üniversitede türbanlı istemiyoruz

• benim de isteğimi belirten, kimilerinin faşistlik diyeceği, rasyonalistliğin gayet tavanında istek.
  üniversite burası kardeşim. sizin ne işiniz var burda!!
  
  geçen gün organik kimya laboratuvarındayız.. alkenlere su katıp hidroksil iyonu falan verip alkol elde edeceğiz..
  hanfendi böyle alkolden nasıl uzak duruyor, elinin ucu ile tutuyor deney tüpünü, kokusu burun deliklerine girmesin diye yüzünü yan tarafa çevirip suratını buruşturuyor, kaşlar, ağız, göz falan iğrenme moduna giriyor.
  (bkz: alkolün molekülünden kaçan müslüman)
  
  senin ne işin var üniversitede yaa!! git evinde koca bekle, ne halt etmeye geldin buraya, senin ilkel inançlarına küfreden yere. sorunun ne, mazoşist misin?
  aslında üniversitede işin yok demek de yanlış.. ama senin gideceğin üniversite makrome, el işi falan olmalı..
  sana öylesi daha uygun değil mi?
  "bilim, ispat, kanıtlanabilirlik, kesinlik" mantığı üzerine kurulu bir ortamda, "sadece inanç ve duygudan ibaret olan" ilkelce hislerin hezeyanı tanrılarına kendisini kul-köle ilan etmiş bir tipin ne işi var!!
  
  laboratuvarda benimle beraber bilim yapıp, ispat, kanıt, gerçeklik işine girip, ders bitince inandığın dinin ibadethanesine koşup göklerde olduğunu iddia ettiği tanrılara yakaran bir tipin ne işi var burda!!
  
  "burası üniversite.. rasyonelliğin yeri burası. göklerdeki tanrılara yakarma yeri değil"
  senin işin yok burda!
  
  kampüslerine mescit isteyen tipler var bir de, onlara hiç bir şey demiyorum zaten.. üniversite mantığından nasiplenememiş kişiler onlar, zavallılar..
  
  bi' de o türban üstüne peruk takanlar yok mu!! saçının üzerine bone takıyor, onun üzerine türban takıyor, onun da üzerine yapay saç takıyor.. senin aklını-mantığını-gözünü-izanını seveyim ben.. böyle duvara yaslican, suratlarına suratlarına vuracan yumruğunun kenarı ile..
  
  (bkz: ohh be rahatladım)
  (bkz: bir psikoterapist olarak ekşi sözlük)