• --- spoiler ---

    şimdi şöyle bir durum var;

    bu fake locke adamları öldürdükten hemen sonra birinin kolundan saati alıyor. eğer saatlere karşı özel bir ilgisi yoksa uçakta bomba olduğunu çooook önceden biliyor. hatta bırak widmore'u kendisi bile koymuş olabilir oraya o bombayı önlem olarak. önlem derken de şöyle; belki kendisinden habersiz uçakla kaçmaya çalışabilirler felan diye. öyle yani.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    özensizlik, özensizlik, özensizlik.. artık nasıl olsa yedi sene millete kendimizi seyrettirdik, sike sike son sezonu da seyrediyorlar, kasmaya gerek yok, hatta hiç mi hiç özenmeye de gerek yok, yay abicim taşşaklarını oh keyif keka.. işte son sezonun felsefesi..

    locke'a ateş ediliyor güya ama locke'ın giysisine iki kuruşluk cgi efektle delik açılmış gibi yapmaya bile imtina ediyorlar.. ya da giysi de locke'ın taklit ettiği şekle dahilse bile en azından kurşunların zarar vermeden girdiğini gösteren, ne bileyim girdiği yerden ufak bi duman çıkması gibi (işte bu güzel olurdu) efekt de yok.. salla abi kim uğraşacak di mi..

    ama sezon son.. artık karakterler birer birer ölecek. sun'la jin onca bölüm birbirlerine ulaşmak için uğraştılar, sikimsonik bi şekilde ölüverdiler. arkada bi de çocuk bıraktılar oysa, sun demez miydi git kızımız için kurtar kendini diye.. ama yok, jin ölsün diye unutturdular sun'a kızını. ve beş sezon korece konuşmuş çiftimiz bütün bölüm ingilizce konuştular.. ne gerek var di mi artık koreceye.. sallaaaa..

    ve son yaklaşırken en çok neye ifrit oluyorum biliyor musunuz.. kaç bölüm kaldı, iki ya da üç.. demek üstüne bu kadar yaygara yaptığımız, teoriler ürettiğimiz soruların cevapları iki üç bölümlükmüş.. ki o cevaplar da cevap olsa canım yanmaz.. ölülerin fısıltılarıymışmışmış.. sieeeeeee...

    --- spoiler ---
  • sorular, cevaplar derken aslında son bölümü bıraktığımız yer tam da final bölümünün jack ile yanındakiler açısından giriş sahnesidir diyebiliriz. çünkü önümüzdeki 2 bölüm jacob ve man in black odaklı olacaktır ve hiç 2007'ye dönülmeyecektir diye tahmin ediyorum. şaka maka koskoca lost'un final bölümünün ilk sahnelerinin nasıl olacağını öğrendik bu bölüm. aslında hiç de hoş değil.
  • --- 6-14 spoiler ---

    bol aksiyonlu, sürükleyici, dramatik bir bölümdü. şu çekikleri tam kavuşturdular, sonra öldürdüler.

    o değil de hurley bi daha öyle ağlama lan. beni de ağlatma.

    ---- 6-14 spoiler ---
  • --- spoiler ---

    sun ve jinsuşi'nin öldüğü bölümde fark ettiğim kadarıyla beni diziye bağlayan şey 5-6 bölümde bir ağlıyor oluşum. yani başıma bir şey gelmeyecekse kara dumanmış, zaman atlamasıymış pek büyük bir etken olmadı. beni asıl olarak diziye bağlayan şey flashbackler vasıtasıyla izlediğimiz karakterlerin geçmiş tecrübeleri, başarısızlıkları, zayıf noktaları, başarıları vs oldu.
    buna ek olarak 11. bölümde desmond ve penny'nin el sıkışması ve akabinde desmond'ın bayılması ise tebessümün tavana vurduğu anlardandı. acaba ilk görüşte son derece yakın hissettiğimiz güzel insanlarla bir başka zamanda bir şeyler mi yaşadık diye düşündüğüm vakit bir bardak kahve içip normal yaşantıma devam etmem gerektiğine karar verdim.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    bu dizi beni çok geliştirdi.

    mesela 6 14' te:

    "hizmetçi 23'ü ara" falan gibi bir şey diyordu hastanede. eskiden olsa oha 23, oha 4 8 15 16 23 42'de var falan derdim. ama şimdi soktuğum sayılar umrumda bile değil.

    son bölüm güzeldi.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    bombanın patlaması sonrası paralel evrende sadece locke, charlie, kate ve claire'in mi hayatında bir değişiklik olmamış, diğer herkes farklı yollarda seyir etmiş, farklı yaşamlar sürmüşler diye düşündürmüşken john lock'ın aslında çok farklı bir yaşam yaşadığını öğrendik, charlie, kate ve claire için de bir süpriz olabilir.

