*

  • i$ bu entry yazıldıgı tarih itibariyle galatasaray'ın kadıköy'de aldıgı son fenerbahce galibiyetidir.
    mac cok yogun yagmur altında oynanmı$ galatasaray'ın efsane olan ve o dönem ligde en yakın rakibine 8 puan fark yapıp avrupa'da fırtınalar estiren kadrosu preko, mosheou gibi isimlerle tarafarlarını cıldırtan fenerbahce'yi zor da olsa 2-1 yenmi$tir.

    macın ilk golü 21. dakikada hasan $a$ ikinciside gene galatasaray adına rakip taraftarların brezilya tinercisi dedikleri marcio'dan gelmi$tir. macta fark bekleyenler macın ikinci yarısında moldovan'ın attıgı golle yusuf yusuf etmi$ ve 2-1'e tamah etmi$lerdir.
    bu mac sonrası zeman daha cok kafa yaptıgı icin birinci sigarasına ba$lamı$, hakan $ükür gene gol atamadıgı icin sakal bırakmaya devam etmi$ ve faruk yigit'e benzemi$tir.

    yigit johnson bir pozisyonda hasan $a$'a sinirlenmi$ fenerbahce tribünleri ''ısır ısır'' diye bagırmı$lardır. hasan tırstıgından sakatlık bahanesiyle oyundan cıkmı$tır. mac sonrası galatasaray taraftarları fenerbahce tribünleri bo$altıldıktan sonra staddan cıkarılmı$ ve bu sürec icerisinde ısınmak icin oturmak üzre satılan beyaz kartonları yakıp sakatlık cıkarmı$lardır.
  • bu maçla ilgili olarak şunu da eklemek gerekir ki, galatasaray'da taffarel, hagi, küçük hakan, ümit davala ve arif* gibi as oyuncuların yerine kalede mehmet, geride sol bekte ergün ve sağ bekte genç fatih, ilerideyse hasan şaşla marcio oynamıştır. hiç beklenmedik şekilde iki kontradan bulduğu gollerle 2-0 öne geçen galatasaray, ikinci yarı bu skorun üstüne yatmaya kalkışınca mehmet'in moldovan'dan yediği abidik aşırtma golün de katkılarıyla korkulu rüyalar görmüş, yine de galip gelmeyi bilerek* bizlere "olum iki takım kursak birimiz şampiyon oluruz ötekimiz ikinci" muhabbetini yaptırmıştır allah razı olsun.

    lakin o kadar eksik kadroyla deplasmanda galip gelen takım, illa yüzümüzü bir şekilde kara çıkartacak, gidip tek kale oynadığı maçta fenerbahçe'ye gene mağlup olacaktı:

    (bkz: 26 mart 2000 galatasaray fenerbahçe maçı)

    bu maçtan sonra da "olum biz şimdi sizi yendik, siz de uefa'ya aldınız, biz de uefa'yı alırdık o zaman" düz mantığı kurularak türk futbolu üzerine çevirdiğimiz geyiklere bir yenisi daha eklenmiştir, o günler güzel günlerdir.
  • simdiki derbilerde olmadigi gibi zamaninda hafta icinde cok konusulmus mactir.. yani simdi anlamiyorum arkadas. carsamba olmus ne mahmut uslu dan ne adnan polat'tan ses cikiyor.. bir taraftari gerin bir budayin dimi ama yok anasini satiim. kapi duvar..

    neyse mactan evvel hürriyet gazetesinde fatih altayli "hafta sonunda kadikoyde mac diil porno var" mealinde yazilar yazmisti. her tarafta "galatasaray kac fark atar" muhabbeti donuyor biz galatasaraylilar olarak mactan evvel elimizle "5" yapiyorduk.. en son ub 5 isaretinin nöşetelli abilerimiz tarafindan yapildigini ve bir sekilde 5 gol yediklerini hafizamizdan silmistik..

    velhasil fark icin ciktigimiz sahada marcio gibi allah gunah yazmasin bir yesil saha sebegi, kalede mehmet ile falan oynamistik.. ki bu mehmet bu mactan once chelsea den 5 gol yiyen mehmetti.. haspinallah diyerek maca baslamistik..

    fenerin "2 penaltimiz verilmedi" dedigini hatirliyorum mactan sonra.. feci rüzgarli bir hava oldugunu hatirliyorum. fenerbahcenin stadi yeni yeni yapildigindan maratonun yikik oldugunu da hatirliyorum falan filan..

    velhasil sene olmus 2007 hala kadikoyde yenemedik feneri.. nasip kisfmet..
  • iş bu entry yazıldığı tarih itibari ile galatasaray'ın kadıköy'de aldığı son fenerbahçe maçı galibiyetidir. havanın buz gibi olduğu, daha stadın yapılmaya başlanmadığı için galatasaray taraftarının yamulmuyorsam okul tarafı kale arkasında takip ettiği(m), golü atan mandinga dos santos marcio'nun leylek dansı (yengeç dansı da neymiş) yaptığı maç.

    yıllar sonra edit: telsim tribünü yıkılmış olup şantiye halindeydi. ayrıca o maça kadar 6 sezondur feneri yenemiyorduk (bkz: 11 nisan 1993 fenerbahçe galatasaray maçı). edit tarihi itibariyle toplamda 19 sezonda 1 resmi galibiyet ile felaket bir istatistik yakalamış durumdayız. lig harici de tek galibiyet sadece arada 98-99 sezonu başlangıcınaki tsyd kupası galibiyetidir (bkz: 27 temmuz 1998 fenerbahce galatasaray maci).

