talkan katliamı

• türklerin islamı benimsemesinde her daim şöyle bir bağ kurulmuştur, türklerin gök tanrı inancı ile islam'ın allah'ı benzerlik taşıyor diye.
  tek tanrı inancı yani.
  bu katliam ile görüyoruz ki mümkünatı yok, o dönem türklerinin tanrı'sı, bu gaddar tanrı, yani allah olsun.
  islam öncesi türk hakanları, her yıl düzenli olarak kurultaylara çıkar, "kendilerine dava açılmasını beklerlerdi." töreye ya da herhangi bir kişiye karşı yanlış yapmışlar mı diye.
  islam sonrasına bakıyoruz, o hakanlarımız gitmiş, yerlerine "sorgulanamaz hükümdarlar" gelmiş.
  yok mu bu işte bir yanlış?
• katliamların sıkça gündeme geldiği bugünlerde göz ardı edilmemesi gereken bir başka insan kıyımı;
  
  kuteybe, buna karşılık belh şehrinde hazırlık yaparak, baharda büyük bir ordu ile talkan şehrine doğru yürür.. o ana kadar bir direniş hazırlığı yapamayan talkan şehri meliki sehrek, kuteybe’nin gelişinden önce şehri terkeder.. şehre hiç savaşmadan giren kuteybe’nin adamları şehirde eli kılıç tutabilen ne kadar erkek varsa hepsini kılıçtan geçirirler.. bu katliam o zamana kadar yapılanların en büyüğüdür.. kuteybe bu katliamı diğer beyliklere ibret olması için yapar.. kuteybe’nin askerleri öldürebildikleri kadar öldürürler, geri kalanları da, talkan yolu üzerindeki ağaçlara asarlar.. bu yolun 4 fersah ( 24 km.) mesafelik bölümü türklerin ağaçlara asılan cesetleri ile doludur.. talkan katliamı tarihe, arapların o güne kadar yaptıkları katliamların en büyüğü olarak geçmiştir.. halk, müslüman araplarla savaşmadığı halde, kuteybe ve askerleri sırf diğerlerine örnek olsun diye 40.000 kadar kişiyi kılıçtan geçirmiş, ağaçlara asmıştır
  
  kaynak: zekeriya kitapçı
  
  daha fazla ayrıntı için (bkz: türklerin işkenceyle müslümanlaştırılması)
• araplarla karşı karşıya gelen ve göktürklerin batı kanadını oluşturan boyların maruz kaldığı katliam ötesi bir olay. göktürklerin askeri gücünün zayıfladığı döneme denk gelmektedir. tarih kitaplarımızda pek yer almaz. geçiştirilir.
• medeniyet üniversitesi öğretim üyesi, islam felsefecisi ve tarihçisi doç. dr. fatih şeker'in kuteybe'nin bir islam dehası olup, islamlaştırma adına yaptığı türk katliamını 'türklerin başka bir şekilde müslüman olmasının zor olduğu' ifadeleriyle olumlu bulduğunu söylediği kıyım. o zamanın türkleri daha akıllıymış.
• biruni şöyle aktarıyor;
  "kuteybe, her çareye baş vurarak harzemlilerin yazılı dilini bilenleri, geleneklerini koruyanlarını, bütün bilginleri öldürttü, böylece herşey karanlıklara gömüldü.. islam harzemlilerin içinde girerken, onların tarihi hakkında bilinenleri artık öğrenme olanağı bırakmadı.."
• konu hakkında bilgim yok ancak şu an tarihin arka odasında bahsedilmesinden çekinilen konu.. bayağı bayağı bahsedemiyorlar.. ilginç
• "...kuteybe’nin askerleri öldürebildikleri kadar öldürürler, geri kalanları da, talkan yolu üzerindeki ağaçlara asarlar.. bu yolun 4 fersah ( 24 km.) mesafelik bölümü türklerin ağaçlara asılan cesetleri ile doludur.. talkan katliamı tarihe, arapların o güne kadar yaptıkları katliamların en büyüğü olarak geçmiştir.. halk, müslüman araplarla savaşmadığı halde, kuteybe ve askerleri sırf diğerlerine örnek olsun diye 40.000 kadar kişiyi kılıçtan geçirmiş, ağaçlara asmıştır.. bütün bunlar hep islam adına yapılmıştır.."
• türk-islam sentezini en güzel hali ile tesis eden, "islam hoşgörüsü"nü gö.ümüze sokan event.
• bazı orospu çocukları diyor ki orada kırıma uğratılanlar türk değil türk ülkesinde yaşayan soğdlar mış. böylece akılları sıra sanıyorlar ki araplar bizleri katletmedi diye şükredip, islam ne kadar barışçı bir din diye düşüneceğiz.
  