    --- spoiler ---
  • ağlamaktan götüm geçti. öldüm, can çekişiyorum.

    --- spoiler ---
    ama şunu anladım ki; iyi diye birşey de yokmuş bu dizide, kötü diye birşey de. kime iyi desek kötü çıktı, kötüler de iyi çıktı. bizimkiler de az değil. hayır bakma şimdi ağlıyoruz mağlıyoruz ama patlatmadıkları ambar, yıkmadıkları duvar, kırmadıkları kapı kalmadı zamanında. her bölümde bir yeri dağıttılar desek yeridir. jack efendi dayanamadı, lighthouse'ın aynasını indirdi yere! ula hadi iyi birşey gelecektiyse adaya? o feneri sayesinde ya ilaç-elzem geleceklerdeyse? yok ama yoook, bizimkilerin olayı budur. orclar gibi, saldır babam saldır. üzülüyorum verdikleri zararlara, yıktıkları patlattıkları talan ettikleri ambarlara, kulelere, odalara, depolara. nere gitseler peşlerinden bir patlama, gurcalamadıkları bi skim kaldı derler bizim orda, ha bi de onu kurcalayın da tam olsun..
    aha en son çekti aklı evvel sawyer bombanın pimini. ha az daha duraydın, belki çıkardı sub su üstüne. vaaaaaaay benim dertli başım, vay benim jin'im, sun'ım..
    bundan sonra evladınız evladımdır. biliniz.
    rest in peace.
    sayid'im, mr. echo'dan sonraki yeni adamım sendin, sivilde de aynı atletleri giyerdin. aha gittin o atletin üstünde. vaaay vayy..
    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    son bölümüyle ilgili "flocke niye jack'in çantaya bombayı koydu, nasıl biliyordu" diyenler var. şöyle bir açıklama bir nebze yardımcı olur sanırım:

    flocke bombanın süresini ayarlamıştı.

    eğer jack gemiye binmeseydi ve adada kalsaydı, bomba (aynen black rock'taki gibi) patlamayacaktı, flocke ise binecek ve adadan kaçma planını gerçekleştirmiş olacaktı. kötülük dünyaya yayılacaktı.

    eğer jack gemiye binseydi (yani izlediğimiz senaryo), flocke kendisini satanları birbirlerine öldürtmeyi (aynen sawyer'in yaptığı gibi) ve listedeki her ismin üstünü çizmiş olmayı umuyordu. jacob kaybeder, mib kazanır.

    flocke'ın "kazan - kazan" planı.

    edit: anlattığım şeyde boşluk var. gelen mesajlar üzerine, jack dahil hepsinin bir arada gitmesi gerektiği söyleniyordu ya, belki de flocke'ın planı jack'in adada kalıp çatışmada ölmesiydi ve böylece geriye kalan candidate'larla adayı terk edebilecekti.

    ya da belki de flocke'ın ilk etaptaki amacı (aynen dizide söylendiği gibi) lostie'leri bir araya toplamak ve o gemiye asla binmemekti. yani aslında flocke'un widmore'a addettiği plan, tamamen kendi planıydı ve hepsini denizaltıya tıkıp patlatmak istiyordu. kısaca, flocke'un adadan ayrılma derdi yoktu baştan beri. bütün hareketleri fake'ti candidate'ları birbirlerine öldürtmek için.

    flocke'un, jack'in çantasının açılacağını nasıl hesap ettiği konusu ise bana göre hala muamma. gaipten birileri gelip "kate vurulacak, jack yardım etmek için gemiye binip çantasına uzanacak" mı dedi?

    burada bir şeyler tutarsız gibi, açıklayabilecek birileri vardır sanırım.

    --- spoiler ---
  • 614'te iki romantizmde iki dramda cesmelerini acmaya hazir olan bendenizi aglatamamistir.

    bilmek istersiniz diye dusundum.
hesabın var mı? giriş yap