hesabın var mı? giriş yap

  • yeni stadını bitirmek üzere olan beşiktaşımızın ilk 5 hafta ortalığı yıkıp geçireceği sezon. 102 yasında dünyanın en yaşlı kulüp başkanı olma rekorunun haklı gururunu yaşayan aziz yıldırım galatasaray'a laf sokmaya devam edecek, galatasaray ise lucescu ile prensipte anlaşacaktır.

  • kendi halinde olmak isteyen adamın instagram'da işi ne? hahah "kendi halime bırakın beni bakın bunlar jilet yaralarım, (kına da var bak) müslüm, ferdi falan varoşları bilirim ben falan hadi şimdi kendi halime bırakın"

    millet de bunları bi şey sanıyor işte.

    tanım: ergenlerin sevgilisi, ergenlerin okuduğu, kalemi zayıf edebiyatçı.

  • sevgili hanım kızlarımız artık yetmedi mi? elinizde rakı kadehleriyle poz verip altına "yine mi güzeliz yine mi çiçek" yazmalar yetmedi mi he evet yine güzelsiniz tamam evet yine çiçek hep aynı mk işte yine mi rakı aaa hayret doğrusu yine mi kavun yok efendim inanmıyorum yine mi sen? yeter mk yine mi kalitesizlik yine mi sığ beyin...

  • rasyonalistler ve empiristlerden ortak bir payda çıkaran, üstüne felsefenin kopernik devrimini gerçekleştiren akademik filozoftur. ona göre insanı özgür yapan, ahlak yasasına uymaktır. özgürlüğümüzü kısıtlayan arzularımız ve ihtiraslarımızdır.

    mezarının üstünde yazan şu sözüyle beni derinden etkilemiştir:

    "ne kadar sık ve uzun düşündüysem, şu iki şey hep yeni ve artan bir hayranlık ve huşuyla doldurdu ruhumu: üstümdeki yıldızlı gökyüzü ve içimdeki ahlak yasası. yukarıda ve içimde bir tanrı olduğunun kanıtı bunlar."

  • kim demiş hani biri demiş ya "ilk perdede silah gözüktüyse ikinci perdede mutlaka patlar" diye. (edit: çehov demiş.*)

    kimse dikkat etmemiş. şebnem dönmez, barış'a ciddi bir iş toplantısı öncesi "kolunuz leke olmuş" dedi. barış da işi gücü bırakıp bir panikle lekeyi silmeye çalıştı. "amaan boşver eve gidince makineye atarım" demedi.

    laf olsun diye mi yaptılar böyle bir şeyi sizce? ne lekesiydi o? barış niye bu kadar paniğe kapıldı da temizlemeye çalıştı?

    ne lekesiydi biliyor musunuz?

    fren hidroliği...

    de gözünü sevdiklerim. bir sefer de fren hortumları kesilmiş arabayı kullanan herif uçuruma gelmeden önce daha şehrin içindeyken bir kere frene bassın da "aha fren tutmuyo la" diyip kenara çeksin. ya da en fazla öndekine falan eklensin. yok abi illa uçuruma gelene kadar frene basmayacak, uçuruma gelince basıp aşağı yuvarlanacak.

  • sabah ise gitmek uzere cantami hazirlarken telefon diye uzaktan kumandayi cantama koymusum. minibuste siddetle anemi aramam gerekti. cantadan kumandayi cikarmam ve cantaya sokmam arasindaki zaman suresi an dan bile kisaydi..

  • gel de medeniyetsizlere telefon numarasının kişisel verilerden biri olduğunu anlat. konu whatsapp değil anlat. telefonla taciz edebileceğini anlat. vasıfsız bir memur aracılığıyla telefondan adrese kadar elde edilebileceği, tacizin fiili duruma dönüşebileceğini anlat.

    bir insan görünmek, ulaşılmak, bilinmek istemiyorsa; istemiyordur. nokta. bitti.

    esprilerinizi ailenizdeki kadınlarla paylaşıp kahkaha atabilir, onların numaralarını umumi tuvaletlere yazabilirsiniz. diğer insanlara karışmayın yeter.

  • kendisi sinema tarihinin gelmis gecmis en degerli oyuncu, yönetmen ve yazari olup ayni zamanda bu sektore yaptigi hareketli kamera vb. icatlarlarla katkida bulunmus degerli sahsiyet...

    16 nisan 1889 - 25 aralik 1977