29 entry daha
  • ciddi geçen bir sohbetin tam ortasında söylendiğinde dumur eden cümle. şöyle ki;
    benim 25 yaşında bir kız kardeşim var sözlük. devlet kurumlarından birinde görevli ve kurumdan kendi grubunda olan bir erkek memur ile birlikteler bir süredir. evlenecek gül gibi kardeş ey yazar dostlar. bir yandan yeğen istesem de bir yandan kardeşimi el oğlunun alıp götüreceğini ve bir daha asla sabahın 6'sında "kalk lan bana kahve yap" eşiğinde samimi olamayacağımızı bilmek içimi dağlıyor. neyse konumuz bu değil... şimdi geçtiğimiz günlerde bunlar buluştular, beni de kahve içmeye çağırdılar. adam zaten kurumdan arkadaşı olduğundan ve onun arkadaşları benim kankam olduğundan tanıyorum ancak herkesle kırk yıllık dostluk muhabbeti varken, aralarında olanı sezinlediğimden daha mesafeli duruyorum ona karşı, eee kolay değil ablayız, boru mu? kalktım gittim oturdukları yere, bunlar artık tamamen ciddiyete naklettiklerinden aralarında olanı ailelerden, gelecek planlarından konuşuyoruz. bir ara döndüm kardeşimin erkek arkadaşına dedim ki "enişte bu konuda sen ne düşünüyorsun?" çocuğun yüzünde güller açtı abla tarafından kabul görmek çok önemli bir şey olsa gerek ancak o güllere hunharca tecavüz eden kardeşimden şöyle bir cümle geldi; "enişte yok, enişte yok. ne eniştesi? enişte deme." bu ani gelen ve beni hazırlıksız yakalayan yarı ciddi yarı şaka tepkiye, ortamın tüm ciddiyetini darma dağın eden o cümlem damgasını vurdu; "ne diyem mahmut mu diyem?" benim enişte ve kardeş o an koptu ve aralarındaki ilk efsane geyik de doğmuş oldu. her 10 dakikada bir birbirlerine "ne diyem mahmut mu diyem?" diyen bir çiftin varolmasına sebep oldum. ne diyelim, bu ilişkinin sonu hayrolsun diyelim artık biz de.
20 entry daha
hesabın var mı? giriş yap