• madem herkes yazıyor...

    ben bu abiyle bir defasında istanbul-ankara uçağında beraberdim.
    2008 yılının ilk aylarıydı, henüz küllerinden doğmamıştı. habertürkler neyin yoktu ortalıkta.
    ve biznıs değil senin benim gibi economy class'ta uçuyordu, düşünün yani portakal suyu içemeden. 737'nin 3'lü sırasının ortasında ben tam solumda fatih altaylı vardı. sabahın körüydü ve yolcuların yarısından çoğu benim gibi istanbul'dan ankara'ya aktarılan evvelinde bilmem kaç saatlik uçuşu çekmiş dış hatlar sefiliydi. fatih ağbim uçağa geç girdi, geldi yanıma oturdu, tanınmayınca (gerçekten tanıyamamıştım tanıyabilsem de bir şey değişmezdi ama) bozulur gibi olmuştu.

    0
  • bu adamı ne zaman izlesem uçan adam sabri'yi izlediğim ilk anki hissiyat peydahlanıyor içimde. üzülüyorum.
  • fatih altaylı ile aramda "düz vatandaş" olmak dışında ne fark olduğunu sorgulama konusundaki hassasiyetimi artırmış bir "hakkımda" duyurusuna imza atmış insandır.

    (aramızdaki fark vergi cennetlerindeki yatırım kararlarımızdaki farktır olsa olsa sanıyordum ama işte...)
    imza: düz vatandaş

    tersine yazarsak:
    benimle fatih altaylı arasında "düz vatandaş" olmak dışında fark olduğunu sorgulama konusundaki hassasiyetini artıracak bir "hakkında" duyurusuna imza atmış insandır.

    (aramızdaki fark vergi cennetlerindeki yatırım kararlarımızdaki farktır olsa olsa sanıyordum ama işte...)
    imza: düz vatandaş
  • önce sol frame' de cevap ve düzeltme başlığını görüyorum, başlık fatih altaylı oluveriyor. ardından entarileri okuyarak aşağı iniyorum sayfanın sonunda aşkımızın meyvesi aytek bizlere sesleniyor ve sanki başlıktan sesleniyorlarmış gibi hissediyor insan. içimizden okuyoruz;

    ulan o kadar oynuyoruz bi el çırpın be!
  • an itibarı ile habertürk tv'de canlı yayında kendisi. kıyafete bir bakıyoruz, düğün şarkıcısı tarzı bir ceket ve çorapsız ayakkabı. ah be fatih, biliyorum okuyorsun buraları. o kadar paran pulun var ama içine girmeye çalıştığın o elit dünyaya seni sokacak altyapın ve donanımın eksik be kardeş. olsun, biz de seni böyle de sevmiyoruz zaten.
  • sözlükte hakkında 1500 entry bulabileceğiniz ama yazılarını okuyan ve tvde seyreden 1500 kişi bulamayacağınız, medya tabiri olarak değeri bir nevi ajdar anik, bir nevi cicişler olan kişi.
  • kendisi hakkında yazılırken ekstra dikkat edilmesini isteyen bir insan. aşırı alıngan olsa gerek, yahut haysiyet arkasına sığdırılmaya çalışılan başka şeyler...
  • burada fatih altaylı hakkında yazılan entrylerden bir kaç tanesini örnek olarak yazarak (ki bir tanesi de benim yazdığım bir entry. üstelik hala silinmemiş duruyor.), size sesleniyorum ey suserlar! bu yorumlar google aramasında ilk sıralarda çıkan bir sitede, sözlüğün yüksek ego sahibi yazarları veya saray balkonundan halka seslenenleri hakkında yazılsa tepkileri ne olurdu ana fikirli bir yazı yazacaktım. fakat önceki entrylere referans içeriyor bahanesiyle "sansür karşıtı" bir moderatör tarafından silineceği için yazamıyorum.

    kıssadan hisse ne kadar saçma sapan olursa olsun, adamın köşesinde yazdığı bir yazıyı muhatap alıp yasal yolları kullanarak köşesinde zorla bir yazı yayınlatıp, "ehehe, ekikiki nasıl koyduk çocuğu." diye sevinirsen. o da yasal haklarını kullanarak çocuğu koyar. asıl garip olan bu harekete karşı takım tutar gibi sözlük tutup adama düşman olmaktır. "gelecek nesiller seni sansürcü olarak hatırlayacak fatih ühühühühü." diyenlere gülmek dışında yapılabilecek bir şey yok.
  • tv'sindeki sansürsüz adlı programın muhtemelen "sansürün en süzülmüş ve nadidesini elde etmenin yolları"na gönderme yapmakta olduğunu düşünüyorum. tabii şu mahkeme kararları da böyle düşünmeme neden olabilir.
  • burnu olan insan. ancak bu burun bazen nezle oluyor.

    ps: sanırım kendisi için yapabileceğimiz eleştirinin sınırı budur.
hesabın var mı? giriş yap