• rivayetlere göre, gaulus un lideri. romalı tarihçiler livy ve polybius bahsetmiş bu amcadan...**
  • tarih m.o. 387 yilini gosterdiginde, italya'nin kuzeyindeki etrusk bolgesinin (gunumuzde bolonya olarak bilinir) sinir sehirlerinden biri olan clusium sakinleri, hic hos olmayan bir surpriz ile karsilastilar. buyuk bir grup, tam olarak kim olduklarini kestiremedikleri barbar kavim, sehrin kapisina dayanmis, beklemekteydi.

    henuz buyuk bir guc haline gelmemis olan roma imparatorlugu'nun egemenligine girmemis olan etrusk devleti, yillarin getirdigi yorgunlukla buyuk bir guc kaybi icerisindeydi. devletin en onemli sehri olan clusium ise, m.o. 400 yilindan beridir alp daglari'nda yasayan "barbar" kelt kavimlerinin seferlerine maruz kalmis olan italya'da, zengin roma sehrine gitmek icin gecilmesi gereken bir barikat gibi duruyordu adeta.

    sehrin sakinleri, aralarindaki yogun munakasalara ragmen roma sehrinden yardim istemislerdi. ortada bir ortak dusman vardi ve yardim gerekliydi. peloponezya savaslari'ndan hemen once nasil atina ve sparta, ortak dusman persler'e karsi beraber hareket etmislerse, aynisini yapmakta kararliydilar. zira felsefenin bu kadar gelismis oldugu bir medeniyette, tarihten ders almak kacinilmazdi.

    roma, hemen ortak dusmana karsi olan savunma talebini kabul etti ve uc birlik yolladi.

    brennus, hemen romalilar'a bir mesaj yolladi: "biz sizlerin varligini coktandir biliyorduk, ancak siz bizim varligimizi yeni ogrenmis oldunuz".

    senone isimli bir kelt kavminin lideri olan brennus ise, iste tam bu noktada, "barbar" olarak nitelendirilen bir kavimden nasil buyuk liderlerin cikabilecegini dunyaya kanitlamis oldu.

    kaynaklar, keltler'e gonderilen elcilerin "italya'dan ne istiyorsunuz" sorusuna, soyle bir yanit verdiklerini soyler:

    "... hersey cesur olana ve kanunu kilicinin gucuyle kazanana aittir."

    bu yanit uzerine sinirlenen roma diplomatlari ve korumalari, gereksiz bir agresiflik ile bu kelt kabilelerinden birine saldirmislar ve liderlerinden birini oldurmuslerdi. diplomatlar, roma'ya donduklerinde odullendirilseler bile, artik brennus liderligindeki keltler'in yeni hedefi roma olmustu.

    roma, bu durum uzerine hemen a. quintus sulpicius isimli bir komutanin emrinde yeni bir ordu hazirladi. 18 temmuz tarihinde brennus ve savascilari, romalilar'la allia nehri uzerinde carpistilar. carcabuk darmadagin olan roma ordusu hakkiinda roma kaynaklari, pek de ovucu sozler soyleyemezlerdi elbet: "cilginlar gibi bagirarak kosan kelt ordularinin seslerinden urperen en on saftaki askerler, aninda cesaretlerini yitirip, tek bir olu vermeden dagilmislardi".

    kacanlarin bircogu nehirde boguldu. bircogu ise cok yakinlardaki veii sehrine sigindi. sadece birkaci roma'ya geri donebildi. ilginc olan ise, roma'ya donen askerler hakkinda rivayet edilen, sehrin surlarini bile kapatmadan buyuk tapinaga kapanmis olmalaridir.

    roma, dogal olarak buyuk panik icerisindeydi. sadece capitoline adi verilen tepe savunulacakti; sehrin geri kalani yagmaya acikti.

    brennus ve ordulari, nehirdeki savastan uc gun sonra roma'nin kapisina dayandilar. geldiklerinde kapilari dahi acik bulan keltler, sehrin buyuk bir kisminin tamamiylen terkedilmis oldugunu gorunce sasirdilar. cok zeki bir lider olan brennus, her ne kadar bunun bir tuzak olabileceginden korkmus olsa da, ordularini sehrin daha da icine sokmakta tereddut etmedi.

    capitoline'da romalilar cok iyi bir savunma kurmuslardi. hatta geceleyin gizlice savunmanin arasindan sizip savasi icerden surdurmeye kararli olan keltler, bunda basarili olamayip geri cekilmislerdi.

