• mihrü-mah fars dilinde "güneş ve ay" manasına gelir.

    sinan'ın mihrimah sultan'a duyduğu gizli aşka ithafen,

    efsanesi;

    inşa tarihlerinin arasında ondört koca sene bulunan iki cami bir matematik dehasının keskin zekasına delalet eder. edirnekapı'daki mihrimah sultan ve üsküdar'daki mihrimah camii'lerinin aynı anda görülebildiği bir noktada, günbatımında (elbette, yılın sadece bir gününde ki, o gün mihrimah sultan'ın doğum günü olan gece ile gündüzün uzunluğunun birbirine eşit olduğu yirmibir mart günüdür) göreceğiniz muhteşem manzara şudur:

    edirnekapı camii'nin tek minaresinin arkasından tepsi gibi kıpkırmızı güneş batarken, üsküdar'daki camii'nin minareleri arasından ay doğar !!

    (bkz: mur-u natuvan)
  • sinan'ın en deneysel camilerinden biridir. barok devir mimarlarının kullandığı tarzı (bkz: büyük mecidiye camii) 300 yıl önce denemiş ve son derece güzel bir mimari stil ortaya koymuştur. perde duvarlar ile iç mekande hoş bir ışıklılık sağlamış, merkezi tek kubble ve büyük pandantif sistemi ile caminin iç mekan tasarımını dış kütlesinde olabildiğine belirgin kılmıştır. caminin mihrimah sultan adına yapılmasından olsa gerek diğer camilerine oranla zerafeti daha ön planda tutmuştur, bu tavır daha hafif olarak üsküdar'daki mihrimah sultan camisinde de görülebilir.

    ayrıca tek minareli olması açısından ilginç bir camidir. bilindiği üzere osmanlı'da hanedan mensupları adına yapılan camilerde iki minare bulunur. bu duruma romantik açıdan yaklaşanlar sinan'ın bu camiye mihrimah sultan'dan dolayı bazı anlamlar yüklediğini, tek minare olmasının sebebinin de sınan'ın kendi yalnızlığını betimlediğini söylerler. fakat mantıklı düşünmek gerkirse sinan bile olsa bir hassa başmimarının caminin simgesel anlamıyla bu denli keyfi oynamalar yapması o devirde mümkün değil.
    diğer bir teoride caminin mimarı planının çift minareli yapıya oldukça uygun olmasına dayanarak bilinmeyen bir zamanda yıkılan ikinci bir minarenin varolduğu söylenir, fakat evliya celebi'nin de seyahatnamesinde tek minareden bahsetmesi bu teoriyi desteksiz bırakıyor. geriye kalan şıkta ise minarenin herhangi bir sebepten hiç tamamlanmış olmasından bahsedilir ama gerçek nedir bilemiyoruz.
  • edirnekapı'da, fazla bilinmeyen kendi halinde bir sanat eseridir. sinan'ın, mihrimah sultan’a olan aşkını tasvir ettiği camii olarak rivayet edilir. bunun idrak edilebilmesi için de camii yi gezmeden önce, mihrimah sultan'ın hayatına dair ufak çapta bir araştırma yapmakta fayda vardır. camii'nin kubbesi, dışarıdan bakıldığında, tüm ihtişamıyla tek başına yükselmektedir. içerideki abartılı pandantif boyutları hemen dikkati çekmektedir. ilginçtir ki, minaresi sadece bir tanedir. ve yine diğer camiilerinden farklı olarak, çok sayıda pencere eklenmiştir ki bu camiinin yapısal olarak çözümünü güçleştirmektedir. tüm bu belirgin özellikleri mihrimah sultan'ın çileli, tek başına fakat dimdik ayakta kalarak geçirdiği ömrüne işaret etmekle kalmamış, yapıya feminen bir hava vermiştir. mimar sinan'ın camiiyi gözden uzakta, ilgiyi çekmeyecek bir yerde inşaa ettirmesi, mihrimah sultan’a duyduğu gizli aşkın bir ifadesi, bir yansıması olarak yorumlanmasına sebep olmuştur...
  • ilk defa bu sene, yakın zamanda gidip gördüğüm cami. bu zamana kadar önünden geçmiş, bi şekilde yolum kesişmiştir ama ne bir kez içine girdim ne de dikkatlice baktım. yakın zamanda tanıdığıma mutlu olduğum bir adamla, hem gezdim hem de içine girdim. bir caminin içine girmeyeli uzun zaman olmuştu. cami hakkında zaten yeterince bilgi verilmiş. tarif etmek gerekirse hayatımda gördüğüm en renkli, hatta amiyane tabirle şıkır şıkır bir cami. bir kadın için yapılmış olduğu o kadar belli oluyor ki, hem çok sade hem de bir o kadar işçilik dolu. pencerelerindeki renkler, içinin aydınlığı, huzuru... mimar sinanın tüm camilerini gezdim diyemem, manzarasıyla süleymaniyenin yeri bende başkadır ama galiba bu cami gerçekten denildiği gibi şirinliğiyle insanı kendisine geçiyor. iyi ki yapmış mimar sinan ve iyi ki bir kadın için yapılmış.
  • 1560 yılı civarlarında inşa edilmiş olduğu tahmin edilen bu cami, mimar sinan yapıları içinde en zariflerinden biridir. cami bunu 38 metre yüksekliğindeki kubbesine ve 60 adet pencereden süzülen ışığa borçludur.

