• uyguladığı fiyat politikasıyla beni zevkten dört köşe etmesinin yanında beni müthiş bi şekilde dumura uğratmış havayolu şeysi. şimdi durum şöyle efenim, bendeniz mağrur, bir paris-pisa uçuşunda gökyüzünü seyrediyorkene kokpit kapısı açılır. pilot amca dışarı çıkar, ki hayatımda ilk kez uçuş sırasında pilotun kokpitten çıktığını gördüm. -abd uçuşlarında durum nedir bilemem, en uzun uçak yolculuğum 3-4 saat sürdüğü için ben ilk kez şahit oldum- neyse pilot amca sıratarak bize selam verdikten sonra ustaca tuvalete girdi, sonrada normal şekilde sırıtarak çıktı. adam sıkışmış herhalde düşünürken, o kadar konuştuğuna göre arkadaş felan olmalılar dediğim bi adamla konuştukça konuştu, herhalde bi 30 dakika konuştular, derken yardımcı pilot şimdi pisa için alçalmaya başlıyoruz anonsunu yaptı. pilot amcam anonstan sonra, bize baktı ve gidip şu bebeği indireyim bakışı atarak içeri girdi. hee bu da böyle bi anı olmuş işte.
  • londra-istanbul gidiş geliş vergiler dahil 73€ ya bilet sattığını iddia eden şirket.
    deli mi ne, o paraya ben dalamana gidip gelemiyorum.

    hanım topla bavulu kahvaltıyı hyde parkta yapcaz.

    edit: bu entry based on true story olup, 14 subat gidis 16 subat donus icin alınmıstır. fazla sevgilisi olan?
  • yaklaşık 4 ay öncesinde kız arkadaşımla birlikte bir yılbaşı tatili planı yapmıştık. 27 aralık günü paris'e gidip orada 4 gün kalacak, yılbaşını da geçirdikten sonra yeni yılın ilk günü erken saatlerde barcelona'ya geçip 4 gün de orada kaldıktan sonra geri dönecektik. herşeyimizi erkenden hazırladık. biletlerimizi 3, vizemizi de daha 2 ay öncesinden aldık. hostellerimiz, gezeceğimiz rotalar, deneyeceğimiz yemekler, kısacası bir seyahatle ilgili düşünülecek herşeyi düşünmüştük. daha önce de beraber yurtdışına gitmiştik ama ilk defa olmasının dezavantajıyla çok da istediğimiz gibi geçmemişti. bu sefer tecrübeliydik ve herşeyi iyice planlamıştık.

    paris'te son günümüz, 31 aralık, 2014 yılının son günü. bir mcdonalds'da oturuyoruz. internetimiz sadece buradayken var tabi haliyle. kız arkadaşım "kalkalım artık" diyor, "daha gezecek çok yer var." "biraz daha duralım ayaklarım ağrımış" diyorum. tam o sırada gmail'den bildirim geliyor. etkinlikler kısmıyla alakalı bir bildirim. kocaman bir "cancelled" yazısı görüyorum. birden anlamıyorum tabi ne olduğunu, bildirime tıklıyorum. "paris - barcelona uçak seferimiz iptal olmuştur, aşağıda en uygun diğer seferleri görebilirsiniz" şeklinde bir yazı. en uygun dediği seçenek de kişi başı 300 dolar. ama adamlar iyi niyetli. öyle iyi niyetli ki benim 3 ay önce ödediğim 30 euro'yu geri iade ediyor. ve mağduriyetimi gidermek için 300 dolar'lık bilet tavsiyesinde bulunuyor. olayın o an kalkıp gitsek, bildirimi görmesek kısmına hiç değinmiyorum bile..

    apar topar ayaklanıp gidip bilgisayar bulduk, tüm seçeneklere baktık. uçak bileti gerçekten de 300 dolardan başlıyor. dönüşümüz barcelona'dan, gitmek zorundayız her şekilde. planı da komple değiştiremeyiz çünkü işten o tarihler için izin almışız. mecburen gidip trenleri sorduk. kişi başı 170 euro! toplamda 340 euro'luk bir açığımız var ve biz kim miyiz? istanbul'da okuyan iki son sınıf üniversite öğrencisi. bir yandan okula gidip bir yandan part time çalışan, içki sigara kullanmayan, en büyük gayeleri biriktirdikleri parayla farklı ülkeleri gezebilmek olan 2 öğrenci. param çıkışmadı. tüm parayı kız arkadaşım ödedi o an. saat değiştiği, hostel rezervasyonumuz da bittiği için gece patladık. 24 saat açık olan dandik bir cafeye gidip tüm gece üşüyerek bekledik. 6,5 saatlik yolculuktan sonra barcelona'ya ulaştık. barcelona'da herşey mükkemmeldi. hava sıcaktı, hostelimiz otel kalitesindeydi, şehir muazzamdı. tatilimiz herşeye rağmen mükemmel sonlanmıştı.

