kuver

• fr. orospu çocukluğu.
  minik bir başlangıç için 20, bir tabak yemek için 50 ila 120 tl arası para alınan restoranda, yemeği yemeniz için açılan servise ve peçeteye kira almak nasıl bir mentalitenin ürünü ise, o mentalitenin anasını götünden sikeyim ben arkadaş.
  ya da dur yaaa... kebapçıya gittiğimde, kebabın yanında yediğim lavaş için de alınıyor bu bokyiyen. adı lazım değil, samatya'da bir kebapçıda kişi başı 16 lira alındığını gördüm lan. kebabın fiyatı da zaten o kadar.
  bir self servis lokantada, köftenin fiyatı, koca puntolarla 5 lira yazarken, kasada benden 5.5 lira isteyen kasiyere "tepsimde ekmek görüyor musunuz? ben ekmek yemiyorum" dediğimde, "biz onu fiks alıyoruz" dediği geldi aklıma (not olarak vermediğimi belirtmeme sanırım gerek yok).
  "bu dünyanın her yerinde var" diyecek arkadaşlar için de bir not düşeyim: bunun adı şark kurnazlığıdır. dünyanın en lüks restoranını işletiyor olsa da amına koduğumun köylüsü köylüdür işte (götünden anlayanın da götünü başını sikeyim).
  sonra "falanca ocakbaşına 4 kişi gittik... 5 meze, 4 kebap yiyip, 1 de 70'lik devirdik. nasıl 450 lira hesap geldi anlayamadık?" diye sorarsanız bir gün bana, burnunuzdan kan gelene kadar sikerim şerefsizim... demedi demeyin.
• nefret ederim, hakli sebeplerim var. cocuklugumda(7-8 yas civari) yazliga gitmek icin ciktigimiz yolculuklardan birinde bursa ozdilek'de yemek molasi vermistik. genelde siparis veren ama tabagindakileri bitirmek yerine oyun parkina kacan bir cocuk oldugum icin, annem bastan beni uyarmisti. 'bokunu cikartma, yiyecegin kadar siparis ver!'
  her neyse, menuyu inceledim, sagina soluna baktim. uzun ugraslar sonunda da secimi yaptim... garson geldi, siparislerimizi almaya basladi. annem, babam. derken ben... ne yersin dediginde, adamin suratina gururlu bir sekilde bakip: 'kuver!' dedim... evet, yaptim bunu!
  adamin yuzundeki ifade, annemin 'allahim, bu cocuk beni oldurecek' ifadesi, babamin kopmasi... e sen kucuk cocuga, siparis veriyorsun yemiyorsun, sonra bosuna para oduyoruz dersen; o cocuk da kucuk beyniyle en ucuz seyi secip kendini garantiye alir yani...
  cocuklugumun acikli anisinin, gereksiz basrol oyuncusu...
• yemek fiyatlarının makul fiyatların üzerinde seyrettiği -restaurant diyelim- mekanlarda, kelle başı hesabıyla alınan ve müşteriye sunulan ekmek, peçete, tuz, karabiber, -işkembeciyse- sirke sarmısak gibi tamamlayıcılara ve dahi bunlar için alınan paraya denir.
  
  azcı, esnaf lokantası gibi hesaplı yerlerde de sunulur bu katma değerler ancak para alınmaz. oralarda suya da ekstradan para yazılmaz zaten, sürahi vardır masada içebildiğin kadar içersin. kuru fasulyenin yanındaki turşu da ekstra sayılmaz buralarda.
• "biz orospu çocuğuyuz" yazmak uzun ve meşakkatli bir iş olduğu için işletmelerin uydurduğu bir kısaltmadır bu.
  
  bi de garsoniye diye eş anlamlısı vardır.
• gittiğim balık lokantasında, yemekten hemen önce getirilen mısır ekmeğinin orjinal adı zannettiğim,velhasıl beni elaleme rezil eden hede hatta hödö...
• bunu alan mekana bir daha gitmem, gitmiyorum.
  5-10 lira artır menüdeki yemeğin fiyatını, gelirken o fiyatlara değip değemeyeceğine ben karar vereyim dimi. şark kurnazlığının alemin yok. mekanın pariste bir restoran olması ile istanbul'da bir kebapçı olmasının da hiç önemi yok. kişisel kıstaslarıma göre bir mekanın dandikliğini ve bir daha gidilip gidilemeyeceğini belirleyen en önemli kriter.
  bana sormadan su açıp bardağıma dolduran garsonlar emir kulu ama onların da amına koyayım ayrıca.
• yanınızda ekmek, su, çatal, kaşık ve tabak götürerek kurtulabileceğiniz hizmet bedeli.
  
  amına koduğumun lokantası bu sefer de "yemek pişirme ücreti" diye o parayı alır; orası ayrı!
  
  kredi kartı aidatı ve hesap işletim ücreti gibi orospu çocuğudur!
• luks mekanlarda bahsis birakilmama ihtimaline ve cikacak olaylara engel olmak icin hesaba otomatikman eklenen, hesap elimize gectikten sonra da eger ne oldugunu bilmiyorsak garsonu cagirip "biz boyle bisey yemedik" denip rezil olunucak bi bakima zorunlu bahsis, harac.
• lokantalarda, ekmek ve benzeri teferruat için alınan para
• bir de (bkz: peçete parası) vardır ki kerhane kuveri demekte sakınca görmedim şu an. evet evet, öyledir.