• yönetmenliğini memduh ünün yaptığı ilki 1958de olmak üzere iki defa çekilmiş film. birincisinde başrolleri fikret hakan ve muhterem nur paylaşmaktadır.
  • ikinci kez çekilen 1971 tarihli filmde hülya koçyiğit *, kadir inanır *, halit akçatepe * ve müşfik kenter * oynamıştır. türk sinemasının başarılı olmuş dokunaklı filmlerinden biridir.

    gözleri görmeyen ve çengelli iğne satarak geçinen bir kıza zenginlik yalanı söyleyen üç arkadaşın hikayesini anlatır bu film. üç arkadaştan artin dartanyan fotoğrafçıdır, murat niyetçilik yapar mıstık ise ayakkabı boyacısıdır. murat * kendisini ressam, mıstık'ı * mühendis, artin'i * foto a.ş. genel müdürü yapar. tabi kör kızın gözlerini açtırma çabaları ile devam eder film ve insanının içini acıtan hikaye mutlu sonla nihayetlenir.

    türk sinemasının etkileyici filmlerinden biridir. mutlaka izlenmelidir.
  • 1958 versiyonun basın yayın ve turizm genel müdürlüğünce cannes film festivale katılmasına izin vermemiştir. ayrıca daha sonraki yıllarda yapılan bir ankette, şimdiye kadar yapılmış en iyi 10 türk filminde de 1. sırayı almıştır.
  • ikinci filmi sanırım tevessül edip de izlememiştim. bir yönetmenin kendi filmini yeniden çekmesi az rastlanan bir durumdur, bütün dünyada. dolayısıyla bu bizim sinemamız için de geçerlidir. her neyse. ilk film tıpkı ateşli bir western filmi gibi sıkı bir bar kavgası içerir. fikret hakan'ın bu dönemde çektiği çoğu filmde mutlaka bir kavga sahnesi vardır. bu detay not düşülsün.

    gene ilk filmde birçok sahnede batı müziğinin seçkin klasikleri işitilir durur. hatta bir aralık rusya'ya doğru gideriz ve kulağımıza rachmaninoff'un piyano konçertosu (no 3) dahi çalınır. metin erksan caz müziğine meraklıdır; memduh ün ile atıf yılmaz ise klasik müziğe. lütfi akad halk müziğine ve sanat musikisine meraklıdır; halit refiğ de halk müziğine. osman fahir seden'i de analım: o da türk musikisine hayrandır. işte sinemacılar kuşağının başat figürlerinin müzik eğilimleri.
  • gözünü kim şişirdi?
    osman büyükbulut...
  • filmde bir bug vardir, hulya kocyigit kaybettgi arkadaslarini bulmak icin, belki gelirler umudu ile halka bedava konser vermeye karar verir.
    bu konseri de gazete ilani ile duyurur. e kardesim sormazlarmi neden ilani aylardir sizi ariyorum gelin adresim su diye vermezsin?
    yine de cok guzel bir filmdir.
  • kadir inanır'ın en yakışıklı olduğu filmdir. hülya koçyiğit de ortalama bir teletabiye yakın ıq'suyla yine sağa sola koşturuyor salak salak. müşfik kenter ermeni sokak fotoğrafçısı rolüne tam oturmuş. halit akçatepe yine tam bir bebeğim. 3 çatal, 2 bardak ve 2 sandalyeyle 4 kişi yemek yedikleri sahne belki de en iyi şeydi filmde.

    ''sana karım olur musun diyicim. istersen kabul etme ziyanı yok. ben yine de seni sevicim.''
  • (bkz: city lights)
  • güzel ve duygu dolu bir türk sineması filmidir. memduh ün yönetmenliğinde talat emin prodüktörlüğünde 1958 yılında çekilmiştir. konusu istanbul'da arnavutköy sokaklarında geçmektedir. türk filmlerinin tesadüfler olgusu bu filmde kuvvetle hissedilmektedir. ancak o tesadüflere takılmayıp o tesadüflerin olmasını bekleyip mutlu sona kavuşmayı istiyorsunuz.

    --- spoiler ---

    gül'ün gözleri açıldıktan sonra onu almaya gelen mösyö artin'e hastane kapısında hiç bakmayıp zengin bir adama koşunca mösyö'nün yüzü düşer. o hale o kadar üzülürsünüz ki ancak suçlu gül değildir, ona zengin olduklarını kendileri kabul ettirmişlerdir.
    --- spoiler ---

    güzel filmdir neticede, izleyin izlettirin dostlar. türk sineması kötü diyenleri utandırın. izlerken de o eski istanbul'u, iyi insanların ne kadar fazla olduğunu, kapının önünde ekmek teknenizi bırakıp kahvede çay içebileceğinizi ve daha fazlasını göreceksiniz.
  • en güzel türk filmlerinden..3 arkadaşın adları mösyö artin,mıstık ve murat..her şey bitmiştir artık şarkısındaki sözler nedeniyle(yolumuz ayrılıyor vs)sanırım sözleri farklı geçer bu filmde daha umut doludur..belki de zamanında 2 versiyonunu söyledi rana alagöz..
    kadir inanırın koşması süper komiktir bi de bu filmde..
hesabın var mı? giriş yap