    ama sen easyjet, sen orospu çocuğu. 4 ay önce alımlarını başlatıp son gün iptal ettiğin uçak seferi yüzünden belki bizi o kadar da mağdur edemedin ama, kim bilir o sefer iptali yüzünden kimler nasıl problemler yaşadı. yanında yeterince parası olmayan, kalabalık bir şekilde ailecek gelen, vizesinin süresiyle ilgili sıkıntı yaşayacak olan kimler vardı o uçakta kim bilir. zaten low cost hizmeti sunuyorsun. uçaktan bilet alan çoğunluğun durumu belli. ve gidip son gün iptal ediyorsun seferi. uçak seferi denen şey son gün iptal edilebilecek birşey mi? insanların belki de hayatlarının en güzel hatıralarını yaşayacakları dönemlerinde böyle orospu çocukluğu yapabilmek bu kadar kolay mı?

    kolaymış evet. tez zamanda yok olman dileğiyle easyjet.
  • (bkz: #9897733) istanbul-londra hattında gidiş-dönüş yolculuğumu başarıyla ve sorunsuz tamamlamış olduğum, herkese tavsiye edebileceğim ucuz tatil kapısı. kısaca bilgi vermek gerekirse...

    bilet alma işini önceden planlamanız, erken davranmanız direk olarak tatil bütçenize yansıyor. ben eylül ayında yapacağım gezi için biletimi temmuz sonunda almıştım, hesaplı oldu. uçuşunuzdan 6-7 hafta önce biletiniz alırsanız fiyatlar uygun oluyor. gec kaldığınız takdirde biletler pahalanıyor.
    yolculuğunuz istanbulda sabiha gökçen havalimanında başlıyor. sabiha gökçen'e ulaşmak zannedildiği kadar zor değil. avrupa yakasından sabiha gökçen'e ulaşmak isteyenler için taksimden, bir sabah bir de akşam olmak üzere günde iki defa servis kalkıyor. ayrıca 4.levent den saat başı servis bulmak mümkün. ücret 8 buçuk ytl. diğer ulaşım imkanlarını öğrenmek için sabiha gökçen havalimanının websitesini kullanabilirsiniz.
    sabiha gökçen'e ulaştıktan sonra check-in saatini bekliyorsunuz. check-in sırasında herhangi bir bilet ibraz etmeniz gerekmiyor. sadece pasaportunuzu göstermeniz ve de lazım olursa diye rezervasyon numaranızı bilmeniz yeterli. uçak içerisinde nerede oturacağınıza, uçak içerisinde karar veriyorsunuz. yani check-in sırasında yer, sıra numarası almıyorsunuz. insanların check-in'e gelme sıralarına göre kuyruklar oluşturuluyor, sonra boarding time gelip çattığında kuyruklar sırayla servisle uçağa alınıyorlar.
    uçak içerisinde size ücretsiz ikramlar sunulmuyor. ancak yemek servisinden faydalanabiliyorsunuz. fiyatlar o kadar da pahalı değil. ingilterede herhangi bir cafeyle, hatta marketle kıyaslanabilir düzeyde. kabaca 3-5 £ luk bütçeyle, çorba sandviç kahve almanız mümkün.
    istanbul'dan londraya ulaşmanız yaklaşık 3 buçuk saat alıyor. londra'ya bir saat uzaklıktaki luton hava alanına iniyorsunuz. londraya gitmek isteyenler için burası en uygun yer çünkü, diğer havaalanları gibi büyük olmadığı için kalabalık da olmuyor. londra değil de başka yere gidecekseniz, biraz sıkıntı olabilir çünkü aktarmalar genelde heatrow havaalanında yapılıyor. önce oraya ulaşmak için extra 1 bucuk saat harcıyorsunuz. direk heatrow'a inenler bu bakımdan daha avantajlı. luton'dan londraya gitmenin bir kaç yolu var. otobüs, tren ya da dolmuş. otobüsler national express ve green lineadlı iki firma tarafından işletiliyor. green line' ı tavsiye ederim. otobüsleri daha yeni daha konforlu. ücret yaklaşık 10£.
    ingiltere'de tren ücretleri, otobüslere göre hep daha pahalı. gözlemleyebildiğim kadarıyla aralarında en az 4/3, yer yer 3/2 'ye varan bir oran var. o yüzden ben treni tercih etmedim, fiyatını da bilemiyorum. dolmuş dediğim ise easy bus'a tekabül ediyor. yolculuk yapmak istediğiniz saate göre bu servisler (yamulmuyorsam ford transit gibi birşeydi) 2£ ile 10£ arası bir ücret karşılığı sizi londraya götürüyor. bütün bu imkanlar dönüş yolculuğu için de geçerli. bildiğim kadarıyla green line londra'daki victoria stationdan, luton'a her yarım saatte bir servis kaldırıyor (24 saat). dolayısıyla, dönüş saatiniz benimki gibi abuk bir saatte bile olsa, pek sorun yaşamıyorsunuz.

