hesabın var mı? giriş yap

  • 3,5 yaşındaki oğlumdan duyduğumdur.

    - annecim, okuldayken pıt pıtlar "annemi özledim, annemi özledim" diyorlar.
    + hangi pıt pıtlar oğlum?
    - kalbimdeki pıtpıtlar.

    36 yaşındayım, hayatımda böyle güzel bir şey duymadım.

  • kendine aşırı güvenmesi.

    dizide kafa kafaya tokuşan polat ve pala karakterini incelerseniz, pala'nın polat'tan bir çok açıdan daha donanımlı olduğunu görürsünüz. pala saha adamıdır. yıllarca dağ bayır dolaşmıştır. suriye'ye hain başına suikaste dahi gönderilmiştir. hayatı yaşayarak öğrenmiştir. polat ise daha steril bir ortamda yetiştirilmiştir. yakından tanıdığımız diğer kgt elemanı abdülhey çoban'a göre daha iyi bir çocukluk yaşamıştır. güzel bir aile ortamında büyümüş, sevgilisi olmuştur. aldığı eğitimler üst düzey olsa da yaşı itibariyle de pala'dan daha deneyimsizdir.

    fakat tüm bunlar pala için bir handikap oluşturmuştur. pala'nın kendine fazla güvenmesi seyfo dayı olayından başlayarak bir çok hatayı peş peşe yapmasına, operasyonlarda başarısız olmasına neden olmuştur. işte pala'nın en büyük hatası budur.

  • bizim ülkeye ve insanına fazla yükleniyorlar. yok işte bilim adamı çıkmıyormuş, seçim sonuçlarıymış, teknoloji yokmuş, gücü ele geçiren baskıyı kuruyormuş vs. çok büyük haksızlık. kapasite bu kadar kardeşim. sen bu ülke insanına dayayacaksın galatasaray'ı fenerbahçe'yi, başı açık mı kapalı mıyı, bizim köy mü karşı köy müyü, türk mü kürt mü, alevi mi sünni mi.

    bak adam üşenmemiş başlık açmış, daha da üşenmemiş fotoğraf çekip internete yüklemiş. şimdi tartışalım bu konuyu hep birlikte. on yıl daha, yüz yıl daha bin yıl daha, on bin yıl daha tartışalım. ha bu arada benzine zammış, niteliksiz eğitimmiş, demokrasiymiş. salla gitsin. sen köfteciye odaklan köfteciye.

    (bkz: türkiye'deki hiçbir kesimin kaliteli olmaması)

  • benim için artık bu program dünya tarihinin en çok seyredilen programıdır. nasıl mı bu kanıya vardım ? şöyle ki;

    senelerin ntv spor ve trt3 seyircisi, hayatı futbol ve fenerbahçeden ibaret olan babam tam 10 dakika önce kapıdan içeri girdi ve yemeği veya hiç bir şeyi sormadan daha montu üzerindeyken şu cümleyi kurdu " n'oldu yıldız alan oldu mu bugün?" tepki dahi veremedim.

    bu baba bir zamanlar şu adamdı; #39106087

  • 4 yıllık fakülte mezunu olup, 12 saat eşek gibi çalışıp, 1900 lira alan ve hala 11 yıldır iktidarda olan ama bu sorunu çözememiş akp'ye oy veren birinin yazdığı mektup.

    bir de utanmadan küçük kızıyla duygu sömürüsü yapıyor.

    akıl fikir diliyorum.

  • özellikle şu kısmının altını çizmek isterim:

    "montrö, karadeniz’e kıyıdaş ülkelerin güvenliğinin temel belgesi olup karadeniz’i barış denizi yapan sözleşmedir. montrö, türkiye’nin herhangi bir savaşta, savaşan taraflardan birinin yanında istemeden savaşa girmesini önleyen bir sözleşmedir."

    akp bir şekilde bu sözleşmeyi iptal edecek veya baypas edecek bir adım atarsa suriye'de amerikayla bir olup güney sınırımızı yol geçen hanına çevirmesine benzer ama 100 katı daha vahim sonuçları olacak olaylara zemin hazırlamış olur.

  • edit: bazı süper düşünceliler, bunu yapanlara kibirli sıfatını yakıştırmış. senin ben aklına tüküreyim.
    (bkz: #49067450)

    gerçek hayvanseverlerin yaptığı gönüllü aktivite... fakat dikkat edilmesi gereken bi şey var, ameliyat sonrası hemen sokağa bırakmayın hayvanı nolur. hava soğuk da olsa sıcak da olsa bırakmayın. evinizde bi köşe ayırın ona. ya da apartman boşluğunda minik bi yuva yapın. 2-3 gün sonra zaten yarası kapanmaya yüz tutar. salarsınız gider...

    bu arada, kadıköy belediyesi acıbadem veteriner kliniğinde, her ay belli bi miktarda sokak hayvanı bedava kısırlaştırılıyor. ücretsiz kota aşıldığında da cüzzi bi bedel karşılığında hayvanı kısırlaştırıyorlar. evcil hayvanları 190 liraya, sokak hayvanlarını ise çok çok daha az bi paraya kısırlaştırıyorlar.
    ve çok da temiz çalışıyorlar.

    benim leyloş kızımı da burada kısırlaştırdık. leyla'nın operasyon işlemleri yapılırken belediye temizlik görevlisi 50-55 yaşlarında bi amca geldi. kucağında 2 tane kedi. birisi minicik yavru, ötekisi 6-7 aylık bi tekir. yavru kedinin patisi incinmişti, tekiri de kısırlaştırmak istiyorum dedi. ve adamcağız, cebindeki son parayı da o hayvanlar için harcamıştı gözümün önünde.

    hayvanları sevin allah rızası için.

    edit: bilgilendirme amaçlı mesaj atan arkadaşlar olmuş sağolsunlar. istanbul avrupa yakasında da, fatih hayvan hastanesi ücretsiz kısırlaştırma yapıyor imiş. bilginiz olsun.