• var mıdır yok mudur bilemem, ama en azından ulan bunlar da sürekli katliama uğruyorlar güya ama yok olmuş değiller hahah minvalli beyinsiz ironiler üretip buna daha da beyinsiz bir şekilde "eleştiri" adını vermenin sonrasında alınan tepkilerle ölçüleyemeyecek tahammülsüzlüktür.
    alevi değilim.
    alevi olsun yahudi olsun şu olsun bu olsun, bir topluluğun çektiği acılarla dalga geçmek, ulan katliama uğruyorlar güya diye sik kafalı ironiler yapmak orospu çocukluğudur. eleştiri değildir.

    [edit: bana bunları yazdıran sivri kafalı, başlığı açan entrisini şimdilik silmiş görünüyor]
  • selam. 30 yıldır aleviyim, aleviler hakkında yakın zamanda duyduğum "eleştirileri" yazacağım ama sadece 5 tanesini (bunları söyleyenler benim alevi olduğumu bilmiyorlar) :

    1-"alevi kızla evlenecek kadar mal mıyım amınakoyim, ilerde kızımız falan olursa orospu mu olsun? siktim 3-4 ay sonra yolladım"

    2-"songül komutanı sikeyim, o orospu tsk içinde alevi misyonerliği yapıyordu, iyi oldu geberdiği vatan haininin "

    3-"bizimkiler hristiyan adama bile verirler beni ama aleviye vermezler, aleviler allahsız"

    4-"abi zaten kılıçdaroğlu alevi ve kürt orospu çocuklarıyla doldurdu partiyi, ben akşenere vereceğim bu sefer"

    ve danışman hocamdan geliyor (bu birkaç yıllık mevzu) :

    5-"bölümde aleviler çete çete, onlara dikkat et x hocaya hiç bir şey anlatma"

    milyarlarca yılda tek hücreden evrimleşip, dünya üzerinde yaşanabilecek onlarca ülke varken türkiye'de hem de akpnin neredeyse 20 yıldır iktidarda olduğu zamanda doğmak yetmiyormuş gibi bir de aleviyim. ha yanlış anlaşılmasın ben aleviliğimle gurur bile duyarım. ama yıllardır neler yaşıyorum bir bilseniz...

    bu topraklarda hayata devam etmeyi istemek ciddi mesai gerektiriyor.

    sevgiler.
  • eleştiri ile hakaret arasındaki farkı kavrayamamaktan zuhur eden sapmanın dışavurumu ile servis edilmiş genelleme. belki farklı kişiler tarafından da ifade edeceklerim benzer şekillerde ifade edilmiş olabilir ama ben de bir tarafından dalayım mevzuya. öncelikle "zinharr alevilerin eleştiriye tahammülsüzlüğü diye bir şey yoktur, aleviler eleştiriye karşı sınırsız bir hoşgörü ile tahammüllüdürler" diyecek değilim. ancak genel olarak alevileri eleştiriye tahammülsüz olarak yaftalamak da ayrı bir sapmadır.

    gördüklerimden, yaşadıklarımdan yola çıkarsam alevilerin eleştiriye tahammülünü test edecek bir imkanım da olmadı. gördüğüm kadarı ile ortada bir eleştiri yok. direkt hakaret, laf sokma ve dalga geçme var. işte bu haysiyetsiz laf sokmaları ve hakaretleri eleştiri sanıp verilen karşı tepkileri de "aleviler eleştiriye karşı çok tahammülsüz canımm" diye sığ beyinlerinde formatlayan muhteremler var. sanki aleviliğin felsefesini, inançlarını eleştiriyorlar da aleviler tahammülsüzlük ediyorlar. yok öyle bir şey. biri çıkıp espri kisvesi altında dahi olsa alevilerin en hassas olduklari mum söndü iftirasını ortaya salarsa bu saçmalığa karşı verilen tepki eleştiriye tahammülsüzlük değildir. sözkonusu olan eleştiri değildir zira. biri tutup tarih boyunca katliama uğradıkları tarihi kayıtlarla sabit bir grubun bu durumunu sarakaya almaya çalışırsa bu eleştiri değil, en hafif tabiri ile haysiyetsiz bir yavşaklığın tezahürüdür. bu tip durumlarda verilen tepkiler ne olursa olsun "eleştiriye tahammülsüzlük" olarak nitelendirilemez. eleştiriye tahammülsüzlüğü gözlemlemek için ortada öncelikle bir eleştiri olmaldır.

