• ingiliz yazar henry fielding tarafından yazılmış bir onsekizinci yüzyıl romanı. kendini her daim iffetini korumaya adamış saf oğlanımız joseph andrews ve kankası abraham adams'ın picaresque tadında ordan oraya savruluşunu, rezil rüsvan oluşunu komik bir dille anlatır. bazı bazı digitürk'te dandik bir filmi de gösterilir.
  • ayrıca roman samuel richardson'ın pamela'sının hicvidir.
  • henry fielding'in samuel richardson'un pamela or virtue rewarded kitabına nazire olsun diye yazdığı ve pamela'nın sözde erkek kardeşi olan joseph andrews ile parson adams'ın maceralarını anlatan hiciv kitabı.
  • romandaki coincidenceların bolluğu nedeniyle türk filmi tadındadır biraz.. romanın yazılış tarihi de türk filmlerinin altın yıllarını yasadığı döneme denk gelir.. 1977 yılında tony richardson tarafından filmi çekilmiştir.. joseph rolünü oynayan peter firth ise cuk oturmuştur karaktere.. kader yolu ismiyle de türkçeye çevirilmiştir..

    (bkz: shamela)
  • 1740 larda yazılmış henry fielding romanıdır. aslında bir yol hikayesidir. her yol hikayesi gibi don kişottan beslenmiştir. konusu itibariyle de şöyledir:
    yakışıklı joseph andrews hizmetkarlık yaptığı evin hanımı tarafından önce cinsel tacize uğrar, hanıma istediğini vermeyince de evden atılır. evden atılır atılmaz başına gelmedik kötü rastlantı kalmaz. neredeyse ölüm döşeğindeyken yol arkadaşı olacak olan kendisini eğitmiş rahip adams'a rastlar ve yola onunla devam eder. gittiği yer aşık olduğu fanny'nin de yaşadığı eski kasabasıdır.
    tüm yolculuk boyunca rahip adams ve joseph in iyi kalpliliğine ve saflığına karşın başlarına gelen kötü rastlantılar, dolandırılmalar vs. anlatılır. yer yer iyi karakterlere de rastlarlar tabi.
    sonuçta , sonuç spoiler olmasın hadi. falan filan rastlantılardan sonra kitap bitiverir.
    bence ustalıkla komik bir dil kullanmış yazar. kesinlikle tavsiye edebileceğim bir klasik. hele ki samuel richardson'ın romanına hiciv olması romanı okumayan beni bile güldürdü.
    ulan milletin romanına hiciv yapacam diye başyapıt çıkar mı. ilahi joseph.
  • dönemine göre edebiyatın kendi varlığını kabul etmesi, kabul edişini edebi bir şekilde beyan etmesi, okuyucuya hikayeyle beraber edebiyatın ortaya çıkarılış yöntemleriyle alakalı bilgiler verebilmesi açısından çok kral romandır. fakat bana kalırsa fielding kitap boyu okuyucuya sunduğu idealler ve teorilerinin bir çoğunu kendi yapıtı içinde farkında olmadan yok etmekte veya yanlış çıkarmaktadır, bu sebeple de ya bir geri zekalıdır ya da hicvi içinde bu duruma bilerek sebep olmaktadır.

    buna rağmen baya iyi kitap, okumak lazım.
  • pamela'nın parodisidir aynı zamanda. okuması keyifli romanlardan
  • samuel richardson'ın pamela'sının hicvi..

    1740'larda yazılan bir henry fielding romanı..

    ıroninin tillahı. sevdim ben..

    konusu ise şöyle:
    21 yaşındaki joseph andrews'un hizmetkarlık yaptığı yerde evin hanımı tarafından sevgilisi olmasi icin cok ustune gelinir.. ayrıca bayan slipslop denen baş hizmetçi de aynı şekilde ayni duygu durumlarindadir joseph'a karşı. esas oglanimiz hanıma ve slipslop'a istediğini vermeyince evden atılır. olaylar zinciri de buradan başlar asıl. hırsızlar tarafından soyulup dovuldukten sonra, ölüm döşeğindeyken rahip adams'a rastlar ve yola birlikte devam ederler.. gideceği yer ise, en başından beri tek aşık olduğu insan olan fanny'nin yaşadığı kasabadır.
    bu seyahatleri boyunca rahip adams ve joseph' in saflığına, iyi niyetine karşın başlarına türlü türlü kötü olaylar, aldatılmalar, dolandırılmalar gelecektir.

    hep söylediğim gibi;
    her insan klasikleri okumalı !
  • kibir ile ilgili kısmını beğendiğim kitaptır.

    "ah, kibir! senin gücün amma yabana atılır, yapıp ettiklerin ne az bilinir! insanoğlunu bin bir kılığa girip öyle ahlaksızca kandırırsın ki sen! bazen merhamet kılığına bürünürsün, bazen cömertlik. hatta bazen yalnızca kahramanlık erdemlerine layık görkemli ziynetleri takar mağrur mağrur dolaşırsın etrafta. seni gudubet, seni mendebur canavar! sen ki papazların sövüp saydığı, filozofların hor gördüğü, şairlerin alay ettiği bir garabetsin! milletin içinde seni tanıdığını yüzü kızarınadan söyleyecek kadar aşağılık bir insan var mıdır? ama mahremine çekildi mi de seni redcledecek insan sayısı bir elin parmaklarını geçmez! birçok insan ömrü boyunca seni arar durur. en büyük alçaklar her gün seni hoş tutmak için ter döker; en alçak hırsız da, en büyük kahraman da senin gözünden kaçmaz. kişisel hırsızlığın ve talanın çoğu zaman senin kollarından başka bir amacı ve mülcifatı yoktur. seni gidi fahişe, sırf gözünü doyurmak için başkalanndan ihtiyacımız olmayan şeyleri almaya ya da onların ihtiyaç duydukları şeyleri saklamaya çalışırız. tüm arzular senin kölen, açgözlülük hizmetkarın, şehvet de pezevengindir. o kabadayı korku, bir korkak gibi, senden kaçar; üzüntü ve sevinç ise senin huzurunda kafalarını kuma gömerler."
hesabın var mı? giriş yap