• (bkz: daha geçen hafta çok mutlu değil miydiniz)

    oha, yüce rabbim bizi daha nasıl felaketlerle sınayacak acaba, inanamyrm bunlar hep nazar!!! geçen gün de ezgi eyüboğlu ve kocası 1,5 günde çok mutsuz olup boşanmışlardı, şimdi de bu. ya pelin akil ve kocası da boşanırsa, aman allahım asıl aşk-ı memnu'daki nihat ve aşk-ı memnu'daki nihat'ın karısı boşanırsa buna nasıl dayanırız, ölürüz ülkecek. nolur bu güsel çiftlere nazar edeceğinize görümcenize, eltinize edin kötü insanlar ;((

    kardeş bu az ünlü oyuncular ve çok aşık karıları tayfası bende komple engelliydi, bu çocuğun karısı da sürekli keşfetime düşerdi "en aşık benim!!! aşk-ı memnu'daki nihat'ın karısından da pelin akil'den de daha çok aşığım!!" diye bağıran gönderileriyle. bir gün artık keşfette aşk yarıştıran ve ne iş yaptığı belli olmayan bu kitleyi görmekten sıtkım sıyrıldığı için hepsini komple engellemiştim, 2 sene filan oluyor. şimdi merakımdan açtım baktım, e daha 32 saat önce çok mutluymuşsunuz?
    ben dün yediğim güzel yemeği o kadar kısa sürede unutmuyorum, ne güzeldi be yine yapsam mı filan diyorum, adamlar 3 temmuzda "cnm aşgım, nefesim, soluğum, östaki borum, o kadar aşığım ki aşkımdan kusuyorum <3" diye paylaştıkları eşlerine 4 temmuzda "her şey için tşkkrlerrr çok tatlısın cnm öpüyorum seni, si yuuu" diyorlar.
    vay canına. ayrıca bu kadar duygusallı ayrılık methiyelerine gerek yok, neticede 1 ay sonra herkes başkalarıyla sevişecek. hem de çatır çatır. neyse, nazar :((
  • sanatsal çekilmiş fotoğraflardan, fotoğrafların alt metinlerinden falan pek anlamam -kadına şiddete dikkat çekilmesi gereken bir fotoğrafın da toplumun her kesimi tarafından iyi kötü anlaşılabilir olması gerekir üstelik- ama şu fotoğrafı alıp, sapık bir katilin anlatıldığı filmin afişi olarak kullansan hiç sırıtmaz ve hatta başarılı bir afiş bile olabilir film açısından. hem iğrenç hem de oldukça başarısız bir fotoğraf. ırkçılığa dikkat çekmek için beyaz birisinin siyah adamın başını okşayıp muz uzattığı fotoğrafı düşünün. aynı saçmalık seviyesi.

    garip bir fotoğraf karesinde yer almış oyuncu.
  • yeni bir oyuncu değildir, siz yeni görmüş olabilirsiniz. 1o senedir ekranda ve dizilerde.

    oyunculuğundan daha fazla beni ilgilendiren ve kendisini takdir etmemi sağlayan yönü ise çocuk istismarı konusundaki duyarlılığı ve çabalarıdır. ucim ile birlikte çocuk istismarı konusunu gündeme getirme, bu istismarları önleme, mağdur çocukların rehabilitasyonu ve sümen altı edilmeye çalışılan onlarca davanın ve vakanın duyurulabilmesi için umut olmaya çalışmaktadır.

