• 1907 yılında istanbul'da doğdu. 1968 yılında istanbul'da yaşımını yitirdi. lise öğreniminin ardından fransa'da felsefe eğitimi aldı. istanbul'a döndü. yaşamının sonuna kadar istanbul üniversitesi edebiyat fakültesi psikoloji bölümü'nde öğretim üyeliği yaptı. yedi meşale akımı içinde yer aldı. ilk şiirleri yedi meşale dergisinde yayımlandı. fransız şairlerin şiirlerini türkçe'ye çevirdi. ayrıca sait faik abasıyanık'tan öyküleri de fransızca'ya çevirdi. bu öyküler un point sur la carte (haritada bir nokta) adıyla hollanda'da yayımlandı. gazetelerde fıkra yazarlığı da yaptı. edmond rostand'ın ünlü oyunu cyrano de bergerac'ı türkçe'ye çevirdi.

    eserleri:

    şiir:
    odalar ve sofalar (1933)

    inceleme:
    istanbul'da karagöz ve karagöz'de istanbul (1938)
    psikoloji ve terbiye bahisleri (1940)
    karagöz (1941-1961)
  • yaptığı cyrano de bergerac tercümesinin orjinalinden daha iyi olduğu söylenen çevirmen ve şair.
  • vakti zamanında cemil meriçin hocalığını yapmıştır.
  • ruy blas tercümesi de çok başarılı kişidir.
  • "yolculuk" adlı şiiri:

    bir yaz günü odamda kaparken bavulumu
    çekecek koltuğumun parmakları kolumu
    her zamanki sesiyle bana "otur" diyecek

    bütün kış geceleri duyduğum laflarıyla
    çıplak bir kadın gibi beyaz çarşaflarıyla
    beni uyutmak için yatağım esneyecek

    yolda, adımlarımı çağıracak geriye
    aralık duran kapım, belki dönerim diye
    penceremde buğudan bir damla yaş donacak

    yürürken sağ omzuma hafif sesle ötüşüp
    - bir evden anlaşılmaz fısıltılarla düşüp -
    bembeyaz bir el gibi bir güvercin konacak

    dudağımı gizlice çekerek dudağına
    akşam gibi düşecek vagon basamağına
    garda beyaz, dumandan bir kadının bedeni

    son kampana çalacak ve son düdük ötecek
    mesafeler bir nokta halinde küçültecek
    külrengi istasyonda mendil sallayan beni...
  • (bkz: basık şehir)
  • yedi meşale'nin umursanmayanlarındandır ama gruba adını veren de bu abidir. 45 yaşında profesör olmuş.
    en bilinen şiiri:

    odalar ve sofalar

    evler bir nara benzer
    nar tanesi sofalar
    akşam, yol gibi gezer
    sükûn su gibi odalar

    odada bir pancurun
    sofadadır güneşi
    camlarda yanan korun
    düşer içime eşi

    odada yığın yığın
    gölgenin salkımları
    sofada yalnızlığın
    duyulur adımları

    oda, içinden duyar
    oluktan düşenleri
    sofa, geceyi oyar
    dinler merdivenleri

    toplar odam kuş gibi
    sofamın lâflarını
    birer bibloymuş gibi
    süsler boş raflarını

    beni duvar boyunca
    bir kum gibi ufalar
    odam uyku dolunca
    uyumayan sofalar
  • o kadar iyi bir ceviriler yapmistir ki, orjinalleri ile mukayese yapildiginda, kendi cevirileri orjinal metinden daha heybetlidir.
  • halit ziya uşaklıgil 4.göbekten kaynıdır.
hesabın var mı? giriş yap