fark?
    -siktret... anlamazsın...
    -grrr...
  • (bkz: son askim)
  • özgüvensiz bir yobaz "sen anlamazsın". kendine sevgisiz, karşısındakine saygısız bir çözümsüzlük.
    "ben bilirim" akla gelebilir şimdi, gelsin. hoşgelsin sefa gelsin, çünkü insanın bildiğini bilmesi bildirmesi çoğu zaman iyi bir şey. ukala dümbelekleri eksik olmasın.

    özgüvensiz derken, yobaz derken, çözümsüz saygısızlık derken abarttığımı düşünebilirsiniz. insan bazen abartıyor anlatma isteği, diğerlerinin anlamasını sağlama gayreti çerçevesinde. çerçeveyi idare ediyoruz, abartmaları bizim mahellede pek makbul karşılamasak da yiyoruz. o şarkı en en en güzel, bu dünyanın en şahane filmi, kadın eylemlerine erkekler girmesin, dünyanın en dürüst insanıyla evleniyorum pınar, ben hiç böyle aşık olmamıştım, işçi sınıfı sendikalardan ibaret olmadığı gibi 1 mayıs da taksim'den ibaret değildir nişantaşı'nda da kutlanır, robert plant dünyanın en seksi erkeğidir, .. random butonum bu örnekleri getirdi. abartmaları nedenleriyle birlikte değerlendiriyoruz aklımız yettiğince ve kınamıyoruz.
    asıl konuya dönmeden önce abartmadığım konusunda kendimi savunmak istedim. abartmıyorum. çoğu zaman görünmez, ele dile gelmez bir şeytani tavır "sen anlamazsın". "sen anlamazsın"ı en sevdiğiniz en melahat teyzeniz tarhana karıştırırken bile söylese iyi niyete yormayın. "sen anlamazsın yavrum ben doğriyim onu çekil" derse bıçağı vermediğiniz gibi burnuna burnuna doğrultun. "bi kendine gel be" diyin.
  • ["'ne kitabı?' dedim. bir kitap, makamla okuyordu çocuklarımız işten eve sapsarı iskelet gelir. bizim soframıza yılda bir kere et gelir, diye okuyordu,' dedi. aklında tutmuş. 'sen anlamazsın...' diyecek oldumdu. 'neden?' dedi, 'doğru bir kitap. ben o kitabı doğru buldum,' dediydi."

    (...) başında pembe tülbentten başörtüsüyle incecik, erimiş gibi, boynu biraz çarpık, ayağında romalı sandallarına benzeyen meşin atkılı takunyasıyla yüzüne bakıyor, nazım hikmet'in "iyi günler göreceğiz çocuklar*" diye başlayan "nikbinlik" adlı şiirini ağzı ve gözleriyle dinliyor, ağzı ve gözleriyle anlıyordu. anlıyordu da, ciğerlerini tas dolusu tükürmeye başladığı halde, "ne fayda biz göremeyiz ki,' diye şikayet bile etmiyordu.] kemal tahir - karılar koğuşu
  • gs'li eski futbolcu ve şimdiki yorumcu gökmen özdenak ile rahmetli özhan canaydın arasında geçen diyalog.

    gökmen özdenak:
    + yaahu özhan bey, o kadar paranız var, yatlarınız katlarınız var. neden gs başkanlığı için kendinizi yoruyorsunuz, emek harcıyorsunuz. atlayın yatınıza dünyayı gezin, neden başınıza bela alıyorsunuz.

    özhan canaydın:
    + sen anlamazsın.

    sen anlamazsın sözünü bundan daha iyi anlatan bir cümle veya diyalog olmazdı herhalde.
  • ukala ve cahil tiplere söylenecek en uygun laf... tam bir kapak sözü.
hesabın var mı? giriş yap