• kendisinde yetişip sonradan buralara atlayanları üzmüş durum. girmesek de durması farklı duyguymuş. her ne kadar seneler senesi çok garip değişimler geçirip alakasız kararlar alsa da tek bir şeyinden asla vazgeçmemiştir: yavaşlığı. biz onu öyle mi sevdik? tabi ki.. kurucusundan ilgilenenine vesile oldukları tüm tanışmalar, öğrenmeler için teşekkür ederiz efendim. böyle de bir şey geçmişti diye dost muhabbetlerinde anlatılacak ilerde, napalım..
  • makul fiyat verirlerse satın alacağım sözlüktür.

    evet evet..
  • adını her zaman "microsoft ole db provider for sql server error '80040e31' timeout expired" ile birlikte anacağım sözlük. içersinde kendi celebritycikleri ve bir kaç büyük burunlu yöneticisi ile tam bir paket gibi görünürdü her zaman. hatta bu sözlükte celebritycik olabilmek için burnu büyük bir moderatör ile tartışıp "ben gidiyorum aga bu sözlükten" demek yeterli idi. kapanmazsa hala yeterlidir kanımca. ortada belli bir rengi olmayan bir yönetim tavrının; ki bu tavır yazarın cinsiyetine bağlı bir elastikiyet dinamiğinde idi, akabinde bu tavrın ne olduğunu bilmeden savunmaya çalışan bir kaç moderasyonal zabıtanın penis - kuku - ego üçgeninde eridi gitti. şu anda "her ay 10 turk lirasi verecek 50 kisi araniyor" falan gibi başlıklar gözükmekte sol frame'de.
  • kim ne derse desin birçok internet ansiklopedisi ve sözlüğüyle yarışabilecek bir içeriğe; yıllarca gecesini gündüzüne katmış birçok yazarın binlerce hatta onbinlerce makale tarzında anlamlı yazılarına ve her konuda tanımlarına sahip ümit vaadeden büyük bir sözlüktü. ancak yönetimin yanlış kararları, aşırı derecede siyasete batması bunun sonucunda kopan kavgalar ardından küsüp ayrılan ya da uçurulan yazarlar, en önemlisi başlıkların google aramalarında çıkmaması ve yavaşlık gibi birçok hayati teknik sorunlar yüzünden kendini tanıtamayıp reklam alamaması ve teknik olarak daha iyi kodlanmış yeni yeni açılmaya başlayan birçok rakip sözlüklerin ardında kalması en sonunda sözlüğü iflasın eşiğine getirdi. umarım gerekli parayı bulurlar da sözlüğü kapanmaktan kurtarıp onca emeği heba etmezler. yazıktır günahtır 6 yıllık o kadar emeğe ve harcanmış zamana.
  • son zamanlarda sık sık yaşanan bazı teknik sorunlarını çözemeyen sözlük.yazarlar entry girerken logout oluyor ya da serverdan yanıt alamıyorlar.sonsuz bir yükleme döngüsünde sürünüyorlar.
  • 2004'ün başında ben yazmaya başlamışken teknik sorunlar yaşıyorlardı (ama çok fantastikti o dönemki sorunlar), ben 3,5 sene yazdım 2 sene oldu bırakalı, hala teknik sorunlarla boğuşuyorlar(mış). benim bildiğim ve hatırladığım kadarıyla chameleon, tadmin, xcolor, imam rumuzlu türlü türlü coder doğrultamadı şu sözlüğün belini. oha diyorum. gerçi sözlüğün gerçek problemi kod, server vs. olmadı hiç bir zaman ya neyse.
  • okur olarak, yani okunurluk açısından değil; ama yazar olarak ekşi sözlük'ten daha fazla tatmin veren bir site. elbetteki ek$i sözlük'teki "biz popüleriz abi, o biçimiz!" duruşu hepsini döver o ayrı...

    aslında iki sözlük oluşumu arasında belli belirsiz bir kontrastlık söz konusu belki de... mesela private'ta ben hiç bir moderatör görmedim ki, halen sözlük yazarı olup atmadığı veya atamadığı kişiler hakkında, "sözlükte en olmaması gereken yazar" şeklinde açıktan veya gizliden sürekli şüpheler oluştursun; kullanıcılarını "götüne tekme basılacak bir kitle" olarak değerlendirsin. veya her kişisel eleştiriye daha en başından "sözlük denen kavramı hiç anlamamış olmanız" argümanıyla karşılık versin... ama mesela keyfi olarak entry silen moderatörleri vardır ve bunlar hakkında hiç bir şey yapılmamaktadır. (sevdiği yazar arkadaşının başlığına yazı tarzını eleştiren bir mesaj girmek veya siyasi görüşü ve beğenilerine ters düşen bir şeyler yazmak, ekşi sözlük hakkında olumlu bir beyannatta bulunmak, ek$i'nin gelişim süreci içerisindeki yeni akımlar/iç tepkiler üzerine bilgi vermek entry silinme nedeni olabilmekte...)

