hesabın var mı? giriş yap

  • ona aslında bölge abisi olduğunuzu, bizzat feto'yu pensilvanya'da birkaç defa ziyaret ettiğinizi, aslında abd'de basılmış bir kitabı türkçe'ye çevirip rahatça diploma aldığınızı, her gece teheccüde kalktığınızı, gerçekte solak olduğunuzu ama yemeği sağ elle yediğinizi, said nursi'nin risalelerini sözlüksüz okuyabildiğinizi, hepsini geçtim bu özelliklerinizin hiçbirinden bahsetmeyi sevmediğinizi söyleyin. hüngür hüngür ağlayacaktır.

  • okulda işinize yarayacak 8 internet sitesi.

    1-notion

    içinde onlarca şablon bulunan, gerek hatırlatıcılar, dizi/film listesi olsun gerek ders sırasında not tutmanıza yardımcı olan bir uygulamadır.

    2-grammarly

    ingilizce metinlerin yazım kurallarına uygun bir hale getirilmesini sağlıyor. ayarlarından yazacağınız dilin resmiyetini, sadeliğini seçerek uygun kelimeler ve yapılarla oluşturabiliyorsunuz.

    3-quizlet

    online bir flashcard uygulamasıdır. istediğiniz her konuda hazır çalışma seti bulabilirsiniz ya da kendiniz bir set oluşturabilirsiniz.

    4-canva

    ücretsiz bir web tasarım uygulaması olan canva, posterlerden kartlara, sosyal medya içeriklerine kadar birçok alanda size tasarım yapmanıza yardımcı oluyor.

    5-adobescan

    elinizdeki metni ücretsiz olarak tarayıp pdf olarak kaydetmenize yardımcı olan bir uygulama. her şeyin online olduğu bu dönemde notlarınızı ya da belgelerinizi hızlıca taratarak cihazınıza aktarabilirsiniz.

    6-headspace

    meditasyon uygulaması olan headspace oldukça popüler bir uygulama, sınav stresi ya da uyku problemi yaşadığınız dönemlerde rahatlamanıza yardımcı oluyor.

    7-slide carnival

    adından da anlaşılacağı üzere sayısızca şablonla slayt hazırlamanıza yardımcı oluyor. sürekli aynı şablonlardan sıkıldıysanız bu site tam size göre.

    8-padlet

    sunumlarınıza renk katacak olan bu uygulama istediğiniz görseli, videoyu yazıyı ekleyebileceğiniz bir dijital panodur. ortak çalışmalar yapabilirsiniz.

    debe editi: boş zamanım oldukça bu tür paylaşımlar yapmaya çalışıyorum.daha önce bu ve buna benzer girdiler paylaştım aşağıya bir kısmını bırakıyorum daha çok kişiye ulaşsın herkes faydalansın.

    hayatınızı renklendirmeye aday siteler için

    (bkz: #129053684)

    ücretsiz e kitap siteleri için (bkz: #128577827)

    ücretsiz yabancı dil öğrenebileceğiniz web siteleri için (bkz: #128416083)

    ücretsiz bir şekilde dil öğrenebileceğiniz siteler için (bkz: #125347920)

    tamamen ücretsiz bir şekilde kitap/makale indirebileceğiniz bazı siteler için (bkz: #125799708)

    keşfetmeniz gereken 33 web sitesi için (bkz: #123002804)

    tüm dünyada bedava erişime açılan dijital platformların listesi için (bkz: #103777256)

    yale üniversitesinin gelmiş geçmiş en popüler dersi iyi yaşam bilimi için (bkz: #104306233)

    ücretsiz etkinlikler için (bkz: #104431332)

    dünyanın en iyi üniversitelerinde alabileceğiniz bedava dersler için (bkz: #104607931)

    100 tane faydalı internet sitesi için (bkz: #105206123)

    sanal müzeler için (bkz: #105653818)

    netflix 10 adet belgeseli 14 ayrı dilde (bkz: #105655832)

    ücretsiz tiyatro oyunları için (bkz: #105890633)

