• aniden zengin olanların yurt dışında iken gittikleri ve bıraktıkları bahşiş miktarından olsa gerek hayli itibar gördükleri lokantalara istanbul da şube açtırmaları veya açtırmış gibi yapmalarına bir örnek. manzarası çok güzel, garsonlar vasat altı, yemekler standard.
  • kırmızı şarap servisini racona uygun olarak karafla yapan ender mekanlardan bir tanesi.
  • manzaraya nazır cam kenarı masaları biraz sıkış-tıkış olan lokanta.
  • hala açıksa gidin suflesini yiyin. güzeldir. açık değilse yapacak bir şey yok tabi.
  • (bkz: puccini)
  • manzarasi güzel olmakla birlikte fiyatlari gacirt, ortami da agir olan, son gidisimdeki kotu anilarimdan dolayi uzak durdugum bir mekan... yemekleri ise güzeldir genelde...
  • medyum memisin tercih ettigi mekan
  • guncelleme: cam kenari masalara rezervasyon alinmiyor, ille burada konuslanmak istiyorsaniz - ki isteyin- alti otuz sularinda damlamaniz lazim. butun karaflar kirilmis, kirmizi sarabi sisesinden ikram edicekler. tiramisu bayatti sanki. tuh...
  • (bkz: gucci)
  • ne yazik ki yemekleri bastan asagi degismis. daha dogrusu menuye baktiginizda bir degisiklik yok, cogu yemek ayni isimle yerinde duruyor, ama onunuze gelenler bambaska ve yenecek gibi degil. bu degisikligin nedeni mekanin isim hakki sahibi zat-i muhteremin istanbul'a gelisiymis ve maalesef daha bir sure de kalacakmis. gelir gelmez ilk isi butun yemekleri feci agir bir hale getirmek, her seye bol bulamac tereyagi ve krema sokusturmak olmus, buna deniz urunlu risotto dahil (ustelik baslangic olarak gelenlerden ve menu gozumuze carpan ufak tefek degisikliklerden huylanip aman risottoya krema tereyagi falan koymaya basladiysaniz ne olur bizimkine koymayin diye israrla rica ettigimiz halde).

    mekanin tadini kaciran sadece yemekler de degil. samimiyetsiz, agzi kalabalik, sevimli gorunen ama fena halde snob italyan tiplemesinin tipik bir ornegi olan pucci efendi ortalikta huzursuz huzursuz dolanip butun personeli despot tavirlariyla bezdirmekte, her seye bir kulp takip adamlari havadan sudan sebeplerle azarlamakta (aaahhhh bella italia, hic oradakiyle bir olur mu bu barbar omemleketin garsonlari, cekiduzen vermek gerek tabi) ve bu tavir da musterileri hem germekte hem de sinir etmekte. ozellikle de gozunuzun onunde cirkin tavirlarla personeli azarlayan bir adamin hemen ardindan suratina yapistirilmis gibi duran son derece samimiyetsiz bir gulumsemeyle size dondugunu gorunce istahiniz kaciveriyor.

    musteri memnuniyeti de umurunda degil adamcagizin, ama samimiyetsizligin cisimlesmis hali oldugu icin, fena halde umurundaymis gibi yapiyor tabi, artik yerseniz...memnun kalmadigimizi belli etmek icin yarim biraktigimiz yemekleri almamalarini garsonlardan ozellikle rica edip, masalar arasinda gezen gereksiz zevat yanimiza ugradiginda sikayetimizi belirtmeye calistigimizsda bizi dinlemedi bile, yemegin nesini sevmedik, neden memnun olmadik vs. bir kulagindan girip oburundan cikti. dinleyip sorun ne anlamak yerine na yapti peki, sefin degistigi, aaahhh yeni sefin bir turlu istedigi kivama gelemedigi ve kendisinin de bundan rahatsiz oldugu, durumu duzeltmek icin mutfaktan cikamadigi (keske ciksa halbuki!) vs. palavralarla bizi kendine guldurdu sagolsun.

    neyse...bir mekan daha mundar olmus kisacasi.

    bu arada, hazir gumussuyu'na gitmisken (bkz: pizzeria pidos)
hesabın var mı? giriş yap