    ne yazık ki marmara ve çevresinde meydana gelmiş tüm depremlerden etkilenmiştir. incelemeler yapının orijinalliğinin bozulmadan güçlendirilmesinin mümkün olmadığını göstermektedir.
  • içinde en fazla huzur bulduğum cami..

    bu kadar büyük ve ağır bir kubbeyi pencerelerle delinmiş kubbe kasnağı vasıtasıyla kemerlere bastırmak, bu düzen içinde kubbenin ağırlığı askı kemerleriyle dört ayağa iletildiği için, kemerlerin altındaki beden duvarlarının taşıyıcı işlevinin olmamasını düşünebilmek ve bu kadar aydınlık bir camii yi inşa edebilmek ciddi bir ustalık ve zeka işi.

    pencerelerin her birinin kanaviçe kıvamında örülmesi camiye inanılmaz bir kadınsı hava katmış..
    http://i.hizliresim.com/vb43j4.jpg

    her gittiğim camii de tesbih çekme adetimi burada da yerine gitirmeden olmazdı tabi..:

    http://i.hizliresim.com/w0yjqq.jpg
    http://i.hizliresim.com/oj7jnq.jpg
  • mihrimah sultan için mimar sinan'ın yaptırdığı ikinci camii. kare planı vardır. kubbenin bütün ağırlığı büyük kemerlerle 4 köşedeki 4 filayağına taşıtılır. bu filayaklarının dışarda olması yapıya gotik uslübu hatırlatan bir özellik katar; duvarlar taşıyıcı değildir ve neredeyse tamamen pencerelerden müteşekkildir. mekanın içi başka hiçbir camiide olmayan bir ışık içerisindedir.

    ancak payanda kullanmadan yapılan bu sistem pek de güven vermemiştir, sinan en büyük eserinde 8gen planı uygulamıştır.
  • g-string'e yakinsayan nefis pandantif'leri vardir, rivayetlere gore unlu capon profesor obasaki* ilerleyen yasina aldirmadan yaptigi ziyarette camiye adeta asik olmus, icinde secdeye gelip, beni buraya gomun beni buraya gomun cigirmistir.
  • mihrimah sultan külliyesi, istanbul'da edirnekapı semti'nde, surların hemen içinde, kanuni sultan süleyman'ın kızı mihrimah sultan tarafından mimar sinan'a yaptırılmıştır. camisi 16. yüzyılın üçüncü çeyreği içinde, medrese ve türbesi daha sonra, çifte hamamı ise 1565'te tamamlanmıştır. cami, sinan sanatı içinde özel bir yer işgal eder. caminin planı yaklaşık 28x40 m ölçülerinde enlemesine bir dikdörtgen biçimindedir. dikdörtgenin iki yanını üçer kubbe örterek ortada kare bir boşluk bırakır. bu boşluğu büyük bir merkezi kubbe kapatır. yan sahınları örten küçük kubbeler, cami yüksekliğinin yarısını geçmez. dört köşesindeki dört ayak dışarıdan açıkça görülür. dört ayağı birbirine dev boyutlu dört askı kemeri bağlar. pencerelerle delinmiş kubbe kasnağı bu kemerlere basar, basıkça kubbe de kasnağa oturur. bu düzen içinde kubbenin ağırlığı askı kemerleriyle dört ayağa iletildiği için, kemerlerin altındaki beden duvarlarının taşıyıcı işlevi yoktur. duvarların görünümünü adeta tül bir perdeye dönüştüren pencereler, aynı zamanda caminin içinin de alışılmadık ölçüde aydınlanmasının sağlar. mihrimah sultan külliyesi'nin türbesi, caminin kubbe duvarının önünde uzanan hazirededir. türbede 17 sanduka vardır. mihrimah sultan'ın kendisi ise süleymaniye camii'nin haziresindeki babasının türbesinde gömülüdür.
  • yerden 38 metre yükseklikte olan kubbe 21 metreyi bulan çapı ile yanal desteği olmayan yığma kabuk yapıların dünyadaki en büyüğü olarak bilinmektedir. (bilgi; erhan karaesmen, odtü)
hesabın var mı? giriş yap