    ücretsiz yeşilçam filmleri için (bkz: #106802290)

    herkesin işine yarayacak bazı siteler için (bkz: #107410884)

    herkesin işine yarayacak bazı diğer siteler için (bkz: #107804605)

    gündelik hayatta işinize yarayacak bazı internet siteleri için (bkz: #117766867)

    evden ziyaret edebileceğiniz sanal müzeler için (bkz: #119369736)

  • yıllar sonra ilk defa büyük bir keyifle çizgi film izlerim diye kaltım ama, lan öyle bir çizgi filmler var ki 20 dakika izledim, mevzuyu anlamadım amk? çakmaktaşlar nerde lan şerefsizler!!!11

  • başlığı okuduğumda italyan koca bulunca din değiştiren manken zannettim.

    baya bildiğimiz sucukmuş anasını satayım.

  • sahilyolunun ibb'nin yetki alaninda oldugunu bilmeyenlerin kadikoy belediyesine sallamaya calistigi kale. kadir abinin boklarini kadikoy belediyesinin ustune atmaktan vazgecmek lazim.

  • bir kadinin omru boyunca karsilasabilecegi en buyuk hesaplasmalardan biridir muhtemelen kendisini istemeyen bir adamin aslinda iyi biri oldugunu kabullenmek.

    asik oldugu erkegin hicbir zaman kendisini istememis oldugunu ya da artik istemedigini ogrenen kadinin kabullenme sureci uzundur. elisabeth kubler-ross'un tanimladigi 5 stages of grief yani sevdigini kaybeden insanin gectigi 5 asamanin tamamini gecer kadin. yani

    - inkar* --> "olamaz boyle bir sey. o beni hala seviyor. benden vazgecemez."
    - ofke* --> "allaan salaa! ben fazlaydim ona. cok fazlaydim. degerimi bilemedi."
    - pazarlik* --> "belki de yeterince anlayisli olamadim ona. daha anlayisli olacagimi soylesem kesinlikle yeniden beni ister."
    - depresyon* --> "ben onsuz ne yaparim?"
    - kabul* --> "ne yapalim. beni sevmiyor."

    bu asamalarin bazen bir ikisini atlar kadin. ya da bazi asamalari hizlica gecer. bu asamalarin hangi hizda gecilecegi, kaybedilenin yoklugunun ne kadar belirgin olduguyla baglantilidir genelde. nihayetinde bittigini, adamin onu istemedigini kabul eder.

    adamla kadinin karsilasmalari ya da kadinla adamin cevresinin karsilasmalari mumkun degilse, kadin artik pacayi kurtarmistir. mutlu mesut devam edebilir hayatina. arada hatirlayip uzulse de daha fazla hirpalanmaz artik. adam hakkinda kafa yormaz, kendini suclamaz, adami suclamaz. oldu da bitti masallah...

    butun bu asamalari gecip rahata kavustuktan sonra bazen hayat kadini rahat birakmaz.

    bir gun bir arkadasi ile bir cafede oturup kahve icerken, yanindaki arkadasinin bir arkadasi gelir masaya mesela. laf doner dolanir adama gelir. kadinin adamin tanidigini bilmeksizin bu arkadasin arkadasi adamdan bahsetmeye baslar. ne kadar iyi kalpli, ne kadar sevecen, ne kadar duygusal,... oldugundan. adamla yasadiklari guzel anilardan ornekler verir ustune. kadin susar.

    bir kac gun sonra baska bir ortamda yine kadinin adamla yasadigi maceradan habersiz insanlar adamin bahsini acar. yine o mukemmel adam, yine o dunya sekeri, dunya zekisi, dunya yeteneklisi, dunya duygusali adam... kadin yine susar.

    kadin, kendisini uzen, kendisinin kalbini paramparca eden adamin aslinda kendisini taniyanlarin bahsetmekten hoslandiklari o mukemmel adam oldugunu duydukca daha da uzulur.

    herkese karsi anlayisli, herkese karsi vicdanli, herkese karsi yardimsever olan adamin dunyada canini yaktigi, uzdugu, kirdigi tek insanin kendisi oldugunun ayirdina varir sonunda. diger insanlardan ne eksigi oldugunu dusunur. dusunur de bulamaz. herkes dr. jeckyll ile karsilasmistir da mr. hyde'la karsilasmis tek insan kendisidir yeryuzunde.

