• 586-602 yılları arasında yaşamış ve ihtilalle tahttan indirilmiş ilk bizans imparatoru. "mavrikios (maurice) tiberius" diye bilinen son tıraşlı imparator olan mavrikios'un soyu çirkinliği ile tanınmış ve bizans'ta sakal bırakma modasına önayak olmuş sakallı phokas tarafından henüz bebek olan oğulları bile katledilerek kurutulmaya çalışılmışsa da, yunanistan'da halen pek rastlanılan bir soyad olarak kullanılmaktadır.
  • kendisi ve çocuklarının lahitleri bodrum camisi'nde bulunur.
  • askeri disiplini ve ekonomi politikaları ile göz doldursa da bir isyan sonucu ölmüş imparator. avarlar ve slavlar ile mücadelesi ile ünlüdür.
  • kapadokya doğumlu imparator.
    aslında ordu komutanıydı. başarıları nedeniyle önceki imparatorun kızıyla evlendi ardından kendisi imparator oldu.
    uzun süren savaşlar ve artan mali sorunlar sonucu bir isyan sonucu tahtan indirildi.
  • kendisine "fakir marcus aurelius"u dersek haksızlık etmeyeceğimiz yarı zamanlı filozof, tam zamanlı asker doğu roma imparatoru.

    m.s. 539 yılında afşin'de* doğmuş ve 577 yılında patrisyen sınıfına yükselmiştir. çoğu kaynağa göre ilk etnik yunan doğu roma imparatoru olup zeno ve anastasius döneminden beri yönetim kademesinde yunanca'yı tercih etmiş ilk imparatordur. yine aralarında çağdaş tarihçilerden sayılabilecek shloesser'in de bulunduğu pek çok kaynağa göre kendisinin latince bilmeyen ilk imparator olma olasılığı da oldukça fazladır.

    570'lerin sonu ve 580'lerin başında sasaniler ile girişilen bir dizi savaşta önemli görevler ifa eden general mavrikios, nusaybin yakınlarında dönemin ünlü sasani komutanı adarmahan'ı bozguna uğratınca saygınlık ve popülarite anlamında zirvesini görmüştür. zaten, bu zaferi takip eden günlerde dönemin imparatoru tiberius konstantin de terk-i diyar eyleyince, taht adeta mavrikios'un kucağına düşmüş ve o da bu fırsatı geri çevirmeyip tiberius'un kızı konstantina ile evlenip meşruiyetini de sağlama almıştır.

    m.s. 582 ile 602 yılları arasında doğu roma tahtında bulunan mavrikios'un aslında fiziki olarak tahtta ne kadar bulunduğu tartışılır. zira, kendisi öyle bir asker imparatordur ki hükümdarlığının takribi hesapta ilk on senesi sasaniler ile ikinci on senesi ise avarlar ve slavlar ile bir dizi sınır savaşıyla geçmiştir.

    martyropolis* savaşı'nda sasaniler'i adeta darmadağın eden mavrikios, imparatorluğun hem ekonomik sıkıntıları hem de kuzeybatı sınırının slavlar tarafından sürekli rahatsız edilmesi nedeniyle bu kazanımının gerisini getiremediyse de 590 yılında ktesifon'daki sasani sarayı kanlı bir iktidar mücadelesine sahne olmaya başlamış ve 2. hüsrev'i deviren bahram kısa süreli olarak tahta çıkmıştır. bu noktada, felsefi ve diplomatik becerisini konuşturan mavrikios, eski rakibi 2. hüsrev'e arka çıkmış ve 591 yılındaki ganzak savaşı'nda bahram'ı mağlup etmesi için başkomutanı ioannes mistakos'u görevlendirmiştir. hüsrev ve mistakos'un bahram'ı yenmesi sonucu taht tekrar 2. hüsrev'e geçmiş ve hüsrev ile mavrikios arasında bir müttefiklik kurulmuştur. bu müttefiklik, mavrikios'u bekleyen hazin sonun hemen ardından tahtı gasp eden fokas nedeniyle bir daha düzelmemek üzere bozulacaktır.**

    doğu sınırını tamamen güvence altına almasını takiben mavrikios, gözünü bu kez de balkanlar'a çevirirken 560'lı yıllardan beri sirmium başta olmak kaydıyla bölgedeki bütün önemli şehirlere saldırılar düzenleyen avarlar, bölgeye yeni gelen slavlar ile birlikte yüzyıllardır imparatorluk bünyesinde yer alan pek çok kenti ya işgal ya da ilhak etmekle meşguldüler.

    bölgedeki en yetkin komutan olan priscus ile birlikte harekete geçen imparator, singidunum'u kısa süre içerisinde geri aldı ve daha sonra avarlar'ı tuna nehri'ne doğru çekilmeye zorladı. avarlar, biraz palazlanıp yeniden moesia* bölgesine saldırılar düzenlemeye başlayınca 593 yılında bir dizi savaşta avar, slav ve gepidler'i ağır yenilgilere uğratan imparator, yaklaşık 200 yıl sonra ilk kez tuna nehri'nin ötesine seferler düzenleyen ilk roma imparatoru olmayı başardı.

    tüm bu harala gürele içerisinde strategikon isimli bir askeri strateji kitabı kaleme alan mavrikios'un yüzyıllar sürecek eksarh ve tema sistemlerinin de temellerini attığını söylemek yanlış olmaz.

    602 yılında eflak'ta slavlar'ı bir kez daha dümdüz eden mavrikios, 602 yılını 603'e bağlayacak kışı konstantinopolis'te geçirip daha sonra yeniden ordusunun başına dönmeye karar verdi. ordusunu tuna ötesinde bırakması, belki de en önemli hatası oldu ve zaten savaşlar yüzünden oldukça boşladığı içişleri monofizitizm'e destek verdiği iddialarıyla beraber kaynaya kaynaya patlama noktasına gelmiş olduğundan konstantinopolis'e döner dönmez bir saray baskınında ailesiyle birlikte katledildi. öte yandan tuna ötesinde kalan birliklerden bazıları da imparatorla görüşmek için konstantinopolis'e doğru yola çıkmış ve komutanlardan biri olan fokas'ı da elçi olarak seçmişlerdi.

    başkente 25 bin civarında bir askeri güçle gelen fokas, bir anda imparatorun katledildiğini öğrenince kendini senatonun da onayıyla tahtta buluverdi. fokas ise tahtta sırıtmayıp adeta kahkaha attı ve imparatorluğu kısa sürede yıkımın eşiğine getirecek korkunç bir performans sergiledi.

    (bkz: flavius phocas augustus/#109996192)
hesabın var mı? giriş yap