muvahhid

• (bkz: muvahhidler)
• 1- birleştirmiş.
  2- tevhide inanmış.
• (allah'i) birleyen, (allah'in) birligine inanan
• (bkz: bedia muvahhit)
• olduğunu iddia eden bir çok kişinin aslında olmadığı sıfat.
  "gün olur, onları bir araya toplayıp haşrederiz. sonra, şirke batanlara sorarız: "nerededir o bir şey zannedip durduğunuz ortaklarınız?""
  "onların tek savunması şu olacak: "rabbimiz allah'a andolsun ki biz ortak koşmadık.""
  kur'an-ı mubin, en'am 22-23
  ve;
  "ve onların çoğu, şirk koşmadan allah'a inanmazlar."
  kur'an-ı mubin, yusuf 106
  ayetlerinden de anlaşıldığı gibi şirk sinsi bir kavramdır.
  vahdet kula kul olmamak; muvahhid ise sadece ama sadece hüküm koyucu olarak bir tanrıyı kabul etmek ve bu eksende özgürleşmektir.
  (bkz: monoteizm)
  edit: gereksiz bir kelime çıkarıldı.
• birleyen. (arp) tek tanrı inancını benimseyen, allah'a herhangi bir ortak koşmayan, tevhid inancına mensup kişi. karşıtı için: müşrik (şirk koşan) dini bir terim ve felsefi kavram olan bu kelimenin islam termilojisindeki karşılığı, kur'ani bir ifade ile hanif'tir. tarihin ilk kaydettiği muvahhid mısır firavunlarından akhenaton'dur.
  
  semavi kitaplarda (tevrat-eski ahit, incil-yeni ahit ve kur'an) peygamberlerin elçilik ve tebliğ görevlerinin yegane amacının "tek tanrı" inancı olduğu görülür. mücadele ettikleri geniş kitle tanrıyı inkar eden değil, bilakis, tanrıya iman eden ama ortak/ortaklar koşan bir topluluktu. salt hiçlik, inkar ve günümüzdeki materyalist yaklaşım olan ateistler bir elin parmağını geçmemektedir. (nebi nuh'un oğlu kenan ve lut peygamberin eşi) tevhid ve şirk semavi dinlerin bitmek bilmez mücadelesidir. bu mücadele kendi içinde birtakım farklı sentezler ve kutuplar doğurmuştur. yehova ve üzeyir... baba, oğul ve kutsal ruh... bakire meryem ve mesih... allah ve muhammed... (habibullah) allah, muhammed ve ali...
  
  muvahhid; arapça vahid 1 bir rakamından çekimli tekilsel kavramdır.
  
  ikileme ve üçleme'nin tevhid ruhunu şirkle doldurduğunu söyleyen doğulu ve batılı oryantalistlerden de anlayacağımız gibi, insanlık tarihi boyunca dindarlar birbiriyle mücadelede bulunmuş, savaşmış, ölmüş ve öldürmüştür. bu arenada sayısız peygamber de cinayete kurban gitmiştir.
  
  özet olarak, geniş ve farklı bir yelpaze niyeti için;
  
  (bkz: dine karşı din)
  (bkz: din toplumların afyonudur).
• tasavvufta, allahü teâlâ'dan başka bir şey görmeyen, kendini ve başkalarını unutan.
  
  ''muvahhid o kimsedir ki ayağına altın döksen, başına hint işi kılıç koysan, gözünde ikisi bir olur. kimseden ümidi, korkusu olmaz.'' ^{* *}
• şuraya bir muvahhit bırakıyorum, allah rahmet eylesin:
  
  ercümend özkan çorum konuşması.