    bu yönüyle kendisini çok çok takdir ettiğimi söylemek isterim, yolu açık olsun.
  • söz konusu fotoğrafların tepki almasından sonra özür dilemiş. özür diledikten 3-4 saat sonra da söz konusu fotoğrafların sanatçısı sevgilisi ile aşk dolu fotoğraflarını ilk kez yayınlamış ünlüdür.
    arka planda yaşanan diyalog muhtemelen şöyledir
    -bana "benim için özel biri" dedin. ben senin sevgilin değil miyim?
    +ya ne alakası var hayatım
    -ayrıca nasıl olur da benim sanatımı eleştiren insanlardan özür dilersin sen.
    +yahu ne yapayım herkes tepki gösterdi
    - ikimizin fotoğrafını paylaş o zaman. insanlar benim yanımda olduğunu görsünler.
    +peki aşkım
  • bir keresinde bir arkadaş grubuyla kısa bir tatile çıkmıştık. ben tatilleri çok severim ve kimse kimseyi kırmasın laf söz olmasın diye de extra uyumlu olmaya çabalarım açıkçası. çiftin kız tarafı benim aksime, belki de hali hazırda ben öyleyim diye aşırı huysuz, surtasız, beğenmeyen, fikir üretmeyen, üretmediği halde her üretilen fikre laf söyleyen bir tipti. durum böyle olunca da bu olağan dışı negatiflik herkese yansıdı ve çok da amacına uymayan bir tatil oldu. bu arada başka bir arkadaş grubuyla gidecek olan ve siz de gelmek ister misiniz diye davet eden de biziz. gelmek isteyen onlar. neyse gezi sonunda bu surat asan, hiç konuşmayan abla, çektiği fotolarla, aslında aşırı güzel zaman geçirmişiz ve çok mutluymuşuz gibi instagramda paylaşımlar yapmış. ama ne hikayeler ne paylaşımlar.. kalpler, canımlar, emojiler, giftler. ben hepsini akşam gördüm. böyle olmadığına çok emin olan diğer hepimiz ise hiç bişey paylaşmamışız. bu hikayeyi nedense bu çiftin ayrılık hikayesinden sonra anlatasım geldi. işte öyle yaşamlar.
    not: bu boşanma hikayesinde de uras = ben.

    edit: anlatım bozukluğu düzeltmesi..
  • bu şahıs ve eşi gibi nice çift sosyal medyanın her türlü imkanını kullanarak "ne kadar mutlu, sevgi dolu ve örnek bir çift" olduklarını ispatlamaya çalışırken benim aklıma türlü çeşit soru takılıyor. önceden kadınlara okuma, çalışma gibi imkanlar verilmeden, dünyaya sadece bilmem kimin karısı olmak için gelmiş gibi hazırlanan, kendini gerçekleştirme adına hiçbir fırsat bulamayıp kafayı sadece ev işi, misafir ağırlama, en ince yufkayı açıp en zor iğne oyasını işleme gibi şeylere bozan kadınlar 21. yüzyılda iyi kötü bir üniversite bitirip, lisan öğrenmesine rağmen neden hala kendilerini ikili ilişkiler üzerinden tanımlıyor. abla damızlık kızın öyküsünde yaşamıyorsun, kimsenin de senden dünyanın en mükemmel aşkını yaşaman gibi bir beklentisi yok, niye kendini hırpalıyorsun bu kadar, eninde sonunda senin eşin de sabah uyanınca ağzı leş gibi kokan, yer yer sonu gelmez "ülkeyi ben yönetsem var ya" muhabbeti yapan, maç izlerken küfür eden bir insan, ne gerek var bu kadar filtreye he bacım?
    bir diğer merak ettiğim konu da türk insanının yerli yersiz her haltı içselleştirip, sanki olayların bizzat içindeymiş gibi gelin güvey olup saçma sapan yorumlar yapması. demek uraz bile boşandıysa senin aşka inancın kalmadı he pelin? bak sen. nereden biliyorsunuz bu aşırı mutlu görünme sevdalısı çiftin evde birbirinin kafasına kumanda atmadığını? böyle olmasa bile insan neden hayatın gerçeklerine dizi ünlülerinin özel hayatlarından genelleme yaparak ulaşır ki. sıla ve komik olmayan komedyen sevgilisinde de aynı terane dönüyordu. bunların ilişkisi ağzı açık ayran delisi bir topluluk tarafından öyle idealize edildi ki sıla adama dava açınca millet cin çarpmışa döndü. ismet özel'in: "başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız/ bakıp başkasının başkayla kurduğu bağlantıya aşka dair diyoruz ilk anı bu olmalı" dizesinde anlattığı türden bir saplantı bu herhalde. hayalini kurup, gerçekte yanına yaklaşamadığı yaşantıları yaşar gibi görünen birilerine sıkı sıkı tutunup her şeyin aslında bir ilizyondan ibaret olduğunu görmeye katlanamama hali.
  • bugün, cosmo muydu neydi, bi dergide röportajına denk geldim...
    (vallahi kuaförde beklerken okudum, yoksa hep belgesel hep klasik müzik. hehe)
    ...ve yarıldım. adama sormuşlar, kimle oynamak istersiniz diye. allasen verdiği cevabı kes:

    "kıvanç tatlıtuğ’la oynamayı çok isterim. çok başarılı olduğunu düşünüyorum. çok yakışıklı bir adam. sakalı bile doğru çıkıyor."

