baldaken

• kralın/padişahın/hükümdarın tahtının ya da yatağının üstünü örterek tahtı/yatağı hem koruyan hem de ona ihtişam ve boyut kazandıran gösterişli tepelik, sayvan, saçak, kanopi, sundurma, markiz, katafalk.
  taht yerine altar ya da sunak gibi dinî önem atfedilen bir yapıyı koruyan baldakenlere ise siboryum deniyor.
• bir mih kızıdır.
• bağdat’dan ithal edilen, çoğunlukla ipekten iki renkte altın iplerle örülmüş değerli bir
  kumaş anlamına gelmektedir.
  
  baldachinus, baldakinus kelimelerinden türetilmiştir. bu kumaş adı, daha sonraları bu kumaşlardan yapılmış bir formun adı olmuştur. ortaçağ’dan itibaren baldaken, eskiçağ’da “göklerdeki taht” anlamına gelen “ uraniskos” sözcüğüne karşılık olarak kullanılmıştır.
• bugun dogum gunlerinin belki de en heyecanlisini kutlayan; renklerin, kecelerin, kumaslarin, bulutlarin, yildizlarin, cupcake'lerin, akla gelebilecek her turlu mucivezi seyin prensesi. daha da mucizevi olanlarini yaratacigindan emin oldugum, yetenek abidesi. yarattiklariyla ve her seyiyle isik, nese sacan sevimli seyler terzisi.
  
  iyi ki var! dogdugu gun kutlu olsun!
• kendisine "ülamütye" diye seslenmek istediğimdir. celebrity oluşunu, haluk bilginer'le çektirdiği boy boy fotoğraflarını bir kenara bırakıyorum, şeker gibi insandır. yaldır yaldır çalan telefonlara inat, neşelerden bir neşedir.
• uçlarda yaşamaktadır.
• bir girisine "o ööle deel beeele" deyip hemen akabinde "aaa lan bunun başını okumamışım ki ben" şeklinde kendi içimde gerilim dolu saniyeler yaşadıktan sonra "ee... deminkini yazan var ya, o ben değilim ha. bi çocuk vardı burda, az önce burdaydı, o bir şeyler dedi gitti. ben de burada durduğum için mağdur duruma düştüm şimdi, şu tarafa gitti bak" diyerek bir kez daha özür dilemek istediğim suser.
• (bkz: gelin)
• göbeğinde bir tas süt ile sırt üstü yatmış bir totoro hediye ediyoruz kendine.
  
  süt bozulmuş mudur endişesi ile totoro'nun evrensel çekicilikteki göbeği arasında ikilemlerde kalsın, ne edeceğini şaşırsın...
• hızlı öğrenen çömez :p