• ahmet hamdi tanpınar'ın saatleri ayarlama enstitüsü adlı romanında*, bahsi geçen enstitünün kurucusu, ileri görüşlü zat.
    eminönü ile karaköy'deki iki saatin aralarında yarım saatlik bir fark bulunması ile enstitü fikri kafasında oluşur.
    ardından, hiç varolmamış bir 'zamani efendi' yaratır ve hayri irdal'dan bu zat hakkında bir kitap yazmasını ister.

    yarın: nuri efendi'nin özlü sözleri...
  • hedeflerine varmak için yaptıkları ile uçuk kaçık ayrı bi dünyanın adamı gibi görünen bu zat ı muhterem romanın sonunda çalışanlarına yaptıgı jest ile kendini bu dünyaya kullandırtmış ama egoistlikten kurtulup iyi bir adam oldugunu ispatlamıştır. gerçi amcamız asla kötülük peşinde koşmamıştır ama kendi başarısı için diğerlerini sadece maşa olarak kullanmıştır.
  • ayrıca toplumun deger verdigi şeyleri, toplumsal gerizekalılığı ve kendi hayalgücüyle karışık zekasını kullanarak elde etmeyi başarmış bir amcadır.
  • memlekette şöyle beş altı tane halit ayarcı olsa, herşey ne kadar değişik olur dedirten, bir bedende vucut bulmasını istediğim krakter
  • ağer roman günümüzde yazılmış olsaydı ismi ayarcı halit isimli ankara havaları söyleyen akabinde suser olup sozluk ahalisine ayar üstüne ayar vermesi muhtemel roman karakteri
    (bkz: ayarcı namık)
  • topal ismail'in aksaray'daki kahvehânesinde, yangeldi asaf bey'e dair bir konuşmada tanpınar'ın diliyle konuşmuş mümtaz insan, aziz dost.

    halit ayarcı: "bana kalırsa bu çalışma hayatına tam intibak edememekten gelen bir şeydir, demişti. hayat, kendi şeklini yaratmazsa böyle olur. bu kahve hakkında* sizi dinlerken, ben, çoğunu tanıdığım bu insanları hep bir çeşit aralıkta yaşıyorlarmış gibi düşündüm. isterseniz onlara kapının dışında kalanlar da diyebilirsiniz. muasır zamana girememiş olmanın şaşkınlığı içinde yarı ciddî, yarı şaka, tembel bir hayat! öyle bir mazi falânla pek alâkası olmasa gerek!

    hayri irdal: "ama hepsinin bir işi vardı"

    halit ayarcı: "her iş, iş değildir. iş evvelâ bir zihniyet ve zaman telâkkisidir."
  • hayri irdal: "ben mi realist değilim!realist olmasaydım size vak'ayı böyle anlatabilir miydim? size baldızım hakkında en ufak bir ümitle bahsettim mi?hiç bir tarafını değiştirdim mi?en ufak bir halini methettim mi?ben öyle sanıyorum ki herşeyi olduğu gibi görenlerdenim.hatta fazla realistim, rahatsız edecek kadar..."

    halit ayarcı:" realist olmak hiç de hakikati olduğu gibi görmek değildir.belki onunla en faydali münasebetimizi tayin etmektir.hakikati görmüşsün ne çıkar? kendi başına hiçbir manası ve kıymeti olmayan bir yığın hüküm vermekten başka neye yarar? istediğin kadar uzatabileceğin bir eksikler ve ihtiyaçlar listesinden başka ne yapabilirsin? bir şeyi değiştirir mi bu? bilakis yolundan alıkor seni.kötümser olursun, apışır kalırsın,ezilirsin.hakikati olduğu gibi görmek...yani bozguncu olmak...evet bozgunculuk denen şey budur, bundan doğar.siz kelimelerle zehirlenen adamsınız, onun için size eskisiniz dedim.yeni adamın realizmi başkadır."
  • tecrübe hakkında gerçekçi düşünceleri vardır. (bkz: #11301640)
  • saatleri ayarlama enstitusu'nde kendisi gibi bir baska ahmet hamdi tanpinar karakteri olan hayri irdal'a "ben aldandigimi anladim" gibi buyuk bir cumleyi etmis olan bir ahmet hamdi tanpinar karakteri.
  • hayri irdal beyfendi'nin beraber yapacakları işe bir türlü inanaması karşısında ona şöyle bir kelamda bulunmuş zat-ı muhterem;

    "- ama aklınızla, yani mantığınızla hepsine itiraz edilebilir! on dakika, hattâ beş dakika, üç dakika üzerinde düşünmek her işi gülünç yapabilir. herhangi bir şeyi mantığın dışına çıkarmamız için ona biraz dikkat etmemiz kâfidir. "

    yani neymiş, yaptığımız işlerin gülünç olduğunu unutmamak lazımmış. di mi? evet.
hesabın var mı? giriş yap