jose arcadio buendia

• macondo'yu kuran ve yüzyıllık yalnızlık'ı başlatan, buendia ailesinin büyük babası.
• iç içe geçmiş kısır döngüler toplamı yüzyıllık devasa bir kısır döngünün dışına yalnız ailenin atası çıkabilmiştir: "zamanın sendeleyip ayağını burktuğu, doğrulup kalkarken de sonsuza dek aynı kalacak bir dilimini bir odada bıraktığı" kuytuya sığınarak; delirerek. eli öpülecek adamdı, nitekim ölüm de onu onurlandırmayı kendisine vazife bilmiştir: gökten yağan minicik sarı çiçeklerle.. öyle çok çiçek yağdı ki, cenaze alayının geçebilmesi için çiçekleri küreyip atmak zorunda kalmışlardı.
• an itibariyle sourberry'de nefis calmaktadir. turkuye ac kalmi$iz.
• yazar bir yerde karısı ursula ile bu bahtsız adamın aralarında aşktan da üstün bir bağ olduğunu söyler ki bu da ortak vicdan azablarıdır. `( akraba evliliği.)`
• tuğba özay'ın sevgilisi akın büyükoğlu’na "eğer kızdan ayrılmazsan telefon açarım armutlu’dan 100 tane dev solcu getiririm” diyerek tehdit ederek silahını masaya koyduktan sonra “hiç böyle silah gördün mü?” diyen arkadaş budur.
• (bkz: tuhaf dj isimleri)
• (bkz: oğuz atay tutunamayanlar'da beni yazdı)
• belgesel dünyasının ilknur güntürkün kalıpçı'sı.
• yüzyıllık yalnızlık romanındaki jose arcadio buendia, bir ara ekşi sözlük'ü anımsatan bir projeye girişir (ben romanı okumadan önce suser'ı gördüğüm için direkt ekşi'yi hatırlattı. yoksa otostopçunun galaksi rehberi'ni veya meydan larousse'u da hatırlatabilirdi.):
  
  "...bir zamanlar çingenelerin eşsiz buluşlarını unutmamak için yapmayı tasarladığı bellek makinesini yapmaya karar verdi. insan eliyle tasarlanan bu harika, ömür boyunca edinilen bilgilerin tümünün her sabah baştan sona tazelenmesi görüşüne dayanıyordu. bunu bir döner sözlük biçiminde tasarlıyordu. sözlüğün eksenine oturan, kolu çevirerek çarkı döndürecek ve insan yaşamındaki en gerekli bilgiler birkaç saat içinde gözünün önünden geçecekti. hemen hemen ondörtbin maddenin yazımını tamamladığı sırada, bataklıktan gelen yoldan..."
  
  şimdi suser olan jose arcadio buendia bu nick'i bu yüzden mi seçti onu düşünüyorum.
• (bkz: obama'ya puşt diyen ingiliz liseli)