• kullanılan her 3 kelimeden 2 si ingilizcedir. revize haller muhakkak ektedir bir kere. mesela offerlar take edilir, toplantı set edilir. sonracığıma bazı durumlar acceptable dır. listen edilmiş prezentasyon en iyi prezentasyondur. konuşurken uyum sağlamak zorunda kalırsınız. topalntı ayarlamak yerine set ettim dersiniz. ve kendinizden utanırsınız. bu arada kalmışlık, ne amerika ne türkiye olamama sancısı sizi düşündürür. ben ne arıyorum burada dersiniz. sonra aklınıza yatması gereken kira gelir. sonra hemen bir sisi mail yazarsınız.

    merhabalar
    lütfen dickimi suck ediniz ardından ben assinizi fuck edeyim.
    iyi çalışmalar
  • götüme benziyor. telefon konuşmalarına ayrıca kılım...

    - ıdı bıdı holding buyrun?
    - mustafa beyle görüşmek isterdim. (ah keşkeee... hepimiz isteriz mustafa beyle görüşmeyi. kim istemez zaten. ama öldü amk!)
    - peki. kim arar? (vallahi bilmiyorum. ofis telefonu olduğuna göre genelde iş çevresinden insanlar arıyordur ama isim sorsan bilmem. bunun dışında karısı, anası falan arar herhalde.)

    arkadaşım manyak mısınız? ne bu kadar zorlaştırıyorsunuz? neyin havası bu? fee'ye yeni alıştım zaten. sikmeyin la kafamı!!!
  • - o konuda bazi concernlerim var.
  • uluslararası bir şirkette kimi zaman zorunluluktan ortaya çıkan türkçe. alman menşeili bir şirkette yaptığım iş itibariyle yazışmaların çoğu almanca. çalıştığımız parçaların isimleri, dokümantasyon hep almanca. o nedenle türkçe bir mail yazarken ya da işle ilgili kendi aramızda konuşurken söz konusu parçaların isimleri cümle içinde almanca olarak geçiyor.

    (bkz: jargon)
  • şöyle bir mail aldığınızda, işlerin yolunda gittiğini ilerleyen zamanlarda pek de sorun yaşamayacağınızı ama gene de dikkatli olmanızı anlamanıza sebep olan ağızdır.

    --- spoiler ---

    yapılan çalışmalara bağlı olarak update çalışmaları, high level biçimde büyük bir özveri ve confidence ile devam etmektedir. sizlerden beklentimiz, ilerleyen levellerda gücümüzü artırmak adına, daha iyi bir performans göstermenizdir. gösterilen performanslar, yıl sonu performans kriterlerinde değerlendirilecek olup, aksi durumlar göz önünde bulundurulacağından umarım her şey sene başında belirttiğimiz top seviyeye ulaşır.

    iyi çalışmalar dilerim.

    saygılarımla/best regards...

    fenasi ke...

    bıdı bıdı müdürü

    --- spoiler ---
  • ingilizce'yle karışık ama kesin ve net bir türkçe'dir. e-maillerde kullanılacak yazı tipi, imza şekli, vs. bellidir. özellikle çok uluslu şirketlerin ingilizce'yle haşır neşir olmasını garip karşılamamak gerekiyor. ancak geçen sene staj yaptığım bir şirkette "e-mail" diye konuşuyordum bir yöneticiyle, hatun "biz burada e-posta diyoruz hepimiz" diyerek düzeltti. yani kelime kullanımı dışında temel ifadeler konusunda son derece despot bir türkçe.
  • sadece yabancı kelime kullanımıyla sınırlı olmayan türkçedir. örneğin bi bilgi, bir dosya, bir mektup v.b. birisine verilmek veya iletilmek yerine onunla "paylaşılıyorsa" bilin ki o firma kurumsaldır veya kurumsallaşma yolundadır.
  • ayni anda 2 dil konusmaktan dolayi birbirine giriyormus da falan filan. dupeduz iki kelimeyi bir araya getiremeyen angutlarin konustugu dildir bu. ayni anda 2 dil, 3 dil ve hatta daha fazlasi rahatlikla duyulur, algilanir. beyni gostermeden calismayan her birey de algiladigi dile, o dilde yanit verir. yok ben musteriyle ingilizce konusurken, turkce dusunuyorum, araya da yan masadaki capondan caponca laf geliyo, onumde de almanca mail acik gibi bahanelerle gelmeyin. yemezler.
  • (bkz: fyi)
hesabın var mı? giriş yap