• fatih terim italyancasi ndan cok da farki olmayan bir fenomendir.
    gecen mayis ayinda mircea lucescu kendisine soru soran ukraynali gazetecilere soyle buyurmus,

    --- spoiler ---

    trk ukraina, konstantyn frolov: you speak many languages, but still not able to speak russian. why?
    - i have no problems with the russian language. my russian is good enough to be able to communicate with the players. i am trying not to use russian in interviews to avoid misunderstandings. i don't want people to laugh at me. in this respect fatih terim is coming to my mind: when he started to work with the serie a clubs he thought he was obliged to speak italian. he became the laughing stock of the italian television! the same was with giovanni trapattoni in germany. i think it is better for a coach to use the language he is fluent in to convey his thoughts to the players and to the journalists. so, don't bother about my russian.

    --- spoiler ---

    soru soyle, bircok dili konusabiliyorsunuz ama neden hala rusca konusamiyorsunuz?
    yani ozetle diyor ki, topcularla anlasacak kadar ruscam var ama yanlis anlasilmalara mahal vermemek icin rusca demec vermem, milletin bana kaba etleriyle gulmesini de istemem. kaba et demisken aklima fatih terim geldi. kendisi italyaya gittiginde italyanca konusmayani dovuyolar zannetti. italyan televizyonlari kendisiyle ful tosak gectiler. ayni sey giovanni trapattoni nin basina alamanyada geldi. bir hoca icin en guzeli dusuncelerini en iyi anlatabilecegi dili kullanarak konusmasi gasteci ve topcularla. o yuzden bosverin benim ruscami.
  • ingilizlerin büyük ayıbıdır. zira günümüz ingilizcesi henüz fatih terim'e adapte olabilmiş değildir. buradan ingiliz halkına ve filologlarına sesleniyorum, "be clever or fatih terim will take your mind!".
  • tercumesi mumkun olmayan bir ingilizcedir. turkce yapsaydi su konusmayi, yabanci basin metni tercumana cevirtecek ve yayinlayacakti gul gibi, her zaman ve heryerde oldugu gibi. bunu nasil cevirecekler iste orasi muamma. boyle bassan gazeteye kimse bi bok anlamaz, cevirmeye kalksan neresini ceviricen fatih terime telefon acman lazim "abi burda ne demek istedin" diye, yok yere milleti kulfete soktu baska bisey degil.

    ben biraz denedim suna yakin bisey olsa gerek...

    "bizim icin farketmez, bana hic koymaz. buyuk maclar digerlerinden daha kolaydir maalesef. oyunu ne zaman kontrol etsek ki oyunu kontrol ederiz biz genelde, kontrol de edildigimiz olur, mac esnasinda yani, biraz ihtimalimiz olur, bazi buyuk sanslar yakalariz, bazi okazyonlara gireriz, yani oyle bisey iste amaaan napiim abi ben?! bazen de yapamiyorum iste!
    futbol budur! iste premier lig bu! biseyler oluyor noluyo lan bi guc var hissediyorum! amaaan neyse ne, alin size tabele aha bu da kibele heykeli, gorun halimizi ikinci siradayiz lan! vee 1 puan dahaa hayir daha fazla bakmak istemiyorum herkes onunu acsin onunuze bakicam insallah yarin takiminkine de bakicam..."

    sanirim bi ickiye ihtiyacim var...
  • "i don't want see the back, i want to -ıhehehe- see the front " kısmındaki gülme kısmı, sinemada espriyi duymadan evvel alt yazının okunup gülünmesi gibi olmuştur. sinyör terim burada ince bir teknik kullanmıştır.
  • "it doesnt matter for us for me' big game easy than other games' unfortunately' every time is we have to control the games under the control the games' during the games we have some possibilities big chances some big okazyon' something like that' but what can i do sometimes?

    and its the football thats the football' something happened everything is something happened' anyway now is in the tabela we have to seen the situation now is second position and one point more' i dont want to see the back i want to see the front and i hope so tomorrow my teams..."

