84 entry daha
  • bu anayasa'nın 4. maddesinde ilk 3 maddenin değiştirilmezliği hüküm altına alınır.

    hemen hemen her hukukçu gibi benim de aklıma "acaba niye 4. madde ilk 4 maddenin değiştirilmezliğini değil de ilk 3 maddenin değiştirilmezliğini hüküm altına almış? insafa mı gelmişler?" diye sorardım. kendi kendime de bulduğum cevap bu anayasayı hazırlayan hukukçuların hukukun evrensel ilkelerine duyduğu saygıdan ötürü o kadar sıkı sıkıya koruyucu bir madde yazmamış olduğuydu.

    lakin bugün biraz düş kırıklığına uğradım:

    ---alıntı---
    prof. aldıkaçtı ‘kritik soru’ya ne yanıt vermişti

    öğretim üyesi ve gazeteci-yazar prof. dr. osman özsoy bir not gönderdi.

    cumartesi günkü anayasa’nın ilk üç maddesi ve bunları koruma altına alan 4. maddesi ile ilgili yazımız üzerine bir anısını aktarıyor.
    özsoy, 20 kasım 1995’te gerçekleştirdiği bir tv programında 1982 anayasası’nı hazırlayan meclis’in anayasa komisyonu başkanı prof. orhan aldıkaçtı’ya şu soruyu yöneltmiş:
    “sayın aldıkaçtı’ya, ‘anayasa’nın her bir maddesi, diğerlerinden bağımsız mıdır. yani istenilen her maddeyi değiştirme imkânı var mıdır?’ diye sordum. evet cevabı verdi. öyleyse size, anayasa’yı ilk okuduğum günden beri zihnimi kurcalayan kritik bir soru yöneltmek istiyorum dedim.
    önce, anayasa’nın ‘değiştirilemeyecek hükümler’ başlıklı 4. maddesini okudum. madde 4’te; anayasa’nın 1’inci maddesindeki devletin şeklinin cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2’nci maddesindeki cumhuriyetin nitelikleri ve 3’üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez, diyordu.
    ardından sorumu yönelttim ve dedim ki; anayasa’nın bu 4. maddesi, ilk üç madde hükümlerinin değiştirilemeyeceğini, değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceğini belirtiyor, değil mi dedim. evet dedi. neden bu hükmü, 3. maddenin son cümlesi olarak değil de, ayrı bir madde olarak yazmışlar ki? her bir madde diğerlerinden bağımsız olduğuna göre, 4. maddenin değiştirilmesinin önünde hukuki bir engel var mı? ya önce, bu 4. maddeyi değiştirmek isterlerse, dedim.
    prof. aldıkaçtı’nın cevapta zorlandığını fark edince, konuyu fazla üstelemeden, reklam arası verdim. reklam arasında prof. aldıkaçtı bana, şeytan’ın bile aklına gelmeyecek bir yorumda bulundun. biz böyle bir şeyi aklımızın ucundan geçirmedik, dedi.” (tercüman, 1995)
    --- alıntı ---
    http://www.hurriyet.com.tr/…5.asp?yazarid=42&gid=61

    meğer akıllarına gelmemiş...
47 entry daha
hesabın var mı? giriş yap