    özetle söylemek gerekirse, hem gidiş hem de dönüş yolculuğumu gayet sorunsuz atlatmış bulunuyorum. bu kadar düşük ücret karşılığı kafamda oluşan, acaba uçakları uçuyor mu? gibi soruları kafamdan sildim. herhangi bir problemle de karşılaşmadım. hatta londradan dönerken 25 kilo fazla bagajımı da ücretsiz aldılar, mutlu oldum. uygun fiyata sağladıkları bu imkan için kendilerine teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

    bu arada, pilotlar ara sıra soytarı anonslar yapıyorlar yadırgamayın....
  • kart turu olarak visa electronu secip normal visa kredi karti numarasi girdiginizde 10 euro kart ucreti vermekten kurtulabilirsiniz.

    visa ve visa electron kartlarin numarali ayni algortimik kurala gore belirleniyor sanirim. baska sitelerde denemedim ama easyjetten bilet alirken ise yarayan bi hile.
  • valiz kaydetmeden bilet alıp sonradan valiz götürmeye karar veren bireyi affetmeyen firma. 35 euroya amsterdam-milan bileti almanın inanılmaz hazzını yaşarken valiz için ekstra 30 euro istediler. görenler olduysa o gün schipholde tarlası yanmış emmi oturuşu pozisyonundaki kişi bendim.
  • bayrak taşıyıcı büyük havayollarının son zamanlarda biletlerini anormal fiyatlara yükseltmesi sebebiyle avrupa içi uçuşlarda iyiden iyiye yönelinen low cost havayollarının gördüğüm ve bizzat deneyimlediğim kadarıyla en elle tutulur olanı ve son yıllarda en fazla tercih edileni.

    birçok defa deneyimlemiş birisi olarak, easyjet'le daha önce uçmamış olup karşısına çıktığında "nedir abi bu" diyenlerin bilmesi gereken noktaları şöyle özetleyeyim:

    1) speedy boarding
    easyjet'le ilgili bilinmesi gereken ilk ve en önemli husus bu speedy boarding olayı. "abi en önden de binmeyeyim" dersin şimdi oturduğun yerden ama havaalanına adım attığın andan itibaren olay uçağa 1 dakika önceden binmenin epey ötesinde. bir nevi easyjet'in business class'ı gibi düşünün bunu, onlar da öyle düşünmüş zaten. mesela speedy boarding'in varsa uzun kuyruklara girmeden, ayrıcalıklı bir dedicated yerden (thy'nin business bankosu gibi, aynı hesap) bagaj/bilet işlemlerini en hızlı yoldan halledersin. kendi terminallerinin olduğu yerlerde direk dedicated security check'ten geçersin, yani normal yolcuların sırasına girmez, ayrı bir yerden alınırsın, 1 dakika sürmez. easyjet'in en sinir olayı, biletlerin erkenden makinadan geçirilip, hengame şeklinde gate önünde bekletilmesidir -çoğunda oturacak yer bile olmaz ve bu durum uçağın gecikmesine bağlı olarak rahat 2-3 saati bulabilir. burada da speedy boarding'i olanlar ayrı bir yerde bekletilirler, onlar oturur mesela, sonra da zaten adı üstünde en önden de uçağa alınırlar. o da epey mühim zira easyjet'te istisnasız herkesin elinde bir bagaj, çanta vs. olur ve başüstü bagajları hızla dolar. dolunca geri kalanları uçağa almazlar, aşağı gönderirler. en önden binenler haliyle açık ara şanslılar bu konuda.

