ekşi sözlük

• bugün, yazarlarına arka çıkmamak konusunda eleştiriliyor. savcılık tarafından hakkında hukuki işlem başlatılmış yazarlara, sokaktaki insan muamelesi yapması, açıkçacı içime pek sinmiyor.
  
  evet ekşi sözlük bir araç, yazarların kendilerini ifade edebilmeleri amacıyla oluşturulmuş ticari bir işletme. biz yazarların, formata uymak gibi ekşi sözlüğe karşı sorumluklarımız var, yoksa uçarız. buraya kadar hepsi bilindik şeyler. ancak ekşi sözlüğün, üzerinden para kazandığı yazarlara karşı herhangi bir sorumluluğu var mı sorusu tartışmaya açık olacak ki, dünden beri ortada olan karmaşanın sebebi bu.
  
  bana göre, ekşi sözlük, sınırları önceden belirlenmiş alanlarda yazarlarını korumalı. bu koruma alanın temeli de ''ifade özgürlüğüne'' dayanmalı.
  
  yani, ekşi sözlük, yazarların düşüncelerini aktararak para kazanıyorsa, para kazandığı şey üzerinde belli oranda sorumlu/borçlu da olmalıdır düşüncesinden hareket ediyorum. dolayısıyla, yazarların ifade özgürlüğünü pratikte sınırlayan her türlü müdahaleye karşı sorumluluğu vardır. bu temelde, ekşi sözlüğün takılmadan veya çökmeden yayında kalabilmesi yönetimin sorumluluğundaysa, moderatörlerin veya sözlük avukatlarının gg olarak görmediği ancak hakkında takipsizlik kararı verilmeyip inceleme başlatılmış entry'lerin yazarları bakımından da benzer bir sorumluluk alanı vardır. çünkü ekşi sözlüğün amacının, yazarların düşüncelerini aktarmak olduğunu kabul ediyorsak, savcılık tarafından yapılan uygulama ile yazarların düşüncelerini aktarması olanağı pratikte sınırlandırılıyor ise, bu olay doğrudan, sözlüğün kendisine görev biçtiği amaca aykırı bir durum teşkil ediyor demektir.
  
  somut olayda, ekşi sözlüğün değerli hukukçuları tarafından belirlenmiş gg ya da hukuka aykırı bir içerik yoksa (dost meclisindeyiz açık konuşayım, devlet tarafından uygulanan bir keyfilik varsa), yazarların ifade özgürlüğünü koruma amacıyla, hukuki yardım/destek verilmelidir.
  
  bu konuyu savunurken, sansür vb konularında ekşi sözlüğün takındığı tavrın sonucu olarak, bu tür olaylar karşısında yönetimin göstermesi gereken davranışın çelişik olmaması tartışmasına girmeden, tarafların birbirlerine karşı yükümlülüklerinin belirlenmesi esasında bir hakkaniyet dengesi kurmaya çalıştığımı belirteyim.