• yakalandığın da piyasa değerinin nasıl hesaplandığının açıklamasını istediğim lanetli şey.

    piyasa değeri 2 milyar olan uyuşturucu ele geçirildi...

    -amirim bunun değerini nasıl belirleyeceğiz ?
    + arap kadriyi çağırın
    * buyrun amirim
    + ne diyorsun kadri , mal bu ?
    * şimdi amirim torbacı fiyatımı ?

    ?
  • uyuşturucu, bellek kaybına ve şimdi aklıma gelmeyen başka zararlara yol açar
    (montevideodaki bir duvar yazısı... kucaklaşmanın kitabı - eduardo galeano)
  • göt. evet, göt bir uyuşturucudur. doğrulunu kanıtlamak için şu deneyi yapabilirsiniz: koltuğunuzda otururken sağ ayağınızı götünüzün altına alıp on dakika oturun... evet, on dakika sonra ayağınız uyuşmuş olur. yani göt bir uyuşturucudur gördüğünüz gibi. uyuşturuyor. arz ederim.
  • bunun bağımlılığı da fakir işi değil hea. diyelim buldun buluşturdun aldın haptır eroindir bişi. ee? ikinciye yok para. her dakka göte talip de nerde bulacaksın? yaş o iş. ben mesela anca tinerdir balidir o olaya girebilirim asdfgdsdfdfs

    hani allahın keşi diye burun kıvırıyoruz ya bazen, düşünüyorum da uyuşturucu bağımlısı olamayacak kadar fakirim lan. niye yaşıyoruz ki anasını satiim. yarın sigara başlıyorum desem, astım var öksürtüyo çok. aq.
  • kişinin kafasını içine gömüp çıkaramadığı her türlü etken, şey süregeldikleri zaman dilimi içerisinde diğer zorlukları unutturdukları var sayılarak uyuşturucu olarak tanımlanabilir.

    test kitapları
    not hırsı
    magazin programları
    reklamlar
    seks arayışı
    kariyer hırsı
    icq
    insanların kendilerini adadıkları koleksiyonları, bir nevi obsesyonlar
    davalar
    meslekler
    ideolojiler
    dinler
    aşırı bireysellik*
    aşk
    ....bu liste sonsuza devam eder.............
  • doğal, yarısentetik veya sentetik uyuşturuculardan yani maddelerden bahsedeceğim.

    maddelerin hepsinin ortak özelliği psikoaktif olmalarıdır. psikoaktif maddeler; merkezi sinir sistemini etkileyip öncelikle ve özellikle algıda, bilinç durumunda, davranışlarda ve hareketlerde değişikliğe yol açarlar. hem uyuşturucunun bireyi yakaladığı hem de bireyin uyuşturucuyu yakaladığı ilk nokta budur; farklılık. uyuşturucu bireye dünya'nın mevcut durumdan ibaret olmadığı fikrini empoze eder. böylelikle başka dünyalara yelken açtığını zanneden kullanıcı, aslında bilincinin dışına veya altına yolculuklar yaparak psikolojik dengesini sarsmaya başlar. psikolojik dengenin sarsılması analitik düşünme yetisinin zayıflamasına yol açabileceği gibi aydınlanma sanrısını da doğurabilir. aydınlanma konusu net olarak bir sanrıdan ibaret değildir ancak; çoğu kullanıcı madde etkisindeki bilinç durumunu fark edebilecek bilişsel olgunluğa erişmemiş olduğundan etki anındaki basit algısal değişimi aydınlama olarak addebilir. bu da uyuşturucuya bağlılık açısından itici güç oluşturur ve bağımlılığa giden adımları hızlandırır.

