hesabın var mı? giriş yap

  • --- sivas kongresi öncesinde mandacılara ithafen ---

    "biz başarılı olacağız. buna şüphem yok. acaba zafere kavuştuğumuz ve memleketi kurtardığımız zaman osmanlı ricalinin (yöneticilerinin) ileri gelenleri utanmak hissini duyabilecekler mi?

    öyle bir manda istenecek veya verilecekmiş ki, hakimiyet hakkına, dışarıda temsil hakkımıza, kültürel bağımsızlığımıza, vatan bütünlüğümüze dokunulmayacakmış.

    buna ve böylesine, amerikalılar değil, çocuklar bile güler. her şeyin başında amerikalılar kendilerine hiçbir menfaat temin etmeden böyle bir mandayı niçin kabul etsinler?

    amerikalılar bizim kara gözlerimize mi aşık olacaklar! bu ne hayal ve ne gaflettir!

    hayır paşalar hayır, hayır, beyefendiler hayır, hayır, hayır hanımefendiler hayır, manda yok,

    ya istiklal ya ölüm var."

    --- sivas kongresi öncesi mandacılara ithafen ---

  • lirik şiirdir.

    bugün 23 nisan,
    neşe doluyor insan.
    resmi tatil diye cumartesi sanma
    çünkü bugün çarşamba.
    yayılma yıllık izindeymiş gibi bre davar,
    yarın kol gibi mesai var.

  • wos eylül 2014 verilerine göre 410 yayın yaparak en yüksek "h-sayısı"na (97) sahip bilim insanı.

    (bkz: cbt)'de yer alan verilere göre h-sayısı 80 üzerinde olanlar "nobel ödülü alacak ölçüde evrensel başarıyı tanımlayan ölçüye ulaşmış bilimciler" olarak tanımlanmakta. aziz sancar'ın h-sayısı 97 olduğuna göre nobel ödülü alan türk bilim adamlarına dair haberler duymamız yakın gözüküyor.

    [şöyle bir fotoğrafı vardır https://www.physics.ohio-state.edu/…/dpg-sancar.jpg]

  • hadi üçünden birini tutmasını anlarım, "şirin buluyordur" diyip geçerim...
    başka vasıfları üstün çıkıyorsa kişinin iki tanesini bile tutmasını kabul edebilirim.

    ama hem coyote varken road runner'ı,
    hem tom varken jerry'i,
    bir de sylvester varken tweety'i tutuyorsa bir insan, orda sınırımı çizerim.

    "tamam kardeşim," diye düşünürüm, "pratik zekaya, azme, yeteneğe, doğallığa prim vermiyormuşsun sen." diye de eklerim.

    zira tom da, sylvester da, coyote de yemek için istemektedir karşı tarafı. bu kadar normal, bu kadar doğaları gereğidir yani.

    anında uzaklaşırım sonra oradan;
    hollywood tarafından eziyet üstüne eziyet gören tüm kıvrak zekalı çizgi karakterler adına sigaramı yakar, dalarım uzaklara...
    tom'un jerryi doyasıya yediği, coyote'nin her dahiyane kapanının çalıştığı bir dünya düşlerim.

  • bir insanla anlaşabileceğinizin işareti benzerlikler değil; bilakis farklılıkların anlayışla karşılanması ve en önemlisi yargılamama özelliğidir.

    benzer müzik zevki, espri anlayışı gibi konular daha minimaldir ve tarafların sınırlı bir çerçevede iyi vakit geçirmesini sağlar. ancak eksiktir. yargılama konusu ise bir yaşam felsefesidir. iletişimi bunun üzerine kurmak, daha sağlam temellere oturmuş bir ilişki teşkil eder.

  • erich fromm üstada göre artık yönetilen ve yönlendirilen kişidir.

    “bir ilişkiyi az seven yönetir. çünkü çok seven kaybetme korkusundan her şeye olur der.” erich fromm

  • “siyasetten silinsin aga. istemiyorum bu kalıpsızı ya. nefret ediyorum. bütün başımıza gelenler bu adamın yüzünden.”

    diyen bir zihin 20 yıldır bu ülkeyi yönetenleri sorumlu tutmuyorsa s.kerim onun oy verme hakkını…

  • bir ülkede polis suça böyle yaklaşıyorsa, o ülkede gidilebilecek bir mecra kalmamıştır. franz kafka'nın dava'sı bile bu kadar kötümser değildi.

  • kahvaltı yanında yenebilecek güzel bir tarif;

    karabiber, tuz, zettinyağı ve lime (yoksa limon) suyu ve püre haline getirilmiş avokado karıştırılır servis edilir.

    cips ile dip sos olarak ise; soğan, karabiber, tuz, zeytinyağı, püre haline getirilmiş avokado.

    not: olgunlaşmış avokado ile yapılır.