  ulan inancını siktiğimin yobazı, diyelim ki bu iddia doğru, ruslar bugün doğu sınırımızı geçip ortodoksluk adına rize ve trabzon’un erkeklerini kesip ağaçlara asarak katletseler, kadınlarını cariye alsalar, ama o katledilenler aslında etnik olarak türk değil, türkiye’de yaşayan lazlar diyerek bunu normal mi karşılamamız gerekiyor? diyelim böyle bir şey oldu, sen kendi özgür iradenle, aman ortodoksluğu hristiyanlık ne güzel ne barışçı bir dinmiş diyerek din değiştirir misin? değiştirmem diyorsan, o zamanki türklerin zorla müslümanlaştırılmadıklarını nasıl iddia edebilirsin?
  
  hadi diyelim verdiğim örnek çok uçuk. diyelim lazlar kendilerini türk kabul ettiği için bizden, zaten ruslar da böyle bir şeyi bu devirde yap(a)mazlar. peki 40000 silahsız sivilin sırf gözdağı vermek için katledilmesini barış dini olduğu iddia edilen bir dinle nasıl ilişkilendirebiliyorsun? daha çeyrek asır önce ortodoksluk adına kendi etnisitelerinden gelme boşnak müslümanlara aynısını yapan ortodoks sırplar cani, ama katiller müslüman olunca iyi mi oluyor?
• “vah 89 ıq vah. vah oksimoron vah. o devirlerde, herhangi bir topluluğa katliam uygulamayan bir devlet, açık ve net bir biçimde yoktu. hakeza; göktürk hükümdarı tong yabgu da, çin topluluklarına karşı, acımasız akınlarda bulunmuştur.”
  
  ne tong yabgu barış ve kardeşlik dinini yayma iddiasındaydı, ne katlettiği çinliler onun dinini benimsediler, ne de o çinlilerin torunları bin küsur yıl önce atalarını katleden türkleri haklı çıkarmak için şekilden şekile girdiler.
  
  ayrıca, katliam var, katliam var. buna yakın acımasızlıkta katliamların hepsi nesillerdir anlatılır durur. batı avrupalılar ve yunanlılar hala atilla’nın yaptıklarını okuyup çocuklarına anlatır. ruslar ve araplar cengiz han’ı dehşetle anarlar, peru yerlileri pizzaro’yu, meksikalılar cortez’i, yahudiler hitler’i, ukraynalılar stalin’i bin yıl geçse bile affetmeyecekler. tarihte böylesine acımasızca soykırıma uğrayıp celladına aşık olmuş bir toplum daha yok. devletiyle, tarihçisiyle sistematik olarak bu tarihi gerçekleri hasıraltı etmek için elimizden geleni yapmışız. neyse ki arapların kendi kaynakları türkleri nasıl kestiklerini sansürlemeden yazmışlar ki gerçekler bu güne kadar ulaşmış. eskaza aktarımı yapan kaynaklar oğuz türkü olsaydı, bizim tarihçiler onları yalancılıkla suçlamaktan çekinmezlerdi.
  
  neyse, siz islamın barış dini olduğuna, türklerin onu seve seve seçtiğine inanmaya devam edin.