    öte yandan bu alevileri eleştiriye tahammülsüzlükle yaftalayanların ekserisini teşkil eden muhteremlerin kendi sabit dogmalarının ve eylemlerinin eleştirilmesi halinde nasıl tepki verdiklerini biliyoruz. örneğin kitaplarında* kadının dokuz yaşında evleneceğini yazarlar, kart tekeleri ufacık sübyanların ırzlarına tasallut eder, kadınları hayvan yerine koyarlar, bu durum eleştirilince de "saygısızlık" diye hoplarlar. kendilerinin doğrudan kabul ettikleri dogmalar ve eylemleri eleştirildiğinde saygısızlık oluyor ama kendileri utanmadan olmadık iftiralar atıp insanların acıları ile dalga geçmeyi eleştiri diye yutturmaya çalışacak kadar da ahlaksızlar. bu da ayrı bir durum.
  • tarihte sürekli yakılıp, yıkılıp, ezilip, katledilmiş bir millet olduğundan ileri geliyor olabilir. aslında sözü edilen bu tahammülsüzlük çoktan sınırlarını aşmış bile olmalıydı. bu hiç bir şey yani. " olması gereken bu " bile diyemiyorum.

    başka bir toplum olsa bırak tahammülsüzlüğü, ışid tipi örgüt kurup sürekli canlı bomba ile eylem düzenleyebilirdi. kinci bir toplum bunu yapabilirdi. pkk denilen belanın beş katı korkunçluğunda bir reaksiyon ile tepki verebilirdi aleviler.
    fakat alevi felsefesindeki barışçı, insancıl ve humanist yaklaşım taş atana gül atma felsefesini benimsediği için cumhuriyet tarihinde ciddi bir alevi direnişi hiç olmamıştır.

    -bu nedenle sözel eleştirilere reaksiyon olarak verdiliğini iddia ettiğiniz tahammülsüzlüklerine tahammül etmek zorundasınız. dua et seni çekip vurmadıklarına. yavuz sultan selim'den başlayıp; çorum'a, sivasa, maraşa, gazi mahallesine hatta gezi parkına uzanan bir katliam zinciri varken.

    -devletin her kademesinde, toplumda, okulda, iş yerinde kimliğini gizlemek zorunda kalıp ötekileştiriliyorken. psikolojik baskı ile büyütülüyorken,
    -her alanda kayırılıyorken,

    -ibadetini gizli gizli yaparken ışıklarını söndürdüğünde aklı tamamen " sikinde " olan bir grup yobaz tarafından " kesin anne baba çocuk hısım akraba hala teyze sikişiyör bunlar amunuyoyum yoksa neden ışığı kapatsın laheeoyy ehoo eho laaahhööh " yaftası yapıştırılmışken,
    -" yemeği yenmez " dedirtilirken,
    -evlerine çarpı koyulurken,
    -baskı, korku ve zülum ile yaşatılırken,
    -üç alevi ölduren cennete gider diye bir sacmalik bile diyemedigim zirva cikartilirken
    vs.vs.

    senin de ataların, ailen sokak ortasında derin devlet tarafından organize edilen karanlık ellerin gaza getirdiği cahil halk tarafından tecavüze uğrayıp, evleri basılıp, hunharca öldürülseydi sen ne kadar tahammüllü olacaktın bakalım ?

    bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olalım biraz ;

    https://tr.wikipedia.org/wiki/maraş_katliamı

    ama çok normal. %50'yi arkasına alarak din kisvesi üzerinden ülkeyi cehenneme çeviren kişilerin arkasında durabilecek kadar körleşmiş yobaz bir toplumda, böylesine açık görüşlü, modern algılı, şaman ritüelli, insancıl ve humanist felsefeli, aydın, sanatsal, birikimli ve açık görüşlü, ilerici ve kısacası yobaz ve gerici olmayan bir toplumun kabul görmemesi çok normal.

