1941

• 1941'deki pearl harbor saldırısından sonra japon denizaltısının california sahillerinde estirdigi korkuyu anlatan 79 yapımı bir steven spielberg film. dan aykroyd bir tankçı subayı , john belushi ise kendi halindeki psikopat bir intihar pilotunu canlandırıyor. film üstün komik bence.
  japonlar salak amerikalılar daha salak bi portre çiziyolar. izleyin.
  ayrıca john belushi ve dan aykroyd için (bkz: blues brothers)
• yıllar önce trt'de seyrettiğim, kendi zevkime göre komedi filmlerinin en iyilerinden biri olan filmdir. hakkında girilen az entry nedeni ile tahmin edileceği üzere çok da bilinmeyen bir film de denilebilir aynı zamanda. yıllar sonra d&r'da dvd'sini görüp sevinçle hatırlayarak alıp, yeniden büyük bir zevkle izlediğim bu film için oynayanlara yeniden bakmak adına imdb'ye girince de çok şaşırdım. kesinlikle aldığı düşük oyu haketmeyen bir başucu eseridir. hele ki spielberg'in en kötü filmi etiketini hiç ama hiç haketmeyen filmdir.
  
  tankçı çavuş frank tree rolünde dan aykroyd ve çılgın pilot yüzbaşı bill kelso rolündeki john belushi yanında bir çok tanıdık sima ve john candy'nin de rol aldığı kaliforniya'da geçen filmin her sahnesi eğlencelidir; komutanlar, japon denizaltısındaki nazi subayı, japon mürettebat, sivil kaliforniya halkı, amerikan askerleri. ne olduğunu anlamayan insanların panik halinde altını üstüne getirdikleri holywood...
  
  --- spoiler ---
  
  filmdeki karmaşayı özetleyen iki sahne vardır;
  
  dan aykroyd: - görmeye dayanamadığım bir şey var ise, o da amerikalıların amerikalılarla savaşmasıdır. (americans fighting americans)
  
  general stilwell: bombalar!? ben hiç bomba duymuyorum! madem şimdi yukarıda biryerlerdeler. asya'nın bir ucundan gelmişler. bir kaç bomba getirmiş olmaları gerekmez miydi ?
  
  ki; gerçekten de film boyunca savaş kadar ortalığın dağıldığı karmaşa ve çatışmaların olduğu tüm sahneler savaş harici geçer.
  
  --- spoiler ---
• 7 aralık 1941de amerikanın pearl harbour sahiline yapılan baskın sonucu amerika 1942'nin mart ayında karşı saldırı düzenleyerek 2. dünya savaşına katılmıştır.
• jaws filminde köpekbalığı saldırısına uğrayan genç kızı canlandıran susan backlinie, 1941'de de çok benzer bir sahnede denizaltıyla karşılaşır:
  
  jaws:
  https://www.youtube.com/watch?v=oukqpeqxleu
  (bu videonun altındaki ingilizce açıklamalarda önemli çekim notları var)
  
  1941:
  https://www.youtube.com/watch?v=vzzslfykapk
• basinda hollywood'un yeniden kesfedildigi film. (ki ben ikincisini alayim be)
  
  dvd on kapaginda steven spielberg isminin gecmemesi ayrica bir ilgincliktir. filmin yapimcisi spielberg olmadigina gore ve hic bir akli selim yapimci ve dagitimci bu ismi es gecmeyecegine gore spielberg sonradan cektigi 2. dunya savasi filmlerine (bkz: schindler's list)(bkz: saving private ryan) nazaran bunu hor gorup ismini kullandirmamis olabilir mi olaolabilir mi diyorum hani
• old laik days'in trt 2'sinde toplu gösteriler kuşağı'nda gösterilmiş filmdir.
  
  o dönemde kurumun seslendirme biriminde çalışıyordum. 1941'in iş kopyası elime geçtiğinde yaşadığım heyecanı tarif edemem. devasa bir oyuncu kadrosuyla neredeyse kurumun bütün seslendirenleri kayıtta yer almışlardı. o gün binanın uzun ince koridorlarının mahkeme koridorlarından farkı yoktu. çoğu hayatta olmayan isimler arka arkaya stüdyoya giriyor, çeviri metnin sayfalarını ortaklaşa kullanıyorlardı.
  
