• dövme yaptırmaya niyetlenmiş ve dövmecileri araştırmaya hafiften başlamışken, bu stüdyoda yapılan dövmelere de baktım ama hemen hemen çoğunda - en azından benim gördüklerimde- dövmelerdeki simetrinin bozuk olduğunu görüp, simetri hastası bir insan olarak, dövme yaptırmaktan vazgeçtim.

    edit: imla
  • yaptığı işler kötü değil, sözlükteki "ilk dövmem" cilerin ekmeğini iyi yer. fakat hayali indirimine aldanmamak gerekir, %50 indirimle vermiş olduğu fiyatlar piyasanın üstünde oluyor. iyi bir araştırma yaparak gitmenizi tavsiye ederim.
  • kadıköy'den beyoğlu'na taşınan, sözlük çaylak, yazar ve okurlarına uygulanan ekstra indirimin her dem devam ettiği dövme stüdyosu.

    intsagram adresimiz;

    https://instagram.com/eksitattoo

    iletişim için yazar ve çaylak arkadaşlar buradan mesaj atabilir, anonim kullanıcılar ise instagram adresimizden daha hızlı bir şekilde ulaşabilirler. alternatif olarak mail adresimiz olabilir. mailleri çok geç görüyoruz bazen. açıkçası, bu yüzden en hızlı ve aktifi instagram.

    e-mail: eksitattoo@gmail.com
  • koluma şöyle okkalı bir yarrak döğmesi yaptıracağım über mekan.
  • kişisel olarak dövme yaptırmayı tercih edeceğim tek mekandı. netekim gittim, yaptırdım.
    öncelikle arkadaşlar şöyle bir efsane var dövmeyle ilgili. ilkini yaptırırsan, hep yaptırmak istersin. kalıbımı basarım doğru! sevgili cennetten kovulan ilk dövmemi yaptığı akşam kafamda ikincisini kurmaya başlamıştım bile! bunu göze almanız gerekiyor hanımlar-beyler!

    ilk iş; sevdicekle birlikte ne yaptıracağımıza karar verdik. daha sonra tasarımı cennetten kovulan'a gönderip mümkün olup, olmayacağını sorduk. okeyi alınca da soluğu kadıköy'de aldık.

    bence ekşi tattoo-piercing'in cennetten kovulan'ın dışında en büyük güzelliği sedye, özel dövme koltuğu vs. gibi şeyler olmaması. bunlar gerçekten göz korkutucu olurdu benim için. gayet evinizin salonu havasında, ancak hijyeni elden bırakmadan, koltuğunuzdan kıpırdamadan haaars haars yaptırıyorsunuz dövmenizi.

    bunun yanında şahane bir muhabbet, muhtemelen sözlük yazarı olan diğer dostlar, çay/kahve, bol kahkaha ve biblo kedi tosun'u sıkıştırmak da cabası.

    ne diyeyim, gidin misafiri olun. zaten müşterisi olmaya can atacaksınız.

    hayatımın en güzel izini kazandırdığı için de cennetten kovulan'a tekrar teşekkürler. adamsın!
  • sirf alt komsusu rahatsiz olmasin diye, led isikli tabelasini gece sondurup gunduz yakan zarif isletme..

    edit: tanimadigim bu yeni komsumun sozlukle alakasini ancak ek$ibition'da farkettim. o da benim ayibim.
  • yıllardır istediğim dövmemi yapan cennetten kovulan ın kadıköy'deki güzel mekanı.

    evet yıllardır istiyor, bekliyor, en güzeli olsun diyorum. kendisiyle konuştum, fikrini aldım, randevumu aldım, gittim. o an gelince tereddüt etmedim değil. neler dediğimi tam hatırlamıyorum ama saçmaladığımı biliyorum. mesela "şimdi diyelim ki çok acıdı, dur desem durabiliyor muyuz?" gibi bir soru sordum kendisine. sanki durmayacak adam, "acı yok rocky!" deyip devem edecek. te allaam. neyse, ilk dövmenin heyecanına vermek istiyorum o saçmalıkları.

    ayrıca acı demişken, ne acısı diyorum...acı falan hikaye. cenneten kovulan ın da dediği gibi insanlar çok abartıyor. ve eli inanılmaz hızlı. muhabbet bir saat, dövme bir dakika, hem de küçük olmasına rağmen öyle zor bir dövme. ellerine sağlık.

    ve kendisi beni takıntılı da ilan etti ya bir şey demiyorum, "hayat" değildi işte, "hayut" tu o. zarara uğrattıysam affola...

    ve tosun'u...ben ki kedileri pek sevmem, bu ne tatlı bir şey diye diye oturdum bir saat, ama tosun bana hiç yüz vermedi o ayrı.

    haa bir de dövmenizi yaptığı iğneyi size vermesi de ayrı bi şıklık. hem hatıra olsun, hem kafalarda soru işareti kalmasın diyor.

    sözün özü, gittim gördüm ve diyorum ki, daha ne olsun...
  • son alınan karar ile adı gogol olan baykuşumun doğumevi, dürüst müessese ve dürüst müteşebbisinin hanesi.
    "başka dövmen var mı?" dedi,
    "var" dedim.
    "bakayım" dedi, gösterdim.
    "kötü olmuş." dedi.
    (baykuş gogol ile martı jonathan'ı kıyaslayınca, gogol'ün daha yakışıklı olduğunu ben de fark ettim.)
    "acıyacak mı?" dedim,
    "acıyacak." dedi.
    (çok acıdı sözlük, hatta canım o kadar acıdı ki, acıdan saçmaladım da. o ara neler anlattım bilmiyorum, kafa ütülemişsem, ki yapmışımdır, affetsin.)
    bu işi para için yapmıyor mu ne? borcum nedir diye sorduğumda, bilmem seninle de bir şey konuşmadık, ne diyelim, deyiverdi. bu zamanda böylesi...
  • ilk dövmemi (daha doğrusu ilk iki dövmemi) yaptırdığım güzide mekan. yemekler, çaylar, sohbetler, maçlar derken az daha eve gitmeyi unutacaktık. her şey çok güzeldi. dövmeler de tam istediğim gibi oldu...

    edit: derken sonradan küçük hatalar gözüme çarptı ve bu beni üzdü. o yüzden tam istediğim gibi demeyeyim. geç de olsa tarafsızlık ilkesi gereği düşüncemi dile getireyim dedim. gerisi size kalmış tabi.
hesabın var mı? giriş yap