• ülkenin en bi zengin, en bi uyanık ama en bi cimri sanayicimiz abdulkadir konukoğlu'nun sarfettiği söz. ben tanıdığım için başka bişey beklemiyordum, ama siz de görün:

    http://www.hurriyet.com.tr/…mi/13445501.asp?gid=229
  • mizojinist bir aciklama. bildiginiz kadin dusmanligi. bu adam yuzunden isten atilmamak icin kadinlar adet geciktirici ilaclar alirlar, metabolizmalari bozulur, veya regl olsalar bile ise giderler ve siddetli karin agrisi cekerler. kadin dusmanligi, isci dusmanliginin da otesinde, hatta daha da tehlikelisi.
  • akp hukumetinin, "kadin isciye ayda 1 hafta regl izni verilmesi" yonunde calistiginin duyulmasi uzerine, bolca kadin isci calistiran bir sanayicinin verdigi tepki.

    kadin ve isci dusmani olan bu adam mi, yoksa kadini is hayatindan silmek icin bin turlu parlatilmis oneriler icat edenler mi bilemedim ama ben simdi.
    (bkz: regl izni)
  • 4. yy. köle sahibine yakışan itiraz. balık kafası, bayat ekmek, yatacak ahır ve kırbaç masrafından sonra bir de aybaşı mı çıktı lan?
  • seksist bir yaklaşımı vurgulayan talihsiz sözlerdir.

    bekara karı boşamanın kolay olması gibi erkeğe de regl sancısı denen şey uzaktan hoş gelir. herhalde gaz sancısı falan sanıldığı için olsa gerek. oysa yetişkin bir kadının, özellikle reglin ilk gününü ağır sancılarla geçirmesi sık rastlanan bir olaydır. regl döneminde vücutta kanın azalması ve hormonların alt üst olması sonucu kadının duygusal dünyası da karmakarışık olur, sinirlenir, ani tepkiler verir ve en önemlisi performansı düşetr. nasıl düşer demeyin? basbayağı düşer. önceden günlük 3x iş çıkartıyorsa bu iş o günlerde 1,5x veya x'e düşer. eli ayağı kesilir, halsizleşir, dokunsan kırılacak gibidir. bu dönemde tüm kadınlar mecburen çalışmak zorundadır -anlayışlı patronları yoksa- ama ağrıdan sesi kısılanlara, her menstruasyon döneminin ilk günü acillik olanlara rastlamak mümkündür.

    gerçi; sayın iş adamının bu kadar detaylı düşünmesini beklemek elbette yanlış bir yaklaşım olur. zira çalışanlarına ayda birkaç gün izin vermek, onun için sadece para kaybıdır. çalışanını memnun edip sadakatini sağlayarak o kaybı çok hızlı bir şekilde telafi edeceğini düşünmesi için biraz ince fikirli olması gerekir.
  • seçilen kelimelerin yanlışlığını gözardı edersek aklı basan herkesin makul göreceği serzeniş. kadınlar nasıl özel günlerinde okula gidiyor, sınava giriyor ya da herhangi bir aktiviteyi gerçekleştiriyorlarsa burda da böyle olmalıdır. bunun seksistlikle falan hiçbir alakası yoktur, piyasa koşullarında hangi işveren olsa aynı tepkiyi gösterir.
  • işlerin tıkır tıkır olmasını isteyen kapitalist hissiyatı.
  • adamın takipten kastı şu şekil bir şey herhalde:

    -patronum mümkünse ben aybaşı iznimi alacaktım.
    -aç bakiyim oranı
    -ama abdulkadir bey..
    -sus.. aç dedim.. boşa ekmek vermiyoz biz burda... hani adetliydin kiz sen? geç işinin başına.. hey allahim nerden çiktiysa bu yasa.. sıradakiii.
    -geldim efendim..
    -piii bu ne? buna on gün izin verin bir de ferro sanol demir şurubu.. kaldi 2500 kişi.. off bitmek bilmiyolar.. ped işine mi girsek aslında iyi para varmış.

    ellerinden gelse haftalık bir gün izni de kaldıracak sahipler.. (kimi yerde gizli kapaklı yedi gün çalıştırılan işçiler de var ya; neyse..)
hesabın var mı? giriş yap