    peki nasıl alınır bu speedy boarding? bir defa easyjet plus üyesi olabilirsin, senelik 200 pound gibi bir rakam bu. o zaman istersen 15 pound'a bilet almış ol, her zaman speedy boarding'lisindir. "aga 1 defa, hadi 2 defa bineceğiz ne vereceğim 200 pound" dersen, o zaman en ön iki sıradan veya acil çıkış kapısından yer alacaksın. bunlar haliyle daha pahallı ama otomatik speedy boarding'le beraber geldiği için değer mi? bence değer ki her zaman aldım. destinasyona göre kişi başı 20 pound civarıdır bu fark. kuzey ülkelerinde bu speedy boarding olayına çokça dikkat edilirken italya, ispanya gibi güneye inildikçe sallanmamaya başlanıyor ve "ne para verdik amk o zaman?" dedirtebiliyor. o noktada sinirleri sağlam tutmak lazım, zira easyjet'in güneyli yer hizmetlerinin sallamadığı noktalarda diğer yerlerde oturanlar senin önünden önünden atlayabiliyor. ama hollanda, isveç, ingiltere gibi ülkelerde epey dikkat edilir bu speedy boarding işine.

    ha olmazsa olmaz mı? tabi ki değil, "o zaman neden ucuza easyjet alıyoruz?" diyip bu ekstrayı almayanların sayısı çok çok daha fazla sonuçta. tercih meselesi.

    2) koltuk seçme
    easyjet plus üyeleri istedikleri koltuğu ücretsiz seçerler (en ön ve acil çıkışlar dahil). diğerleri için en ön ve acil çıkışlardan koltuk seçmek 20 pound civarı ve speedy boarding de veriyorlar, onu söyledik. onun dışındaki yerlerden koltuk seçmek istersen ona da 10 pound verirsin. her koltuk için geçerli bu. "yok aga ben sadece bilet parasını veririm, koltuğu da seçmeyeyim, herhalde bir yere oturtacaklar" dersen, uçuş günü havaalanına gider, bankoda sıraya girersin, sana rastgele verilen yere oturursun. böyle saçma sapan "yerin belli değil, uçağa binip bulduğun yere oturuyorsun" gibi laflar eden dolmuşçulara inanmayın, tabi ki yok öyle bir şey. elinde boarding pass olmadan hiçbir yerden geçemez, uçağa zaten binemezsin. her boarding pass'te de oturacağın koltuk yazılıdır.

    3) el bagajı
    boyutları dahilinde elinde tek bir çek çek varsa hiç problem değil. ayrıca bir sırt çantası veya işte normal omuz/el çantasına da ses çıkartmazlar. bunun ötesi veya verilen boyutların üzerindeki bir el bagajını ite kaka götürmeye çalışmak sıkıntı yaratabilir, onu alır üzerine bir de bilet kadar para keserler. ama bu konuda hakikaten easyjet tüm low cost havayolları içinde en rahat olan havayolu diyebilirim, öyle kasmazlar yani. uçağın dolu olduğu zamanlarda zaten boarding başlamadan önce "isteyenler ücretsiz bagajlarını aşağı verebilirler, alalım böyle" derler ve epey insan gidip orada bagajını verir zaten. iki uçuşun birinde olur bu. yani 1 küçük boy el valizi (55 cm civarı) + 1 kişisel çanta (kadın el/omuz çantası veya küçük boy sırt çantası) ücretsiz ve sorunsuz uçağa girer. backpacker çantası + el valizi sokayım dersen hop derler, 45-50 pound alırlar, bagaj da gider aşağı.

    4) valiz
    55 cm üzeri valizler aşağı alınır, security check'te bile tutarlar bunları easyjet'i görünce. birçok havaalanında kendi terminalleri var zaten, orada herkes onlardan. daha yürürken çevirirler seni. o yüzden bileti alırken önceden bunun parasını ödeyip aşağı vermek gayet mantıklı olur, havaalanında daha yüksek paralar alıyorlar. orada iki kategori var. boyutunu iplemiyorlar, kilosuna bakıyorlar. parça başı 15 kg, 23 kg, 32 kg için ayrı fiyatları var. ona göre hesaplayıp büyük valiziniz varsa mutlaka önceden bilet fiyatına ekleyin, havaalanına bırakmayın derim.