  ismail incekara'dan payidar tüfekçioğlu'na, aytaç öztuna'dan nüvit candaner'e, erhan yazıcıoğlu'ndan kenan ışık'a, köksal engür'den ayton sert'e, mübeccel vardar'dan seray düşenkalkar'a, erhan abir'den yaman okay'a, kerem yılmazer'den arhan erçin'e, ülkü ülker'den bedia ener öztop'a, gider bu böyle, bir çok duayen isim filme sesleriyle dahil olmuşlardı.
  
  ancak o günlerde dağıtım şirketinden mi kaynaklandığını öğrenemediğim büyük bir problem yaşanmıştı: enter bant, film bobini ile ayrı gelmiş, ancak filmle senkron bir sıralamada aktarılmamıştı. yani filmin müzik ve efektlerinin olduğu perfore, filme paralel kurgulanmamıştı. sahneler farklı sıralamadaydı ve eşleme yapan ekip yayın gününe işlemi yetiştiremeyeceklerini söylemişlerdi. bu durumda müdürler toplantı yapmış gerekirse fazla mesai yapılarak sürecin tamamlanmasına karar verilmişti. çünkü aylık dergilerde basın bürosu tarafından yayın tarihinin duyurusu yapılmıştı.
  
  bazı sahnelerin efekt ve müzikleri zaten hercümerc bir atmosfer sunan yapımdaki yeri bulunamamış, efektör ekip yeni efekt ve türlü yamama taktikleriyle enter bant sorununu çözmüşlerdi.
  
  bütün bunların manuel masada yapıldığını hatırlarsak harcanan emeğin yoğunluğunu anlayabiliriz.
  
  yayın günü ana kumanda ekibine teslim edilen film günlerce seslendirme koridorlarında konuşulmuş, teknik ekibinden seslendirenlere kadar çok sayıda ismin dilinden düşmemişti.
  
  seslendirme asistanlığını yaptığım 1941 için aylar sonra seslendirme müdürümüz bülent ertürk'e ankara'dan gelen telefon ise hepimizi çok şaşırtmıştı. gelen habere göre steven spielberg trt 2'de yayınlanan filminin dublaj kaydını çok başarılı bulduğunu, hatta seslerin diğer 1941 dublajlarına göre en uygun ve nihayet en doğru sesler olduğu için ayrıca sevindiğini söylüyordu.
  
  hatırladıkça tebessüm ettiğim bu trt hatıramı, buraya yazarken de tebessüm ettim.
• kadrosunda christopher lee, toshiro mifune gibi yildizlari da barindiran 1979 yapimi steven spielberg komedisi. benim icin filmin bir surprizi de hollis p. wood rolundeki slim pickens'dir. oduncu olan bu karakterle, cam agaci kiliginda kesifte bulunan japonlari gercek sanip noel agaci olarak kesmek istemesiyle tanisiriz. japonlar tarafindan esir alinir ve denizaltiya getirilir wood. japonlar'a bilgi vermeyi reddedecek, japonlarin bozuk olan yon bulma sistemlerine care olabilecek kucucuk pusulayi yutabilecek kadar amerikan milliyetcisidir. kafasinda da surekli kovboy sapkasi vardir. gelelim surprize. neredeyse ayni karakter, stanley kubrick'in dr. strangelove adli filminde de vardir. sovyetler birligi'ne nukleer bomba atmakla gorevli, kovboy sapkali, sapina kadar amerikan milliyetcisi bir pilot. filmin sonunda bombanin uzerinde sovyet ussune dogru duserken rodeoculuk oynayacak kadar hem de. iste bu pilotu oynayan da ayni isimdir, slim pickens.
  
  ayrica bir cok filmden asina olunan isimlerin genclik hallerinin de gorulebilecegi bir filmdir.
• attila ilhan; sevgilisine gönderdigi mektuplarda nazım hikmet şiirleri kullandıgı icin ülkenin en kucuk siyasi tutuklusu olarak tarihe geçer.
• steven spielberg adlı şahsın neden böyle bir şey * yaptığını anlamadığım 2 saatimi heba eden filmdir.
• hem hitler almanyası, hem stalin sovyetleri ile komşu olduğumuz yıl.
  
  https://twitter.com/…car/status/1718676226234077664
  
  ikisinde de saldırı beklediğimiz tarihler.