türker inanoğlu

• türk sinemasına katkıları olmuş yapımcıdır.
  yıl olmuş bilmem kaç, hala onun kazandırdığı isimlerin filmlerini izliyorum. işinde başarılı görülebilir.ona da eyvallah..
  beni tüm bunlardan ziyade; oğlu ilker inanoğlu'nun, babasının cenazesinde yapmış olduğu konuşma düşündürdü.
  
  ...
  çok çok sert bir babaydı. hala çocuk gibiydim karşısında. vefat ettiği zaman bir rahatlarım, baskı kalkardı zannediyordum üstümden ama çok zormuş. çok zor..içimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum şu anda. bu kadar üzüleceğimi tahmin etmiyordum.
  ...
  
  titreyen bir ses, çok şey söylemek isteyip söyleyemeyen yas içinde bir oğul.
  ali sunal, aynı vefat haberini "hoşçakal oyun arkadaşım" diyerek sosyal medya hesabından bir post ile paylaşmıştı oysa. öz oğluna yabancı ama bir başkasının oğlunun oyun arkadaşı. hayat böyle tuhaf.
  
  kim ne düşünürse düşünsün, ben bu konuşmayı çok içten buldum. beylik birkaç laf ederek kürsüden inebilirdi. üzüntüsü kendinden taşınca saklama gereği duymayacak kadar şeffaf, zaman zaman babası olmasa hayatının daha iyi olabileceğini düşündüğünü itiraf edebilecek kadar cesurca bir veda.
  insan sevdiklerinin ölümüne bir şekilde katlanabiliyor da, onlarla yaşaması mümkün olup yaşayamadıklarına daha çok yanıyor sanki. bu gibi durumlarda, yas sürecine başlamak için bir ölümün gerçekleşmesine de gerek olmuyor.
• zübük dahil eski filmlerinin hepsini ben restore ettim.
  9 sene yanında çalıştım.
  ilk işe girdiğimde 1500 euro civarı adil olmasada iyi sayılabilecek bir paraya başladım.
  dalyarak bir ingiliz vardı. işi beceremiyordu. ona işi öğrettim. fatih'in fedaisi ile başladık. sonra o fuck fuck diye diye kaçtı.
  9 sene sonunda maaşım asgari ücrete indi. bu arada bir kızım vardı ve istanbul'da asgari şeyleri ödeyemez haldeydim.
  tazminatım için bir ton can sıktı. bütün işleri bitiridim. 120bin tele ödeyecekti onunda 9 tane çeke bölüp beni süründürdü. enflasyondan emeğimi çaldı anlayacağınız..
  
  sikerim atını da tımarını da diyip, bu tip insanlara muhtaç olmamak için tır şoförü oldum.
  ölmeden sorarmış beni çok emeği var hoş biri diye benden bahsedermiş. ben ise kızımdan ayrı mücadele veriyorum.
  
  benim hakkım helal değildir. filmlerine bile kötü bakmış. saçma sapan merkez sağ ideoloji, aptal şakalar, seks ve kalitesizlik ile iş satmıştır. iyi filmlerinin bir çoğu zaten ortak yapımdır.
  benim kendi adıma hakkım helal değil. soframda olması gereken ekmek sayesinde olmadı. yine de maaşımı gününde verdi. o konuda gıyabında teşekkür ederim.
  iyiki de ölebildi. bir ton sıkıntı ile 7 senedir sürekli amerikalar, ameliyatlar sürünüyordu.
  ölüm de hak yani.
  dünya kimseye kalmıyor işte.
• turk sinemasinin da, televizyonunun da icine etmis sahislardan biri.
• turk sinemasinin gelmis gecmis en guzel iki artisti herhalde filiz akin ve gulsen bubikogludur.. turker inanoglu'da her ikisi ile de evlenmeyi basaran kiskanilasi bir kisidir..
• ulusal videonun sahibi. türkiyeyi video kaset teknolojisiyle tanıştırarak voleyi vurmuş bir amca. özel televizyonlar kurulduktan sonra trtnin mallığıyla satmadığı filmleri kendi video kaset arşivinden tvlere kiralayarak voleyi ikinci kez vuran amca. filmcilikte tekel olan amca. kesinlikle her televizyon kanalının arşivine muhtaç olduğu ve kiraladığı filmler nedeniyle kendisine borçlu olduğu, böylelikle özellikle atvninin hisselerinin sahibi olan tonton amca. halk bunu beğeniyor ve bunu istiyor sözünün mucidi amca. biraz daha yazacak olsam (bkz: götümüze girecek entryler)
• türk televizyonun yüz karası yapımlarında imzası vardır.yapımcılığını yaptığı dizilerin en önemli özelliği, milyonlarca kez tekrar gösterilmesidir.
  (bkz: arka sokaklar)
  (bkz: akasya durağı)
  (bkz: cennet mahallesi)
  (bkz: böyle mi olacaktı?)
• "türker inanoğlu: kayıp kızlar diye bir film var, başrol oynayacaksın.
  nuri alço: ne oynayacağım? senaryoya bir bakayım.
  türker inanoğlu: senaryo falan yok, gerek de yok. karı pazarlayan, uyuşturucu satan, pezevenk bir adamı oynayacaksın" şeklinde, türk sinemasını çok iyi özetleyen bir diyaloğun iki kahramanından biri olan yapımcı.
• filiz akın'ın boşanmak için çok direttiği ve boşanma nedeni olarak da evli oldukları dönemde, gülşen bubikoğlu ile aldattığı iddiaları vardır. ayrıca "boşanırız ama çocuğun velayeti bende kalır" şartına bile evet diyecek kadar filiz akın ne yaşamıştır? onu da geçtim, filiz akın o dönemin en gözde aktristi olduğu halde boşanmadan sonra nasıl oluyor da birden yeşilçam'a veda ediyor (1 sene sonra). 2. evliliği bahane gösterilemez çünkü çok sonra evleniyor... birileri kulağına, "boşanırsan sana yeşilçam'da ekmek yok" demiş midir bilinmez fakat ekmek bulamadığı da bir gerçek. kimse kendi isteğiyle bıraktı demesin, çocuk mu kandırıyorsunuz? bu kadar ünlü olduktan sonra birden sinemayı bırakmış kaç tane yeşilçam artisti/aktristi var? hiç yok...
  
  evet ortada çok derin bir konu var ve bunu türker inanoğlu'nun aydınlatması gerekir. belli bir yaştan sonra insanlar daha dobra oluyor. kendisinden bir dobralık bekliyorum şahsen.
• türkiye'nin seksenli yıllarda betamax formatındaki video sistemine mahkum olmasından tek başına sorumlu olan kişi. dünya vhs ile mersin'e giderken biz betamax ile tersine gittik.
  
  betamax hadisesi için her yerde pişmanlığımdır der. ama o işten süper paralar kazanmıştır, o ayrı. 1980 sonrası sinema salonlarının öldüğünü görüp videoya yatırım yapması takdire şayandır.
  
  kaynak: kendi ağzından dinledim ve ayrıca cengiz semercioğlu da aynen yazmış hürriyet'te.
  
  turgut özal, devr-i iktidarında çok desteklemiştir kendisini. emrine uçak tahsis edip bütün türkiye'yi karış karış havadan filme aldırmıştır. bu sayede, masrafları kamuya ait olmak üzere, elinde müthiş bir arşiv oluşmuştur.
  
  1992/93 yılında o zamanki adı satel olan atv kanalına ortak olmuş ve o esnada şirketinin envanterinde bulunan bütün kullanılmış, dandik kameraları ve video montaj aletlerini, vs. atv'ye kitlemiştir. ortak olurken bu ekipmanın parasını hisse karşılığı saydırdı mı orasını bilemiyorum ama bundan kuvvetle şüpheleniyorum.
  
  çok pragmatiktir, iş bitiricidir. komplike konuları basitleştirir; erler film'in yapımlarındaki özensiz "gazla gitsin" havası da karakterinin bu yönünü yansıtır. ve rahat adamdır. iş hayatını eşofman ve lastik ayakkabıyla sürdürür. rus modeli gibi.
  
  yazabildiklerim bundan ibaret.
• kendi sektörünün mafyası öldü.