    insanın normal bilinç durumunda algının önünde duvarlar bulunur. başka bir deyişle algı sınırlıdır. uyuşturucu maddeler algının duvarlarının yıkılmasını veya sınırlarının aşılmasını sağlar. böylelikle duyu karmaşası, algıların birbirine karışması, sinestezi ortaya çıkabilir. bu durum kullanıcıya her ne kadar farklı bir deneyim veya maceraymış gibi gelse de aşılmaması gereken sınırlar aşıldığı için beynin işletim sisteminde kalıcı etkiler meydana getiren bir nevi depremdir. yani maddelerin asıl etkisi mental durum üzerinedir. özellikle sentetik tabir edilen amfetamin türevleri, morfin türevleri ve anestezikler onarılması mümkün olmayan psikolojik hasarlar bırakır. bu hasarlar unutkanlık, dikkatsizlik, dalgınlık gibi gözlemlenebilir hasarlar olmak zorunda değildir. bilakis gözlemlenemeyen; bireyin iç dünyasında, hayata bakışında oluşan olumsuz değişimlerdir. örneğin karar vermede etkin olan, somutlaşatırılamayan kaygılar gibi.

    enteojen ve halüsinojenler ise fiziksel veya psikolojik bağımlılığa yol açmadığı bilinen maddelerdir. en fazla bilinen ve tüketilenleri salvia divinorum, lsd, meskalin, psilosibin ve dmt gibi psychedelic katalizörlerdir. bu maddeler her ne kadar bağımlılık yapmasa da diğer uyuşturuculardan net bir şekilde ayrılır. rahatlama, gevşeme, uyuşma gibi standart etkilere değil; rüya görme, zamandan sıyrılma, kendini unutma, optik ve işitsel halüsinasyonlar gibi daha sıradışı ve tehlikeli sayılabilecek etkilere sahiptirler. dolayısıyla bireyin bu maddelerden birini kullanmadan önceki psikolojik durumu yaşayacağı deneyim üzerinde çok önemli rol oynar. tarih boyunca dini ritüellerde kullanılmışlardır. tanrısallık fikrini aşılama ihtimalleri olduğu gibi varlık algısının kaybedilmesine neden olabilecek kadar güçlüdürler.

    uyuşturucu denen şey, insanla birlikte ortaya çıkmıştır ve insan olduğu sürece de varlığını sürdürecektir. klişeler ne kadar can sıkıcı olsa da doğru oldukları için klişeleşmiştirler: mühim olan uyuşturucudan korkmak veya kaçmak değil; uyuşturucu hakkında bilgilenmek ve bilinçlenmektir. bilgi her şeydir.
  • -başıma bir iş gelmeyecekse- şu kelimenin kullanımı, eğer herhangi bir kimse ile konu üzerinde tartışmaya girme niyetindeyseniz, baştan muktedirin dili kabul edildiği ve tartışma zeminini yaratan dilin koşulları eşit olmadığı için haksızlıktır. zilyon kategorinin içine boca edildiği haliyle aslında uyuşturucuların hepsinin uyuşturmadığı, gayet de halusinatif, psikoaktif, uyarıcı vb. çeşidi olan ve arasında yasal bir çok şeyden çok daha az zararı olabilen birbirinden farklı onlarca naneyi 'seni gerrrizekalılaştıran lanet olasıca pislik' olarak genellemeyi, ve konsensusu da bunu kabul ederek başlatmayı reddetmek istiyorum. bu kelimenin bende yarattığı etkiyi örneklendireyim:

    -bu ülkede teröeöröeistlere mi besleyecez?
    -teröeröeist kim, devlet mi?
    -orospu çocukları işte?
    -ha, şu bakanı diyon?
    -ne alaka abi bebek katilleri yok mu?
    -ha evet abi dünyada çocuk ölümlerinin en yüksek olduğu ülkelerden biriyiz :((
    -la kızım şu kart kurt sesi çıkaranlar?
    -alla alla gece uyuyamadın mı abi komşuya söyliim daha az ses çıkarsın :/
    -lan yok mu dağdaki piçler?
    -ha gerillaları diyon sen?
    -gerilla deyil teröröstyysi!
    - :ss