    kendisine yasattigi onca acidan sonra onun aslinda "iyi" biri oldugunu kabullenmesi gerekir. o bes asamadan bir tur daha gecer. ama bu sefer kaybettigi adam degildir aslinda da kendine olan guvenidir. nihayetinde yasadiklarinin ana fikrini bulur, ki bu da cogu zaman "ben sevilecek kadin degilim." olur.

    not: bu entryye katkilarindan dolayi alright isimli sarkisi icin zap mama'ya, i'm a fool to want you yorumu icin lisa ekdahl'a, yazarken ictigim bir paket parliament sigarasini philip morris products s.a.'nin verdigi lisans kapsaminda ureten philsa as'ye ve tabii ki adama* tesekkuru borc bilirim.

  • ben bir anne olarak dün çok ağladım.

    marketten aylık alışveriş yapıyoruz. biz aldıklarımızı paketlerken arkamıza bir kadın geldi kucağında bebeği ile, bir şeyler konuştu duyamadım da, o an odaklanamadım poşetlerle uğraştığım için. gitti.

    çıkışta paketlerle servise bindik bekliyoruz. aynı kadını gördüm uzaktan kesiyorum, bebek maksimum 5-6 aylık. sürekli ağlıyor. kadın hoplatıyor, zıplatıyor kucağında sallayıp sakinleştirmeye çalışıyor. eşime "2 tane süt alalım da verelim" dedim. kadının bir talebi olmadığı için yanlış anlayabilir diye düşündük almadık.

    hala servisi bekliyoruz, hala kadını kesiyorum. çocuk sürekli ağlıyor. kadın susturamadı. bu sefer yoldan geçenlere "abla bakar mısınız? para istemiyorum lütfen bakın" demeye başlayınca fırladım gittim yanına.

    bebeğin biberonu cammış. elinden düşürmüş kırılmış sabah. akşam 8 den bahsediyorum bu arada. çocuk sabahtan beri aç. marketten biberon alıp geri bırakmış parası yetmediği için. öyle mahçup ki.

    biberon 30 tl. 30. 1 paket sigara parası. lanet olsun 30 tl.

    yanıma aldım gittik biberonu aldık, mama içiyor mu dedim, mama da alayım diye. alamıyoruz abla dedi. alışmasın dedi.

    bebek. alışmasın. kalbimi acıtıyor.

    mama alayım dedim, burada bulamam sıcak su dedi. süt veriyorum dedi.

    2 kutu laktozsuz süt, bir tane de biberon aldım.

    allah'ım o çocuk boncuk gibi. kapkara saçlar kapkara gözler. bir de güleç.

    "ya senin karnın mı acıktı yavruuum" diyorum gülerek, o da kıkır kıkır gülüyor. dişi bile yok. dünyadan haberi yok. karnı aç ama gülüyor.

    bir çorabı mavi, bir çorabı turuncu.

    adı paşa.

    cok cok emdi sütü, kurban olurum.

    paşa, paşalar gibi ömrün olsun.

    annesi ben giderken arkamdan "senin kızını da allah bağışlasın, yavrularımız açlık ne bilmesin, çok teşekkür ederim" dedi.

    yavrularımız açlık ne bilmesin gerçekten de.

    bir anneyi 30 liralık biberon, bir bebeğin zaruri ihtiyacı olan süt/mama için iki büklüm yollarda dilenmeyi reva gören insanlar da yerin dibine batsın.

    paranız da batsın, pulunuz da, aç gözlülüğünüz de.

    ben de anneyim. çok kanıma dokundu. gerçekten çok ağladım. servise bindim, eve gelene kadar ağladım. kızıma baktım. ne kadar şanslı olduğunu düşündüm. paşa, çok şanslı ol dilerim ki. hiç aç kalmayacak kadar şanslı ol bebeğim.

  • tarihten günümüze demişler de olayların hepsi 1913 - 1928 arası amk.

    abd' ye saldırdığınız için 20 yıldır ülkenizi işgal eden koalisyondaydık demenin kardeşçe bir yolunu bulamadılar herhalde.