• isteyene de istemeyene de saygı duyulması gereken ezandır.

    edit:zamanın ötesine gitmemle sözlüğün gerçek türkiye standartlarına geldiğini gördüğüm başlıktır
  • ibadetlerin hiç bir tarafında olmayan bir zırıltılı hoparlör yüzünden bu kadar kişiyi ezana sövdürebilmek nasıl bir dindarlık, nasıl bir diyanettir, anlamak mümkün değil!
  • ilkokul son sınıf civarlarında, nurcu bi abi(?) bizim sınıftan birkaç kişiyi toplayıp dini mevzularla ilgili bir konuşma yapmıştı. 'bazı bilmemneler ezan sesinden rahatsız oluyorlar(töbe, töbe), halbuki çan sesine kimsenin birşey dediği itiraz ettiği yok, böyle adamlarla ilişkiyi kesin, aynı yolda bile beraber yürümeyin' demişti. o zaman bu çan kıyası çok mantıksız gelmemişti bana ama aynı yolda bile beraber yürümeme mevzusundan rahatsız olmuştum. belki güzel bi hatun olum, yürüsek nolcak temennisi ile değil de(ki bugün olsa bunu düşünebilirdim) o adamı dine kazandırma, ezanı sevdirme misyonunu kendime yüklemek, farklı yollarda yürümekten daha fazla islama hizmet eder gibi gelmişti. tabi 'abi'nin neye hizmet ettiği konusunda bir tereddütümüz yoktu o vakit, aynen tereddüte ihtiyacımızın da olmadığı gibi.

    aradan 15 sene falan geçti, ben hala bu 'çan'lı otosavunma sistemini görüyorum. yıllar içinde de ara ara duydum, güldüm geçtim. burada şimdi gülüp geçenmiyorum çünkü hayatımda ilk defa yaşadığım evin çok yakınında gece kulübü ses sistemine sahip bi cami var. benim ezana bakış açım birşeyi değiştirmeyecek, olmasın bitsin çok saçma bu devirde, alarm diye bişey var diye savunmuyorum tabi. zira bu savunmanın diğer savunmadan çok farkı yok, içi dolu gelmiyor çünkü, manasız bir ideolojiyle birleştirme çabamız var her boku. ezanın meşruluğunu savunmak ya da varlığına itiraz etmemek için müslüman olmaya gerek yok. sadece kültürel bir olgu oluşu, geleneksel açıdan kapladığı alan, hepsinden öte çocukluğumuzdan beri birçok anımızda fonda duyulmuş birşeyi bir kenara atmak için başka birşeyi savunuyor olmaya gerek yok. ama yapılış şekli, ses düzeyi ve okuyan şahsın sesi itiraz etmek için tek başına yeterli bir sebep. aramaya üşendim birkaç hafta önce (sanıyorum)sarıyerde bir cami için yapılan itiraz neticesinde müftülük tarafından ezanın sesi azaltılmıştı. düzgün bi uygulama oldu mu, hala devam ediyor mu bilmiyorum. ama bunun yapılabiliyor olması, bu şikayetin dikkate alınması ve şikayet edene, şikayet merci tarafından allahsız kitapsız denilip kafa göz dalınmaması iyi birşey sanırım. rahatsızlıklarımızı bir şekilde tolere edip asgari müşterekte anlaşıcaz. başka nasıl olsa daha iyi ki?
  • dindeki özgürlüğün simgesi. acaip ama. bu özgürlükten rahatsız olanların susturulması gerekiyor.
    hoşgörü diyorum, din diyorum, allah cezanızı vermesin.
  • günümüzde alarm denilen şeyin farkında olmayan beyinsizlerin halen savunduğu şey. ha çan çalmış ha ezan okumuş ha bi hindu kıçını yırtarak ilahi söylemiş. arkadaşım kimsenin hiçbir dine saygısızlık ettiği yok. hangisinin ses benim uykumu bozup beni uykumdan uyandırıyosa ben o sese tepki gösteririm. kur saatini kalk ibadetini yap istediğin vakit. bilmemkaç yılında teknolojinin olmadığı çağda ezan okunacak tabi ki insanlar duysun gelsin. saatine bakmak o kadar mı zor ? veya alarm kurmak. ben zorunda mıyım senin çatlak sesli müezzinin okuduğu ezanı duymaya ? aynısını kilisenin rahibi de yapsa çalsa çanları sabahın köründe aynısını ona da derim zittir git başka yerde çal diye. hemen bi dini savunmalar salak salak çemkirmeler... ondan sonra islam hoşgörü dini... hadi lan ordan !
  • türkiye'ye geçen sene gelmiş olsam, derdim ki "sabah ezanı beni uykumdan ediyor sabahın köründe bağırıyor bilmemne". ama yirmi küsür senedir her sabah duyduğum için aynı sesi, hiç de yadırgamıyorum, normal uyku düzenimin olduğu zamanlar (yaz ayları dışına tekabül eder) sabah ezanını duymuyorum bile, bu şuna benziyor; çok fazla ziyaret ettiğin bir internet sitesinde, ki en hoş örnek sözlüktür, bir süre sonra reklamları algılamamaya başlarsın, beyin "bu reklam abi" der, ve onu algılasa dahi bilince yansıtmaz. misal sağdaki reklamın ne olduğunu ancak bunu okuduktan sonra farkettin büyük ihtimalle. sözlükte biyerlerde bununla ilgili uzun uzun bikaç entry vardı. şimdi bulamadım, galiba mengus'undu.

    şimdi bu yazıdan, ezan olmalı abi, sabah ezanı akşam ezanı gibi anlamları çıkarma. 2010 yılında çok rahatça programlanabilir ufak bir kişisel saatle (ki büyükleri vardır, ama bahsettiğim sadece bu işe özelleşmiş minimal bir alet ki maliyeti hiçbirşeydir) namaz vakitlerinden haberdar olabilir insanlar. kur'an-ı kerim'de "ezan mutlak suretle okunmalıdır" gibi bir ibare yanılmıyorsam yok, ezan diye bir şeyin olmasının sebebi o zamanlar teknolojinin olmamasıdır, bu zamanlar halen var oluyorsa ben altında başka niyetler ararım şahsen.
  • kutsal filan olmayan şeydir, sadece namaza davettir. götünüzden element uydurmayın, fark etmeden şirk koşma teşebbüsünde bulunmayın. tamam arapça bilmiyorsun, tamam türkçe okunmasına da karşısın, tamam anlamadığın şeye ibadet ediyorsun, be adam azıcık araştır da öğren bari. (bkz: #19882149)
  • tabii ki kutsaldır. ezan müslümanların kafasından uydurduğu bir şey olmayıp sözleri allah katından gelmiştir. namaz için basit bir çağrı olmaktan ötedir.
hesabın var mı? giriş yap