ortalama

• yaklaşık anlamına gelmez. yani gelmese iyi olur, yaklaşık başka şey çünkü, ortalama başka.
  
  birkaç ay önce reha muhtar bi hanım konuğunu düzeltmişti bu konuda, o zamandan bu yana yazasım vardı. şöyle bir diyalog geçmişti:
  
  [hanım kız] bir sürü evlenme teklifi aldım. 300 evlenme teklifi almışımdır ortalama.^*
  [reha muhtar] yaklaşık demek istiyorsunuz.
  
  evet, elbette yaklaşık demek istiyordu hanım kızımız. yoksa neyin ortalaması olacak ki o 300?
• ortalamanın üstünde bir zekaya sahibim, zeka seviyesini belirtirken 'ortalama' diye bir sözcüğe ihtiyaç dahi olmayacak zekada bir adamı, gördüğüm, duyduğum, okuduğum tüm-evet tüm- aşkların ötesinde bir aşkla seviyorum.
  ortalamanın üstünde iyi kalpli bir insanım, ortalama kadar da bencil. ortalamayla kıyaslamayı hiç düşünmediğim dağınıklıkta bir psikolojim var. bir bipolar hastası seda'nın yanında kuzu, 2 çocuklu ve çocuklarına bağlı bir eşi olan plaza kadını nermin ablanın yanında ise deliyim. ortalamayla kıyas kabul edilemeyecek bir çizgide hayat yaşıyorum, ortalamanın yanına yaklaşamayacağı hatalar yapıyorum haliyle. ortalamanın asla tatmamış olabileceği bir aşkı bünyeye alıp ortalama kadar acı çekip üzülüyor olmam beklenemez değil mi? köpek gibi çaresiz ve acı dolu günler geçiriyorum. (aa yine mi üzgün bu kız, hayır amına koduğum, ben yılın şu günler dışındaki her günü senin sahte ve sığ hayatının 17 katı falan mutluyum, o zamanlar sözlüğe girip yazmıyorum, sevdiğim adama sarılıyorum.) asabiyetim ortalamalarda, bir dişi olarak ne kadar asabi olabilirsin zaten, götünde patlar. şu an çok asabiyim mesela. yine ortalama kadar. önce hayata, hayat şartlarına. beni bir pamuk prensese çevirmek üzreyken önüme çıkan bir döner kavşakla kafamı karıştırıp amazona döndüren hayata. hayatımın şartlarına. isteklerimin ortalamanın isteklerinden çok ayrık olduğunu sürekli silleler halinde suratıma çarpan hayata. aşırı öfkeliyim. sonra kendime sinirliyim. ulan hayatın zik zaklarından ne kadar da yoğun etkilenmişsin diyerek aynadaki aksime. sinirliyim. kırmızı çizgilerimin olmayışına, kendimi 15 günlük kaybedişlerime, asla affedilemeyişlerime, beklentileri hep boşa çıkarışlarıma, asla normali seçemeyişlerime, asla normal olamayışlarıma, asla ortalamaya yönelemeyişlerime. neden mi?
  cevap ilk paragraf.
• yaklaşık değildir!
• cümle içinde "yaklaşık olarak" manasında kullanılması cümlenin anlamının içine ediyor.
• eğer 1.00 veya daha düşükse okuduğunuz bölümde okumaya devam kararınızı gözden geçirmenizi gerektiren not değeri.
• genellikle aritmetik ortalamanın kısaltması olarak kullanılan kelime.
• (bkz: spa) (bkz: gpa)
• anlamı bilinmeden kullanılan kelimelerden biri. yaklaşık, hemen hemen, aşağı yukarı, takriben gibi ifadeler yerine ısrarla ortalama diyorlar. mesela çatalca civarına bırakılan yavru köpeklerden bahsederken "ortalama 20-30 köpek var burda." diyor. ya da istanbul'da bir sitede öldürülen kediler hakkında "ortalama 70 kedi öldürüldü." diyor.
  
  bir iki kez duysam aldırmazdım da çok fazla duymaya başladım, kulağıma battı.
• cogunlugun belirledigi dusuk seviyedir.
  altinda, ustunde veya dik duzleminde olmak siradisiliktir, seyrek olarak takdir edildiginde bile aslinda sevilmez.
• seneler önce bana yazılan bir şiirdir;
  
  ortalama
  ortaçağ'ın feodal romantizminde
  yaşamayı,
  tango ritminde & kemanın tizliğinde
  bir melodim olmasını,
  burç falımın hep yengeçmiş gibi
  olmasını,
  çok uzun zamansız ve mekansız
  romanlar yazmayı,
  yazı yazmamayı,
  aynaya bakmamayı,
  sigara içmemeyi,
  sevmemeyi,
  yok olmamayı,
  yoktan var edilmemeyi,
  yaşamamayı,
  var olmamayı isterdim,
  bir de,
  inanmayı…
  her şeye…
  a.y.