    hah işte, ben dağdakilerin terörörörist olduğunu kabul etmiyor olabilirim. eğer bir fikir üreteceksek ilk önce dilin sahiplenildiği ve yeniden üretildiği alanları bir temizleyelim. 'seni öldüren şeyleri, o lanet olası iyrenç pislikleri' legalleştirelim mi diye soru sorulmaz, sorulsa da bu tarafları eşit olmadan başlayan bir tartışma olur. eğer sağlıklı diskurun ön koşulunu dilin en tarafsız olduğu bölgede içine yorum katılmamış haliyle iletişim kurmak olarak görüyorsak, ve muktedirin diline karşı az biraz tavrımız varsa benim geleceğim nokta budur. gel mesela halusinatif, psychedelic, psychoactive maddelerin legalliğini, yararını, zararını tartışalım. (ki zararlıdırrörör) ama içinde muktedir algısı olmasın. temiz temiz, sana bir masal anlatayım. içinde istanbul olsun.
  • 94 yılı, üniversiteyi kazandığım zaman yaz, iskenderunda gençlik kampındayım. 10 günlük kampın 3. günü filandı. narkotikten bir komser geldi. 20'şerli gruplar halinde topladılar bizi. kampın bahçesinde sandalyelere oturduk. komser abimiz kilitli çantasını açtı ve anlatmaya başladı. uyuşturucu...

    önce ilaçları çıkarttı... "bunlar uyarıcı haplar, şu şekilde alınır, adama bunları yapar, bunları yaptırır..."

    sonra kokaini çıkarttı... "tanıyın çocuklar, bu maddeyi görün ve tanıyın, uzak durun,adama bunları yapar, bunları yaptırır..."

    sonra en kötüsü eroini çıkarttı... "bakın çocuklar bu eroin. iyi bakın..." dedi ve anlattı "adama bunları yapa, bunları yaptırır..." sonra bir parça folyo çıkarttı, içine sıvı eroin koydu ve bir çakmakla altından ısıttı. o sırada yoğun bir duman çıktı ve yüzümüze doğru esti. o kokuyu ömrüm hayatım boyunca unutmadım. unutmıycam...

    hayatımda her şeyi deneyerek, yaparak, yaşayarak, öğrendim. bir tek şeyin denemeden ne olduğunu biliyorum. işte budur uyuşturucu...
  • bireysel pause tu$u. iyi yani, ki$inin kenara gecip bir kahve icme istegini tatmin eder, kotu yani, siz pause'da iken di$arda yayin akip gitmektedir. uzun bi pause'dan sonra toplamasi zordur. kimi gider, kimi kalir.
  • "uyuşturucunun aslında sanatçıdan daha cok izleyiciye faydası olduguna inanıyorum. evrenle bir olma hayali, çevredeki objelere anlam vermek, huzurun ve rahatlıgın hakim oldugu ortam, bir sanatçı için ideal durum degildir. uyuşturucu mücadeleyi, muhalefeti ve fikir ayrılığını kuvvetlendiren yaratıcı kişilikleri durgunlaştırır. sanatçı yaptığı işi aşmaya çalışmalı, kendisiyle bilinçaltı arasına herhangi bir şeyin etki etmesini engellemeli. beni lsd karşıtı yapan şeylerden birisi de, lsd kullandığını bildiğim kişilerin hepsinin gerçekten ilginç ve insanı harekete geçiren şeylerle, uyuşturucunun sebep olduğu evrensel mutluluk arasındaki farkı ayırt edemeyecek kadar aciz olmasıdır. tamamen yeteneklerini kaybetmiş ve hayatın insanı en cok mutlu eden yanlarıyla bağlarını kesmiş gibi görünüyorlar. belki de her şey güzel olduğunda, hiçbir şey güzel değildir."
    stanley kubrick
hesabın var mı? giriş yap