    5) yemek
    easyjet'in yemekleri ve içecekleri güzel şimdi. paralı tabi. sunexpress gibi önden alırsan var, uçakta istersen yok gibi bir durum söz konusu değil, menü aynı. ama uçak içinde belli bir sayı var. ortalardaysan, sonlara kalmışsan istediğinin kalmaması olasılığı var. menüde direk mix & match kısmına bakın derim, deal'lar her ay değişiyor ama en mantıklı fiyatlar orada. benim favorilerim margharita calzone, croque monsieur ve focaccio'ları. kahve + kek kombinasyonu da çok aç olunmadığında tercih edilesi, kahveleri leziz. alkollü içki seçkileri de gayet iyi ve her destinasyonda var.

    6) terminal
    yukarıda bir yerde de dediğim gibi, birçok havaalanında easyjet'in kendi ayrı terminali var. amsterdam schiphol'de, milano malpensa'da, londra luton'da var mesela. benim bilmediğim başka yerlerde de vardır kesin. eğer "priority pass'im var, önden gidip lounge'a girerim" diyorsan, buralarda girebileceğin o lounge'lar yok. ama roma'da, cenevre'de, viyana'da ve herhalde diğer başka birçok havaalanında normal uluslararası terminalleri kullanıyorlar, oralarda duty free'ymiş, girişin varsa lounge'mış falan takılırsın. terminali önceden öğrenip beklentiyi ona göre ayarlamak faydalı olabilir. ayrıca easyjet terminallerinin çoğunda seni uçağa getirip götürecek otobüs veya körük olmaz. bunlar hep ekstra para havayolu için malum, çoğu zaman kullanmazlar. merdivenden inip elinde çantan takır takır yürürsün. o yetmez, bazı yerlerde bir de havaalanı içinde merdivenleri iner çıkarsın elinde bagajlarla, yürüyen merdiven bile olmayabiliyor. bunlara hazırlıklı olmak lazım.

    6) gecikme
    her low cost taşıyıcı gibi easyjet'in de uçuşlarında hemen her zaman gecikme olur, 10 dakika 40 dakika 1 saat 3 saat, her neyse artık. eğer acele işiniz varsa, ucu ucuna ayarlama yapmışsanız, sadece easyjet'i değil herhangi bir low cost havayolunu öncelikle tercih etmemeniz gerektiğini zaten biliyorsunuzdur diye tahmin ediyorum. leisure uçuş havayoludur bunlar, asla iş değil. sonra "vay amk 3 saat gecikti ibneler" demeyin. öncelikli slotları büyük havayolları alır her zaman. biletler arasındaki fiyat farkları tek bir sebebe bağlı değil, malum birisi de bu. onlar fır fır giderken camdan seyretmek rahatsız etmeyecekse tercih edersin low cost'ları. hiç gecikme yaşamadığım oldu mu? yanılmıyorsam 1, belki 2 defa. pek nadiren de olsa olabiliyor yani. siz planınızı bir 1 saat falan gecikecekmiş gibi yapın ama, gecikmezse sevinin.

    sonuç itibariyle; bugüne kadar çokça kullanıp beklentilerimi ölçülü tuttuğumdan mıdır bilmiyorum hiç sorun yaşamadığım, soran herkese tavsiye ettiğim, bence gayet keyifli bir havayoludur.

    edit: nisan 2019 itibariyle skytrax tarafından, genelde gayet iyi bayrak taşıyıcı havayollarına verilen 4 yıldızlı havayolu statüsü verilmiş havayoludur da. türk hava yolları 3 yıldız, öyle diyeyim.

    edit 2: haziran 2019 itibariyle skytrax tarafından, avupa'nın iyi low-cost havayolu seçilmiştir. dünyada da air asia'dan sonra en iyi 2.
  • garanti bankası'nın sanal kartıyla bilet alamadığım havayolu şirketi. (bkz: kafam girsin)
  • avrupa seferinden bir tanesinde yaptigi 2 saatlik rotar nedeniyle yolcularina 4,5 euroluk icecek-yiyecek alimlarinda gecerli ticket dagitan firma. turkiye'de yasadigim bir cok rotara ragmen boyle bir uygulamaya rastlamadigim icin -rotar icin kufur etsem de- firmanin bu jestini takdir ettim.
  • kuruldugu 1995 yilindan beri hic bir ölümlü kazaya bulasmamistir.
hesabın var mı? giriş yap