• insanin dunyaya sayesinde geldigi, uzerinde geldigi, en cok zamanini gecirdigi, uzerinde cogaldigi ve uzerinde öldügü esya.
  • kendisiyle randevuya geç kalındığında, o gecelik çok iyi davranan, ama ertesi gün, kendisinin yanında değilken bu geç kalışın acısını çıkaran, yerçekimine dik, yeryüzüne paralel yatay istirahatgahtır, illa ki her gece koynuna girmek zorunda olunan.

    bedenleri alır, ölümün küçük kardeşi` :uykuile tanıştırır, sonra her sabah haşr :diriliş`` :uyanmak` misalini yaşatır. üste çekili yorgan anne şefkati gibidir. soğuktan buz kesmiş el ve ayaklar içeride uyuşur usulca. ısındığını anlamadan uyur gider insan, kış gecelerinde.

    muhasebe bürosu gibidir, geceleri ışık olmadan hesap yapılan, görünmeyen yazılar yazılan haliyle.. yastığa başını koyan insanın, bir gün daha böyle geçti demeye kalmadan, sızıverdiği.

    zifiri karanlık bile olsa, ümidin pırıltıları ile uğurlar bu alemden, hayal diyarına. ömür pastasından kocaman bir dilimin sahibidir. çaktırmadan çalar en büyük payı, usta hırsız.

    sağlıklı ve yorgun bedene rahmet, üzerinden doğrulamayan yatalak hastaya ise sabırhane'dir. hapishane ve hastanedekilerin sevgisini kazanamaz, ama yine de iyi davranır onlara, zamanı hızlıca geçirerek..

    bir yastıkta bir ömür geçirmeye karar verenlere için ise yuvanın çekirdeğidir. küslük yoktur orada. sırt sırta yatanların kalplerine huzur vermez, yüzlerini birbirine döndürür, sarılmalarını bekler, uyutmak için.
  • yaptığım işten biliyorum, çok önemli dostlar bu yatak olayı.

    senelerdir ismi lazım değil bi firmanın beton gibi yatağında götü başı dağıttığımdan, 80 yaşında nineler gibi belimi tutarak dolaşıyorum ortalıklarda. sabah bi kalkıyorum, sırtımda ve belimde bütün gece dayak yemişim gibi bir ağrı. zor doğruluyorum. günde 50 kişiye yatağın öneminden dem vurup, mevcut yatakların en dandiğini bile överken, böyle bir yatakta senelerdir yatıyor olmam hakikaten çok boktan bir durum. en sonunda parasına puluna bakmadan aldım zaten bir tane.

    bi yatağa ihtiyacınız varsa gidip kendiniz seçeceksiniz hocam en önemli nokta bu. çocuğuna alıyorsan çocuğuna seçtireceksin, annene alacaksan annene, babana alacaksan babana. ya da evliysen gidip eşinle seçeceksin, yatak deyip geçmeyeceksin, o kadar basit değil bu işler. senin rahat ettiğinde eşin rahat etmez, çocuğun rahat etmez. o yüzden kim yatacaksa o seçecek, zurnanın zırt dediği yer işte orası. benimkini zamanında anam babam seçmiş şimdi cansever gibi dolaşıyorum ortalıklarda. ibret olsun.

    bir de kıyın paraya dostlar. marka alın. yayı, dolgu malzemesi garantili olsun. koca götünüz yüzünden iki gün sonra çöktüğünde en azından karşınızda bi muhatap bulursunuz. rahat ettikten sonra yay sistemi çok önemli değil ama en güzeli torba yay sistemi olan yataklar. vücudunuzun her bölgesi için farklı sertlikte yaylar var bu sistemde, birbirinden bağımsız. omurganın düz durması açısından çok önemli, bu da aklınızın bi köşesinde bulunsun. bel fıtığı ya da kronik bel rahatsızlığı olanlar da visco özellikli yataklara çok meyletmesinler. günde 30 tane adam geliyor bel fıtığım var doktor visco tavsiye etti diyerek. tamam sağlıklı bir sünger ama ısına göre şekil aldığından hareketini kısıtlıyor farkında değilsin. özellikle bel fıtığı olanlar, yatıp kalkmakta zorluk çekiyor. denedik gördük.

