• 4. murat yasak etmiş remmalliği ve birgün tebdili kiyafet çıkmış halkın arasına. bi kayığa binmiş, kayıkta bir remmal bi de kayıkçı varmış. kayıkçı sormuş remmale,
    -işin nedir aga ?
    -remmalim, demiş remmal.
    -bilmez misin yasaktır remmallik
    -bilirim ama ben harbi remmalim, ilmini yaptım bu işin

    bunun üzerine murat (4ncü)
    - söyle bakalım o zaman, şu an murat nerde, padişah olan.. demiş

    remmal hesaplamış kitaplamış,
    - suyun üstünde.. demiş..
    - tam olarak nerde onu söyle

    remmal daha bi hesaplamış kütüplemiş, bi hesaba bi murata bakmış..
    - valla bu kayıkta gözüküyor demiş, hesap ortada.. ben olmadığıma göre ya kayıkçı ya da sensin padişah.
    - evet bildin padişah benim,
    - memnum oldum padişahım, bana da "ahmet efendi" derler
    - höst, yılışma.. bildin beni ama bu kellen gitmeyecek anlamına gelmez..
    - yapmayın, eylemeyin padişahım
    - sana son bir şans veriyorum, saraya hangi kapıdan gireceğimi bilirsen omuzlarında kalacak kellen, aksi halde...
    - peki hünkarım

    demiş ahmet efendi ve hangi kapıdan gireceğini bi kağıda yazmış, katlayıp murata vermiş. murat sarayın kapılarının önüne geldiğinde "tiz buraya yeni bi gapu inşa edile" diye höykürmüş. hemen yeni bi kapı yapılmış. murat kapıdan geçmiş, kağıdı açmış..

    "yeni kapınız hayırlı olsun hünkarım, eki eki" yazıyomuş kağıtta. son.
  • remil falı bakanlara verilen isim.
hesabın var mı? giriş yap