    -

    1) erkeklerdeki o çap çap masaya vurma egosundan ne kadar uzak, ne güzel bir örnek. hemcinsini övebilmek, takdir edebilmek... bunu yapanlar var ama yabancıların ya da duayenlerin adı geçer çoğunlukla. kendi jenerasyonundan biri hakkında böyle konuşabilmesini dev alkışladım.

    2) sakalı bile doğru çıkıyor nedir, allah seni kahretmesin! ece temelkuran yapmıştı benzer bir tanımı, sinir bozucu derecede mükemmel, imrenilesi kadınlar için... eteği eteğine denk miydi... öyle bir şey. ama çok iyi anlamıştım demek istediğimi. benim hep sağım solum sarkar, saçımdan illa inatçı bi tel kalkar havaya, kazağım topaklanır... böyle şeyler bazı kadınlara hiç uğramıyor gibidir. kaşları çıkmaz, kol altları kokmaz, kılları dönmez, sivilceleri olmaz... sanki benim gibilerin abone olduğu bir müsibet kulübü vardır ve bu kadınlar oranın hiiiiç önünden geçmemişlerdir.

    işte bunun erkek karşılığıdır, sakalın doğru çıkması. seviyom ben bu adamı. aferin. enseye vurdum, makas aldım yavşakça. selamlar.
  • insan kilo verince nasil o kadar yakisikli bir hale gelir merak ettirmistir. hani onceki halinde bir potansiyel belirtisi de yoktu, hadi ses falan iyiydi de.
  • ben bu adamın nesrin cavadzade tarafından adını netleştiremediğim ama bi şekil şiddet diye tabir edeceğim bir eyleme maruz kaldığını düşünüyorum.

    bekar adamların profillerini şöyle bi kolaçan edin. bi tane kızla gözükmek istemezler. ya kalabalık arkadaş grubudur ya da yoktur öyle bi kız.

    nesrin ne yapmış peki. nesrin uraz'ı egomanyasına almış. ambargo koymuş diğer hemcinslerine.

    ya hu adam bir sürü reklam çekiminde, en son erşan kuneride kemikleşmiş cem yılmaz kadrosundaydı. nesrin ne alaka böyle kaynak olmuş anlamadım. kariyeri olan ve boşanmış olsada ailesi olan bi adam bu şekil servis edilmek istemeyebilir.

    erkekler olarak seksi kadınların kuklası olmayalım. ben erkekim diye kimse kadınlığını sürtemez kucağımda. evde sürt okey ama umumi ortamda olmaz. (bkz: lol)

    evet ulan kahvaltıdan sonra magazin issledddimm.

    trakta edit: hegomanita
  • bu adami da esini de hicbir yapimda izlemedim. hatta esi de oyuncu mu onu bile bilmiyorum. kendilerinin varligindan sadece instagram'daki buyuk ask pozlariyla haberim oldu. soyle mutluyuz, boyle asigiz, cocuguna en iyi ana babalik yapan biziz havalariyla unlerine un kattilar. simdi de goruyorsunuz iste. sevgimiz bitmesin diye ayriliyoruz ayaklari. ama instagram'da karsima cikan bir habere gore esini aldattigi yonunde dedikodular varmis. e hani nerede mutlu aile, buyuk ask? bir anda bu hale gelmediniz herhalde? o kadar muhtesem bir evlilikte uzun sure almaliydi bu ayriliga giden surec. halbuki sadece bes yildir evliymissiniz. ıyi kullandiniz ama evliligi, guzel para yapmissinizdir instagram pozlarinizla...

    bunlar gibi bir de pelin akil ve anil bilmemkim diye bir cift var. onlardan da ayni vibe'i aliyorum. gorecegiz sonucu.
hesabın var mı? giriş yap