daraç
-
daraç: dar.
-
"başını, geçtiğimiz daraç bir sokaktaki yamru yumru karanlık evlerin arasından görünen gökyüzünün mavi boşluğuna doğru kaldırarak geniş soluklar alıyor." reşat nuri güntekin
[o eksik ödeme nedeniyle anamın içi daraç kalmış. halal edememiş, şimdi hala helal etmiyor. namazın peşine ilenmiş o zaman. bunun anlatım sırasında 'ah kalmaz, inili* taş duvar olmaz..' diyor. ah yerde kalmaz, bir elektrik akımı, yol bulur.] (bkz: komşu/@ibisile)
(bkz: daraçlık)
(bkz: dar/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap