turku

• bir insan finlandiya'yı neden gezer? eğer bir insan finlandiya'yı insan profili görmek ve medeniyet için geziyorsa turku kesinlikle hayal kırıklığına uğratmaz. yazıldığı üzere tarihi olarak sadece nehirin denize döküldüğü yerde bir adet kalesi ve şehir merkezine yakın, yine nehrin kenarında kilisesi vardır. bina görmeye gidiyorsanız gitmeyin. ama onun dışında gidin. kesinlikle gidin. sıkı giyinin öyle gidin. çünkü yazın bile oldukça soğuk bir havası var.
  
  yerleşim ve şehirleşme neredeyse kusursuz. burada kaybolursanız gerçekten tebrik etmek gerekir. hayat nehir kenarında ve üstünde akar. nehir boyunca restorana çevrilmiş bir sürü tekne vardır. hatta bazılarında canlı müzik bile vardır. finlandiya halkının tipik özelliği gereği geceleri uyur gündüzleri içerler. şimdi helsinki ile değil tampere ile karşılaştırmak istiyorum bu şehri. çünkü finlandiyanın en ideal 2 şehridir belki de buraları. tampere izmirse eğer turku ankara'dır. tampere daha bir kıpır kıpır, hareketli, canlı, yaşam doludur. turku ise daha sessiz, sakin ve huzurludur. denizi ollan turku'dur ama tampere'nin de tamamı göl olduğundan denizi aratmaz.
  
  kesinlikle turku'da aradığınız huzuru bulabilirsiniz. hayal kırıklığına uğratmaz. kızları alabildiğine güzeldir. insanları kibar ve sarhoştur. her taraf orman, yeşillik ama aynı zamanda da şehirdir. nasıl bir sihir anlamadım. bir de her köşe başında bir kebapçı vardır.
• helsinkiye yaklaşık 2 saat uzaklıkta, küçük ama bir exchange öğrenci için yeterince dolu ve eğlenceli olan şehir. üniversitenin şehrin içine yayılmış olması sanki bütün şehir sizin kampüsünüzmüş gibi bir his verir. favori eğlence mekanı kauppatorideki onnela olmakla birlikte erasmus aleminin klasik mutfak partileri de student villagede yapılır. kathedral ve kale görülmesi gereken güzel mekanlardır ama şehrin çevresini ve ayrıntı diğer hoş mekanları görmek bir günden fazlasını gerektirir.
  
