• üsküdar kanaat lokantası, içerdiği osmanlı muthağı ve zeytinyağlı reyonuyla midelerimizde taht kurmuştur. istanbul'da yaşayan her bireye ısrarla olmasa da iştahla önerebilirim.
  • bol yagli ama guzel yemek cesitleri sunan lokanta.
  • suppperrr bi lokanta,uskudarın gururu
  • usudara gitmenin ancak iki nedeni olabilir, biri motor iskelesi biri de burasi. yemekleri cok lezzetli olmasa da eglenceli bir yerdir bir suru yemek vardir rengarenk. kucukken babam cok gotururdu beni. ben asure sevmesem de herkes tarafindan asuresinin cok guzel oldugu rivayet edilir.
  • istanbulun en güzel dondurmasını ve en güzel hünkar beğendisini yapan lokanta.ayrıca böle yemekleri , tatlıları falan görerek seçersin çok eğlencelidir
  • hemen hemen her sehirde 2'ser 3'er tane bulunan lokantalardandir.. genelde 60+ yas kisiler tarafinda calistirilirlar.. bu lokantalarin kapisindan girdiginiz anda ilgili license of agreement'i kabul etmis sayilirsiniz.. mesela;
    - bu lokantadaki tum corba tariflerinin izinsiz bir sekilde alinip kullanilmasi prohibited
    - bir kase corba ile yarim ekmek yenmesi prohibited
    - pilav isteyenlere az pilav gelmesi ya da az pilav isteyenlere hic pilav gelmemesini bastan kabul etmis sayilirsiniz (bkz: kanaat)
    - ustabaslarinin musteriler uzerindeki kanaat notlari registered trademark olup hic bir sekilde kopyalanamaz
  • 1800'lerden beri üsküdar'da, hatta tam adres, üsküdar migros'un yanında yer alan kanaat lokantası geç keşfettiğim fakat canı gönülden sevdiğim, türk ve osmanlı yemekleri ağırlıklı bir lokantadır. çoban kavurması, patlıcan kebabı, özbek pilavı gibi sıcak ve yağ oranı yüksek, tam türk işi hazırlanmış yemeklerin yanında bir de zeytinyağlılar bölümü vardır ki soğan dolması gibi nadide tadları menüsünde barındırır.
    kanaat lokantası her zaman her çeşit yemekten tatma isteği uyandırır insanın içinde, fakat çeşit çeşit yemek alıp da bitirmeyince kendinizi suçlu hissedebilir, sanki annenizin "yemezsen arkandan ağlar" diyen sesinin kulaklarınızda yankılandığını duyabilirsiniz, belki garsonların yaşını başını almış ağır amcalar olmasından, belki de bizzat lokantanın isminden kaynaklanmaktadır bu hissiyat.
    en pahallı yemeğin 3 milyon küsür lira olduğu lokanta az paraya güzel türk işi yemekler yemek isteyen her türk vatandaşının ezbere bildiği bir adres olmalıdır. lokantanın dekorasyonunun ve çalışanlarının verdiği hissiyat sütiş ve saray lokantaları ayarında olsa da damak tadı olarak kat be kat üstündür, fakat ağır türk yemeklerini sadece kışın yiyen hassas bünyeli kalori sayıcıların çok da sık uğramak istemeyecekleri bir mekan olsa gerek.
  • bu tip eski, ünlü osmanlı yemekleri yapan her restoranda ne hikmetse var olan garson asabiyeti burada en üst safhaya çıkmıştır. adamlar nerdeyse ye de siktir git* seviyesine çıkacak asabiyet gösterisinde bulunurlar.

    yemekleri yağlıdır velakin bazıları oldukça güzeldir. her seferinde bir daha buraya gelmeyeceğim diyip her önünden geçişte dayanamadığım bir yerdir.
  • "1980'lerin sonunda yandaki dükkanı ilhak edip büyüyünce kanaat,
    sıçtı o güzelim zenaat..."
    diye kendimin yazdığı bir maniyle entry'me başlıyorum. eski kanaat ile büyüdükten sonraki arasındaki fark, afyonun içindeki ikbal ile karayolu kıyısındaki ikbal kadar, orijinali hacı salih ile talancısı hacı abdullah kadardır. adı gibi olsaydı, kanaat etseydi küçük kalsaydı diye düşündüğümüz çoktur. içi pişmemiş zeytinyağlı sarma mı istersiniz, yağı emmiş patlıcan kızartma mı, tahılları kaynamaktan püre olmuş aşure mi, nohutu çiğ özbek pilavı mı...eskiden küçük kanaatte söz konusu bile olamayacak bu vahim duruma artık her zaman olmasa da zaman zaman büyümüş kanaatte rastlayabilirsiniz. geçmiş olsun.

    (brownie niye bu maddeye giriş yapmamış diye düşündüm şimdi bak... belki de kötü yazmak istemedi)
  • istanbul yabancisi insanlara istanbul turu yaptirilirken kiz kulesinde 5 cayini takiben aksam yemegi icin gidilen yer.
hesabın var mı? giriş yap