    velhasılıkelam yatak kesintisiz bir uyku, dinlenmiş ve sağlıklı bir vücut için en önemli unsur sevgili okur. o yüzden üçüne beşine bakmadan imkan varsa en iyisini seçip almak gerek.
  • insan şarj aleti.
  • dünyanın en güzel yeri.

    yatağımın bir kenarı her zaman duvara dayalıdır ve uyurken yüzümü o duvara yapıştırırım. anneme sorarsanız duvar boyasını yiyorum, bu yüzden evde her zaman odamın duvar boyasının yedeği var ve benim evde olmadığım günler, suratımın duvardaki izini boyayarak yatağı duvardan uzaklaştırır.

    aramızda sessiz bir anlaşma var. eve gelir gelmez ilk iş yatağımı duvara yapıştırırım, sonra suratımı duvarla yatak arasındaki ufak alana sokarım. kıç havada, eller serbest, ayaklar yatağı çapraz bölüyor... sabah ben evden gidince annem bir umut yine yatağı duvardan uzaklaştırır. bu senelerdir böyle devam ediyor. bir gün yatağı odanın ortasına alıp kendisini şoke edeceğim ama henüz buna hazır değil. şu ara halk tv ve ülke gündemi yüzünden asabi biraz ponçiğim.

    duvar önemli. yemek yerken de masasın duvara dayalı tarafında otururum. ofiste masam en köşededir, lisede sıram duvar kenarındaydı. sanırım duvarlara karşı boş değilim.

    yatak demiştim, evet. dünyanın en güzel yeridir. 34 yaşıma kadar edindiğim deneyimler gösteriyor ki yatağı paylaşmak için ideal canlı insan değil kedidir. bana yatağımı, yastığa damlatmalık aromatik yağlarımı, bir de kindle'ımı verin, birileri cesedimi bulana kadar varlığımı unutursunuz. hele bilgisayar da varsa, yattığım yerden dünyayı yönetebilirim.

    depresyon, kutlama, doğum, kayıp fark etmez. bence dünyanın en güzel, en samimi sevinmeleri yatakta olur. gözünü kapatıp gülümsersin ya da yastığa gömülür ağlarsın. patronun ve şımarık iş ortaklarının gelemediği bir cennettir yatak. seni gıcık eden herkesin uzak durmak zorunda olduğu yerdir. seks falan değil, hayır. tamamen bireysel alanın olmasından bahsediyorum.

    bence mezar dışında bu kadar özel başka bir alanımız yok.
  • zor bulunuyor. geçen sene ocak ayında uyku bozukluğu için hastaneye gittim. test vs derken bir gece yatmam gerekiyor. kablolar falan bağlanacak. doktor tüm yatakların uzunca bir süre dolu olduğunu, yer açıldığında beni arayacaklarını söylediler. neyse, geçen hafta aradılar. bir yıl sonra yatak açılmış. bu ülkede tıp çok gelişmiş a q. sonuçları ise üç hafta sonra elime verecekler..
  • dusler ulkesine giderken kullanilan sandal
  • rüya kuluçkası.
  • dünya üzerindeki en güzel yer. farkında olmadan zamanımızı en çok geçirdiğimiz yer. cinsel ilişkilerin yaşandığı yer. douglas adams okunan yer. acı yok, hiçbişi yok.
  • milan kundera'ya gore;

    ''evlilik sunagi. sunak diyen kurban da der; birbirlerini burada kurban ederler. her ikisi de uykusuzluk ceker ve birinin nefesi otekini uyandirir, her biri ortada buyuk bir bosluk birakarak yatagin kenarina dogru kayar. oteki rahatsiz ederim kaygisina kapilmadan saga sola donerek rahatca uyuyabilsin diye biri uyuma numarasi yapar. ne yazik ki, oteki bundan yararlanamaz cunku o da kimildamaktan sakinarak uyuma numarasi yapmakla mesguldur.''
hesabın var mı? giriş yap