    sivasta yakanların yargılanmaması kadar normal.
  • tekbir sesleri, allah allah nidaları gölgesinde cayır cayır yakılan insanların yaşadığı hassasiyettir. yıllarca inancının, kültürünün ve ibadet biçiminin egemen güçler atarfından görmezden gelinmesine gösterilen hassasiyettir. olur olmaz dedikodularla ahlaksız, sapkın ilan edilmenin getirdiği hassasiyettir. derdi provokasyon olanlara, dersini en ala biçimiyle verme hassasiyetidir.
  • herkesin (dikkat edin alevi, sunni, sii, yahudi diye ayirmiyorum) bir tahammul siniri vardir ve o sinir asildiginda herkes kendince bir tepki verir ve bu verilen tepki kimilerince ne kadar tahmmulsuz oldugunuzun gostergesi olur. aleviler ermis olmadigi icin elbette onlarinda bir tahammul siniri var ve bu sinir asildiginda elbette tepkilerini ortaya koyuyorlardir. buraya kadar hersey tamam amd gel gorelim ki cumlenin can alici noktasi "elestiri", bu varsayimi ortaya atan bireyin(!) "elestiri" kelimesinin tanimini yapmasi gerekiyor. elestiriden kastiniz kendinizce eglenip attiginiz iftiralar, alevilerin hala canini acitan, asla unutulmayacak katliamlar (ki bazilari katliam yerine provokasyon demeyi tercih ediyor) ise bunlar "elestiri" kelimesinin kaldirabilecegi olaylar degildir. ayrica oyle manidardir ki tarih kanla biten hicbir alevi tahammulsuzlugu gormemistir ama oysa yakin tarihimiz bile alevilerin sadece alevi olmasina bile tahammulu olmayan yasam formlarinin katliamlari ile doludur.

    kahramanmaras olaylarini (biz marasli aleviler -evet maras, cunku 1978 den beri kahramanligi kalmadi- kara-maras olaylari ya da en kisa haliyle maras olaylari demeyi tercih ediyoruz) provokasyon olarak degerlendirip hatta provokasyona gelenlerin aleviler oldugunu (nedense katledilenler onlar olmustur, hemde hamile, coluk cocuk, yasli denmeden, zalimce katledilmislerdir) savunan birinin boyle bir varsayimi ortaya atmasi hic sasirtmamistir.

    dedigim gibi herkesin bir tahammul siniri vardir ama onemli olan o esik asildiginda verilen tepkidir, birileri siddetle tepki verirken aleviler hala insanca konusarak dogru bildiklerini aktarmaya calisiyorlar.
  • yillar boyu tahammul sinirlarinin cok zorlanmasindan dolayi ses yukseltmeleridir. bu durumdayken bile sineye cekmek deyimi uzerine kitap yazacak kadar uzmanlasmislardir, sesliyken bile suskun kalmak deli eder kisileri...
  • tek bir aleviden yola çıkarak tüm aleviler üzerine teşmil edilemeyecek bir durum.

    bu arada gerçekten tekamül diye bir şey var lan. laik sözlük bunu da başardı. bakın somut bir örnek var:

    iki buçuk sene önce sığ bir ironi anlayışı ve laf sokma güdüsüyle "alevilerin sürekli katliama uğraması" diye başlık açan adam bugün "türkiye'de ciddi boyutlarda dışlamaya maruz kalmış, geçmişte ise bir çok katliamda hayatlarını kaybetmiştir aleviler." diyebiliyor. işte eğitim nelere kadir. allah razı olsun şu sözlükten.
  • alevi inancına sahip insanların bu ülkenin bürokrasideki en yetişmiş iş gücü oluşunu, toplum bilinci konusunda yaşanmışlıklar ve öğretileri nedeniyle diğer kesimlere fark atmış oluşunu, insanlık konusunda her daim takdirle anılıyor oluşunu kabullenemeyen, bunu düşündükçe alnındaki damarlar suratının orta noktasına toplanan, cin fikirli, psikolojik sorunları olanlarca dile getirilen iddiadır.
hesabın var mı? giriş yap