15 entry daha
  • yokluğuna inanmanın bazı günler iyice zorlaştığı olgu.
    yokluğunu ispatlamaya çabalamaktan yorgun düşer bazen içiniz... polis tutanakları, doktor raporları, mahkeme kararları, görüşme notları, üçüncü sayfa haber küpürleri düzenleyerek geçmiş bir ilk iş gününde mesela... çocukların baş harflerine indirgendiği bir dünyada değil de yanlarında bulunmayı seçmişken örneğin.. dosyalarındaki kargacık burgacık intihar notlarını okurken... kollarındaki jilet izlerini görürken... tecavüzün olduğu yerde varlığını sorgulamanın, yokluğunu savunmanın, nedenlerini irdelemenin anlamsız hale geldiği keskin gerçekliktir kötülük.
    en son ortaokul lisede kalmış "tanrı olsaydı dünyada kötülük olmazdı" naifliğinde bir yorumu bile içinizden geçirmenize sebep olabilen o "defalarca", "fiili livata", "kız çocuğu" kelimeleridir kötülüğün resmi, resmi belgelerde.. "artık konuşacağız, dertleşeceğiz" dediğinizde "konuşarak ne düzelecek" diyen sert sesli hamile bir kız çocuğudur resmi olmayan bakışlarda... öğürtülerle ve ağlamalarla tepki verebildiğinizdir henüz bazen...
    inkarına uğraştığınız netliğiyle yüzleştikçe, her tür bencilliğin, düşüncesizliğin, çeşit çeşit karşı tarafa zarar veren hazzın hepsinin bir nevi tecavüz ve kötülük olduğuyla yeniden yüzleşirsiniz... sizin hayatınızdakiler daha hafif daha naif.. birilerinin hayatındakiler daha sert ve keskindir... karşınızdaki bencil, haz manyağı, şefkatsiz tarafınki ise aynı kötülüktür. biçimleri değişir, legalize, postmodern, sofistike olur. karşısındakini yok sayıp sakınmayıp şefkat duy-a-mayanınki kötülüktür.
    "kötülük yoktur herkesin nedenleri vardır" demeyi çok denemiş biri olarak, şanslılardan olamamış bir kısım çocuğun polis tutanağı, mahkeme sonucu, isminin baş harflerinin yer aldığı üçüncü sayfa haberi, intihar notu, ilaç çizelgesi, tecavüz öyküsü gibi ayrıntılar içeren dosyalarını, ağrılarla ve öğürtülerimi engelleyerek okurken bugün, kabullendim; vardır kötülük. bir kısım insanın içinde derinliğinde hiç temizlenemeyecek olan, kabul edilmeyecek olan, en içte durandır.
    biçimleri değişse de çoğunluğun içine sinmiş olandır ne yazık ki kötülük. çocuğu görmeyen, masuma kıyan, kendi sapık, bencil hazzını, kendi bencil zevkini suçsuz olanın, adaletin, şefkatin önünde tutandır...
383 entry daha
hesabın var mı? giriş yap