hesabın var mı? giriş yap

  • bağırsak içindeki atık maddelere önderlik eden ve çıkışa kadar onlara yol gösteren efsanevi bir kurt...

  • osmanlı'da padişah deli ibrahim zamanında hüküm sürmüş anadolu beylerinden biri. ipşir paşa olarak da bilinir. sonraları sadrazamlığa kadar yükselmişliği vardır. ne var ki kendisinden deyyus-u ekber diye söz edilmesini sağlayan kötü bir ünü de vardır. anlatıldığına göre olaylar şöyle gelişmiş:

    dönemin padişahı ibrahim, ısraf içinde sürdürdüğü saray yaşamında bir de şişman kadınlara karşı özel bir ilgi geliştirmiş. sarayın her yanını samur kürklerle donattığı bir dönemde birileri anadoludaki beylerden ibşir paşanın tombul karısından padişaha bahis açmış. bunun üzerine sivas valisi varvar ali paşa 'ya saraya 30 bin kuruş harçlık göndermesi emrinin peşinden bir ulak daha yollanır ve ipşir paşa'nın karısının yakalanıp saraya yollanması emri iletilir. istenen parayı göndermeye gücü yetmeyen varvar ali paşa, bir müslüman paşanın karısının böyle hayasızca istenmesine isyan eder.

    ‘‘bre ben pezevenk miyim? bir müslüman ademin nikahlı avradını elinden alıp padişah bile olsa bir başka herife nasıl veririm?’’

    diyerek saraya isyan eder. devlet elden gidiyor düşüncesiyle kısa sürede anadolu beylerinden birçoğu osmanlı'nın haksız yönetimine isyan eden varvar ali paşa'ya katılırlar. ne var ki bu aşamada tuhaf bir şey olur. saray isyanı bastırma görevini ibşir paşa'ya verir. ibşir paşa ‘‘asiyi tez zamanda yakalayıp tepeleyesin! ya başı, ya başın!’’ buyuran padişahın daha birkaç gün önce ‘‘avradını hemen bana yollayasın’’ dediğini unuttu, ‘‘ferman efendimizindir’’ deyip varvar ali paşa'nın peşine düşer. tokat taraflarında kıstırdığı varvar ali paşa'yı yakalar ve cellada teslim eder. varvar ali paşa ölmeden önce herkesin içinde ibşir paşa'ya lanet eder.

    "ulan, ben senin avradının ırzını korumak için isyan etmiştim. senin gibi herifi benim üzerime musallat etmelerinin sebebi budur, bilmiyor musun? beni allah'ın emrine karşı çıkmayıp da namusunu koruduğum için mi katledeceksin pezevenk?!" diye bağırır.

    ibşir paşa kızarıp bozarsa da padişah fermanını namusunun üzerinde tutar ve varvar ali paşa'yı öldürtür.

  • isim verip de rencide etmek istemiyorum ama, dünyaya geliş amaçları sadece national geographic'te yayınlanan belgesellerde gözükmek olan hayvanlardır. hayır bakıyorsun, tip desen yok; dünyaya bi' faydası desen, o da yok. ama bakıyorsun ayda en az üç defa belgeseli yayınlanıyor. yemin ediyorum bu belgesellerden elde ettiği kazanç benim kazandığım paradan daha fazla. kıskanmıyorum desem yalan olur. evet.

  • twitter’da doğrulandıysa kesin doğrudur… ülkeye bak, haberler twitter duyumcularından (etkileşim sapıklarından) doğrulanıyor… lan twitter’da [genel olarak sosyal medyada (ekşi dahil)]okuduğunuz şeylerin %99’u yalan…

  • trende gidiyolar:
    raymond: hmmm 365 koyun var
    -nası saydın?
    raymond: ayaklarını saydım dörde böldüm

  • güzelim arap alfabesini araplar okumuş da uzaya mı çıkmış? ileri derecede art niyet içeren bir açıklama.

  • guzel bir restoranda yenen romantik bir aksam yemeginin ertesi günü isyerinde cüzdani karistirirken restoranin fisini bulmak. fise söyle bir göz attiktan sonra 8-10 parcaya bölüp masanin yanindaki cöp kutusuna atmak. sonra "allah allah bu yemek bu kadar az mi tutmustu ya?" diye düsünmek. üsenmeyip cöp kutusundan fisin parcalarini toplamak, birlestirip bantlamak ve fisi tekrar incelemek. icilen sarabin hesaba yazilmadigini farketmek (ki dikkatli bir okur yazimin basinda yemegin "romantik" oldugu belirtmemden sarabin fiyati hakkinda az bucuk fikir edinmis olmak). is cikisi her ne kadar evin ters yönünde teee anasinin terekesinde de olsa restorana gitmek, bize servis yapan garsonu bulup durumu aciklamak ve bu sarabin parasini ödemek istedigini söylemek. garsonun minnet bakislari arasinda durumu müdüre anlatmasi ve müdürün hassasiyetim icin tesekkür ederek sarabi ikram kabul etmemi istemesi. tam o sirada garsonun "bir dakika, bu gözlük sizin mi?" diyerek cekmeceden bir günes gözlügü cikarmasi. meger yepyeni gözlügü restoranda unutmus oldugumu farketmek. garsonla sarilip (evet sarildik) hayretler icinde oradan ayrilmak. bu olaydan sonra karma'ya inanmak.

    ben bilmiyor neden bu olayi böyle geronimo türkcesi'yle anlatmak.