    iftira etmiş gibi olmayayım, aslında sadece bir kaç mod'u böyledir, onların da adı bellidir. diğer moderatörlerin "iki sene kadar önce bir toplantımızda kaldırmıştık biz o gerekçeyi" dedikleri sebeplerle entry silmeye devam ederler... moderasyondan başkalarının da online olduğu işlek saatlerde yazdıklarınızı silmemeyi tercih ederlerse, onun yerine yazınızın altına küçük düşürücü ve tahkir edici, içinde olunan başlıkla alakası olmayabilecek şeyler yazarak kendi taraftarlarını üzerinize sürmeyi seçebilirler. başka bir yazarla girdiğiniz bir tartışmada, direkt olarak araya girerek tartışmayı yönlendirmekten çekinmedikleri de görülmemiş şey değil. ne var ki bugüne kadar hiç bir yazarı, mesela "private sözlük moderasyonunda keyfiyet faktörü" gibi bir başlık açmamış; "susanların, susmayı tercih edenlerin sözlüğü" şeklinde bir serzeniş ifadesi sunulmuş, puserler sessizce ortamdan ayrılmıştır.

    gelelim sadede.
    moderatörler ne kadar iyi niyetli olurlarsa olsunlar; bir oluşumun başında, onun başlatıcısı ve sahibi olan kişi olmadığı/ilgilenmediği sürece; ortamdaki boşluk ve zaman fazlalığı avantajını kullanarak illaki birileri moderatör makamının* kendisine bahşettiği üstünlüklerden çıkar amaçlı veya kişiliğini tatmin etme amaçlı faydalanma yolunu seçecektir.
    private sözlük vizyon sorunları yaşayan bir sitedir. yazarlarının isteklerine ve beklentilerine değer vermez. kendi çıkışındaki fikir kaynağı olan, kodunu aldığı/çaldığı bir sözlük ile (ekşi sözlük oluyor bu) arasındaki bağı ve ilişkiyi, klonlamanın üzerinden seneler geçmesine rağmen hala tanımla(ya)mamış ve herhangi bir tanımlama gayreti de olmayan bir oluşumdan "vizyon" beklemek de ancak benim gibi bir zekâ yoksununa düşer doğrusu.
  • vay anasını diye andığım sözlük(üm).

    5 yıl belki daha fazla süre yazdım. yazmasam da artık hala bakarım arada sırada, halini hatrını sorarım. ben orada yazmaya başladığımda ekşi sözlük 6. nesil yazarları yeni alıyordu. epeyi eski zamanlarmış, şimdi düşününce. hakkında değinilmesi gereken çoğu şeyi yazmışlar zaten. aile ortamı, yavaşlığı, otoriter yönetim anlayışı, yükselişi ve çöküşü...

    bir dönem gerçekten de kayda değer bir sözlüktü. hiçbir zaman ekşi tarzında eğlenceli, zeka dolu önermeler içeren bir sözlük formatında olamadı. bu tipte çok yazarının olmamasından kaynaklanıyordu sanırım bu durum. ama oldukça doyurucu, entelektüel olarak olgun yazıları içinde bolca barındırdı. hatta sırf bu tip yazılar için bir bölüm bile ayırdı. ben de üşenmedim onlarca yazı yazdım. okuduk, tartıştık, geçti vakit. tam anlamıyla okyanusta kaybolmaktansa, küçük gölde büyük balık olma durumuydu. ikinci ligte oynama sevdasıydı. hayatta her zaman ötekiye öykündük ya belki de kendi ötekimizi yaşatma çabasıydı.

    ama hayat değişti, yıllar geçti, insanlar değişti. sevdiğimiz, yaşatmaya çalıştığımız şey de değişti. gördük ki; o biz olmasak da yaşayacak. hatta bize rağmen yaşamaya daha da istekli belki de. sonra biz de bıraktık, hayatın telaşına kapıldık. sonra öğrendik ki o da çırpınıyormuş. hayat mücadelesi veriyormuş. üzüldük tabii ki. ilk göz ağrımızdı. onca emeğimizdi. saatlerimiz, aylarımız, tonca projemizin platformuydu. şimdilerde sağlığı yerinde galiba. artık çok da altternatif olma iddiası yok sanırım. umarım ilerde yine olur. yine okuruz...

    ismi dışında -sevmediklerim dahil- her şeyine ısındığım sözlük.
  • lan hiç bahsetmemiştim ben, unutmuşum hatta. private sözlük'ün kurulma fikri bi gece bizim şirkette, hatta benim masamda otururken çıktı. "iyi tamam, kuralım" dedik. sonra ben moderatör falandım hatta orda, kurulduktan 3 4 gün sonra da süresiz banlandım. sebebini de hiç bilmiyorum. ahahah şimdi aklıma geldi lan bu. 5 sene oluyo. vay anasını.
hesabın var mı? giriş yap