    bu "iskence" alti ay surdu. her iki tarafin da stoklari tukenmekteydi. ancak kaynaklar, tabii ki o zamanin keltler'e karsi olan nefretini de beraberine alip, keltler'in birer hayvan surusu gibi acliktan telef oldugunu yazmaktaydi.

    ancak kesinlikle, bu alti aylik kusatmayi hemencecik kaldirip alpler'e geri donecek kadar kotu halde degillerdi keltler. brennus, yarim ton altin almazlarsa sehrin kusatmasini hicbir zaman kaldirmayacaklarini soyledi.

    quintus sulpicius, brennus ile bu tazminat uzerinde anlasti (dikkat ediniz, yarim ton altin, gelecekte, zamaninin bilinen dunyasi olarak adlandirilacak heryeri yonetecek olan dev bir imparatorlugun degeridir; bu para odenmeseydi roma diye birsey olmayacakti).

    buna dayanamayan romalilar, keltler'in altinin agirligini olcmek icin getirdikleri metal kulcelerin, standartlardan daha hafif oldugundan ve keltler'in cirkeflik yaparak daha fazla altin aldiklarindan yakindilar.

    iste bu noktada brennus, elindeki agir kilici teraziye atarak tarihe kazinacak sozleri sarfetti; vae victis (yenilmislere, yokedilmislere aciyiniz).

    bu noktada, her ne kadar bazi antik roma tarihcileri antlasmanin kabul edilmedigini one surup, yapilan bir savasta brennus'un olduruldugunu yazmis olsalar da, bircok farkli kaynak bunu haksiz cikarmaktadir.

    romalilar ile antlasmaya varan keltler, bir daha savasmadilar; ta ki roma imparatorlugu yukselise gectigi ve keltler'i orta avrupa'dan surdukleri otuz yil ertesine kadar...

    iste o zaman tarih, ayni isme sahip bir baska liderin dogusuna taniklik etti. kelt uygarligi, istanbul'u ilk kusatan, hatta ilk fetheden ikinci bir brennus'un hukmune, bugun eskisehir olarak bilinen galatia'ya kadar yuruyup oraya yerlesen ikinci bir brennus'un dogusuna sahne oldu...
  • io 279 yilinda yunanistana sefer duzenleyen galyali lider.adini romayi isgal eden liderden aldigi soylenir.her ne kadar delphiyi ele gecirmis olsa da kuvvetleri yenilmis ve kendisi de kacarken yaralanmis,esir dusmemek icin de intihar etmistir.
  • i.ö. 387 ya da 386 yılında 30.000 göçmenini po vadisinden, italya yarımadasına doğru sürmüştür.
  • (bkz: vae victis)
  • civilization iii'de keltlerin lideri olan amca. ben william wallace'ın emmisi filan herhalde diye düşünüyordum. araştırdım alakaları yokmuş. adam wallace'dan bilmem kaç yüz yıl önce yaşamış. britanya adalarıyla da uzaktan yakından alakası yokmuş.
  • tarihte ilk görülen brennus keltlerin lideri olarak roma'yı haraca bağlamıştır. kendileri meşhur teraziye kılıç koyma ve vae victis olayının kahramanıdır. daha sonra yaşamış olan bir başka brennus ise yine keltlerin lideri olarak antik yunanlılar tarafından mağlup edilmiştir. ayrıca bu vae victis olayının intikamını daha sonra jul sezar almıştır.
  • kaynaklara göre italya'ya giren brennus, roma ordusu'nu roma'nın 12 km kuzeyindeki allia ırmağı kıyısında ağır bir yenilgiye uğratmıştır. savaş alanında bir iki gün oyalandığından, düşman ordusunun roma tepelerinden biri olan campidoglio'da yığınak yapmasına fırsat vermiştir. kenti yağmaladıktan sonra campidoglio'yu kuşatmıştır.
  • galya'da yaşamış kelt reisi. italya'yı mö 395'te ordusuyla işgal etmiş ve clusium şehrini kuşatmıştır. ardından alia nehri muharebesinde roma'yı dağıtmıştır. roma ile fidye karşılığı anlaşmıştır. kendisine altınlar teslim edilirken söylediği meşhur lafın vae victis ise bir savaşta yenilenlerin tamamen galiplerin insafına kaldığını ve hoşgörü beklememelerini ifade eden sözdür.
hesabın var mı? giriş yap