  yıllar sonra edit: geçenlerde yaptığım exchangezamanlarımızıanalım görüşmesinde öğrendiğim kadarıyla "onnela" kapanmış. ama inanıyorum, finler daha iyisini yapmıştır.
• bircok grubun konser verdigi finlandiya sehri. gruplarin internet sitelerine girip, tur icin nerelere gittiklerine bakarken bu sehri gorup "hastir turkiye'ye geliyolar" diye anlik heyecanlar yasamaktan biktim gercekten.
• adını eski rusça'da pazar yeri anlamına gelen kelimeden ^* alan finlandiya şehri.
• finlandiyanın güzel bir şehri, sokak tiyatrosu denilen hoş bir olayları var.
• -limana gidecekseniz şehir merkezinden 1 numaralı otobüse binip en son durakta inersiniz.
  -otobüste paranızı verdikten sonra verilen bileti atmayın. 2 saat içinde o bileti şoförlere göstererek otobüslere bedava binebilirsiniz.
  -şehir merkezindeki meydan çok sıkıcı, en azından bana öyle geldi gündüz vakti. meydanın bir köşesinde küçük bir pazar var. meydanın üst tarafında bir kilise ve trafiğe kapalı bir cadde de vardır. orda turlayabilirsiniz.
  -gezilecek yerlerden biri nehrin kenarında, meydana yakın bir katedral. meydandan nehre ulaşınca katedrali görürsünüz. içeri girip gezebilirsiniz.
  -katedralden sonra nehrin bittiği yerdeki turku kalesine gidebilirsiniz. oraya giderken otobüse binebilirsiniz ama tavsiye etmem. katedralden nehri takip ederek oraya yürümeniz daha iyidir. katedrali arkanıza alıp o yönde gideceksiniz. hem böylece nehir kıyısında gemiler ve köprüleri görerek keyifli vakit geçirirsiniz. kaleye kadar yürümek yarım saat civarındadır, fazla veya az da olabilir emin değilim. kale nehrin sağ tarafında kalıyor, bir yerden sonra karşıya geçmek için köprü yok.
  -nehir bittiğinde, bitti derken yayaların daha fazla yürümesine izin verilmeyen noktada, kaleyi bulursunuz. ilk bakışta "bu nasıl kale lan?" demeyin, dışardan bir eve benzetebilirsiniz. şöyle bir etrafında dolaştıktan sonra giriş kapısını bulursunuz. kapı duvarların içinde bir avluya açılır. avludaki cafede oturup bir kahve içerek biraz dinlenin. sonra esas kaleye girebilirsiniz. buranın içinde de küçük bir avlu var. orayı da gördükten sonra içerdeki müzeye girmenizi tavsiye ederim. giriş ücretlidir ama en az 10 kişilik grupsanız indirim yapılıyor.
  -kalenin içi dışardan görüldüğü gibi değil, oldukça büyük. 1200lerde yapımına başlanmış olduğu için çok eskilerden başlıyor içerdekiler. bütün kaleyi dolaşıyorsunuz içerdeyken. orta çağdan başlayıp günümüze kadar geliyor, hatta içinde küçük bir oyuncak müzesi de var. yaklaşık 2 saatinizi alabilir kaleyi gezmek.
  -kaleden sonra deniz kenarına gidebilirsiniz. şehrin etrafında oldukça fazla ada var, bunlardan birine gidip gün batımını izleyebilirsiniz. ruissalo bu adalardan bir tanesi. ruissalo'ya gitmek için kaleden 1 numaralı otobüse binip şehir merkezine geldikten sonra, merkeze tekrar yürümek için yorulduğunuzu varsayarak, meydanın yanından 8 numaralı otobüse binin. en son durakta indikten sonra, yaklaşık 20 dk sürer otobüs yolculuğu, deniz kenarına gidebilirsiniz. bütün günün yorgunluğunu orda atarsınız. gitmeden yanınıza bir şişe şarap alırsanız daha da hoş olur.
  -şehri görmek için 1 gün yeterlidir.
  -ayrıca gecesine kalamadığım için barları ile ilgili bir fikrim yok.
• dedelere dördüncü aranan sehir.
  
  bu sehirin en merkezi yeri olan kauppatori'de 60 yaslarinda, beyaz sacli, uzun boylu ve genellikle sapkayla dolasan bir dede var. bu dede gidip özellikle yabanci genclerle bi 30 saniye falan sohbet edip direk konuya girer. somalilisinden tutun, "la bugün dedenin biri ayak üstü beni sikiyordu" diyen kürt arkadasa kadar bu dede din, dil, irk ayrimi yapmadan tüm yabancilara gidip bu tür tekliflerde bulunur.
  
  kisacasi;
  (bkz: gelmeyin dedeler)
• ismi slavca bir kelime olan ve pazar yeri, meydan anlamına gelen trg'dan gelir. türklerle ve türkülerle bir alakası yoktur.
• eksi sozlukte gerceklesen turkce karakter degisiminden sonra finlandiya'nin guzelim sehri turku bir anda isim degistirip, türkü olmustur. dur bakalim, turku'yla ilgili entryler baska basliga tasinacak mi?
  
  edit: tasinmis efendim, o guzel sehri yeniden "turku" diye cagirabilecegim artik.
• türkiye'deki pek çok gencin, adını ilk kez iys vesilesiyle duyduğu kent.