    türkçe meali

    "bize bana farketmez' buyuk mac kolay oteki maclardan' maalesef' her zaman biz maclari kontrol maclarin altinda kontrol etmeliyiz' mac sirasinda bazi muhtemel buyuk sanslarimiz bazi buyuk okazyon(!)´larimiz var' yani boyle birsey' ama bazi zamanlar ne yapabilirim ki?

    ve o futbol su futboldur' herseye birseyler oldu ise birseyler olmustur' herneyse simdi hersey tabela(!)´da' biz durumu gormus olmaliyiz simdi ikinci pozisyon ve bir puan daha' arkamı görmek istemiyorum ' onumü görmek istiyorum ve umit ederim ki yarin benim takimlarim..."
  • fatih terim için küçük bir okazyon, fakat ingilizce için... resultanty importanty.
  • ingilizce bilmeyebilirsin. ingilizce bilmediğini bilmeyebilirsin. dünyanın en özgüvenli insanı olabilirsin. bütün hepsi tamam da "fıdboul" nedir?

    -fıdboul
    -peki
  • seviye acisindan takdir ettigim bir ingilizcedir. lakin terim'in ingilizcesi, metnin icerigi ve mimikleriyle birlesince "komik" oluyor. bu da ingilizce bilmemesinden degil, yabanci bir dile cevrilemeyecek derecede absürd olan aforizmalarindan, konusma metninin iceriginden kaynaklaniyor.

    ben ki 24 yasinda baska bir dil ögrenmek zorunda kalmis bir insan olarak; belirli bir yastan sonra yabanci dil ögrenmenin zorlugunu iyi bilir iken, yasini hesaba kattigimda hayran kalarak seyrettim. seviyesi gayet iyiydi.

    degerlendirme acisindan ele alir iken dikkat edilecek bir kac husus vardir;

    ülkemizde hele ki terim'in okul döneminde ingilizce ögretilmemistir. bir insan isvicre,almanya,finlandiya'da su saatten sonra terim gibi ingilizce konusursa ayiplanabilir. ülke ortalamasinin altinda bir performans göstermis olur vesaire.. hagi icin türkce konusmak ne ise, terim icin ingilizce konusmak da odur. hagi türkce'yi konusurken pazarci sivesi ile ekranlara ciktiginda nasil "tebrik" edildiyse, ayni sekilde terim de tebrik edilecegi yerde asagilaniyor. konu daha cok ingilizcesi degil, aldigi basarisiz sonuclaridir.

    siritan bir yan var, o da ingilizceden kaynaklanmiyor. belki kibiri, ya da türkce konussa da siritacak olan metnin icerigidir. "what can i do" derken ki ruh halidir.

    "what can i do" 'nun türkcesi aynen sudur;(muhtemelen bunu yunanistan karsilasmasi sonrasi da kullanacaktir)

    "ne yapabilirim ki ben ? rakip takimin teknik adami bizim takimi, taktigi her seyi cözmüs, elimi kolumu baglamistir. ben ne yapabilirim? hem rehagel kim ben kim? futbolda bazen boyle teknik adam yenilgileri de oluyor, yapabilecegimiz bir sey yok. aciz kalmadik, aciz birakildik. iyiyim dediysek de o kadar da degil.. wat ken ay du abim.. adam asmis, boyle kiskivrak yakaladi can cekistirdi.. "

    budur aglanacak haline gülünecek olan tema.
  • ingilizce değildir.bir takım ingilizce kelimelerin neredeyse rastgele arka arkaya söylenmesinden ibarettir.kimse kendisinden ingilizce konuşmasını talep etmediği,ingilizce parçalamasına hiç gerek olmadığı halde sırf artistlik yapacağım diye ingilizce denemeyecak kadar berbat bir ingilizce ile basın açıklaması yapması,bu açıklamayı yapanın psikolojik durumu ile ilgili fikir vermektedir.
hesabın var mı? giriş yap