    2014 edit: yukarıdaki yazdıklarıma 20 sezonda ligde sadece 1 galibiyet olarak eklenti yapıyorum.
  • http://www.hurriyet.com.tr/…ol/10301210.asp?gid=229
  • bir erteleme maçıydı, esasında galatasaray'ın bologna'da oynayacağı uefa kupası üçüncü tur ilk maçından * evvelki hafta oynanacaktı. lâkin bologna maçı perşembeden salı gününe alınınca pazar oynanması gereken bu maç ileri bir tarihe alınmıştı.
    ayrıyeten tugay kerimoğlu'nun galatasaray formasını giydiği son maçtır.
  • şakır şakır yağmur yağmıştı, kötümüze kadar ıslanmış idik. maçtan bi kaç hafta önce abdullah kiğılı bizim okula gelmişti, konuşma sonrası yakalayıp bu maç için beleş bilet kopartmıştık. lakin biz o ara numaralı vs. hayalleri kurarken, dayının bize yolladığı biletler açık tribün bileti çıkınca kulaklarını çınlatmış, fazladan aldığımız biletleri satıp 8-10 hayta maratona yerleşmiştik. "1905'te doğdu ibneler, 2000'e geldik hala ibneler" tezahüratı bu maçta çıkmıştı. ya da ben ilk bu maçta duymuştum. moldovan'ın golü de dağdan taştan sallanmış bir ortadan ibaretti, gs kalecisi buyur etmişti. beraber gittiğim arkadaşlardan birini kısa boyu yüzünden çocuk sanıp maratonda eskiden bulunan ve çatıyı taşıyan direklerin kaidelerine çıkaran polis, yine aynı arkadaşı üstünü ararken pantolonuna tıkıştırdığı meşaleyi görünce binlerce insanın ortasında, o kaidenin üstünde reklam edercesine don gömlek bırakana kadar soyan başka bir polis unutulmazlarım arasındadır. hey gidi be, neler gördü bu gözler yeğenim...
  • galatasaray'ın 1-2 kazandığı maç.
    goller: hasan şaş, mandinga dos santos marcio / moldovan.
  • galatasaray'ın galip gelmesine rağmen galatasaraylı taraftarların hatırlamak istemedikleri karşılaşmadır. fenerbahçeli taraftarlar ise bu durumun tam tersini yaşamaktadır. ezeli rakiplerine mağlup olmalarına rağmen en az 6 kasım 2002 tarihi kadar önemli bir tarihtir 22 aralık 1999. maç yazısına başlamadan önce iki takımı kısaca analiz edelim.

    ev sahibi fenerbahçe sikindirik bir top oynamaktadır. sezona rıdvan dilmen'le başlamış alınan kötü sonuçlardan sonra aziz başkan'ın "ben seninle çalışmam rıdvan" demesinin ardından görevine son verilmiş zamansız bir şekilde "zeman" takımın patronu olmuştur. üstelik gerçekler zamanla da anlaşılmayacak o da aziz başkanın hışmına uğrayacak takım rambo turhan'a kalacaktır.

    misafir takım galatasaray ise şampiyonlar ligi grup maçlarında iyi bir görüntü çizmesine rağmen ali sami yen'de tony andre flo'lu chelsea'den 5 yemiş akabinde gazeteler "aslandı paslandı" minvalinde manşetler atmış fakat milan'ı istanbul'da yenip -yendik milan manşetlerini hatırlıyorum- grubu üçüncü tamamlayarak büyük kupa yürüyüşüne daha o tarihten başlatmıştı.

    işte bu ahval ve şartlar içinde galatasaray maça hızlı başlamış, çizgi defans anlayışını benimseyen fenerbahçe savunmasının ardına iki top atılmış hasan şaş ve leylek marcio'nun golleriyle 0-2 öne geçmişti. buna benzer birçok pozisyon olmasına rağmen "korkutelili rüştü" daha fazla gol olmasına izin vermemişti. ilk yarı bu skorla sona ermiş. ikinci yarıya fener takımı daha iyi başlamış "dan dan moldovan"ın rüzgarı da hesaplayarak yaptığı vuruşu mehmet bölükbaşı namındaki kaleci çıkaramamış tabela 1-2 olmuştu. maçın ilerleyen dakikalarında fenerbahçe baskıyı arttırmış ilhan cavcav'ın tavukpazarından satın alıp türk futboluna armağan ettiği moşe, hagi'nin bacanağı tarafından düşürülmüş maçın hakemi arif erdem'e manidar biçimde bakmış evet burası önemli penaltı noktasını göstermemiştir. ve maç bu şekilde sona ermiştir.
  • "tarihte bugun" koselerine konuk olacak kadar eski ve onemlidir. dile kolay, 12 sene gecmis. liseye giden bir galatasaray taraftari, kadikoy'de fenerbahce'yi yendiklerini hatirlamiyor.

    http://c1112.hizliresim.com/s/r/198r5.jpg
hesabın var mı? giriş yap