• puhahahaha yatmadığı için eleştirilen takım, ulan yüzsüzlüğün bu kadarı anasını satayım. :)
  • grup lideri olarak çıkarak juventus'u çeken takım. lazio da grup ikincisi olarak ludogorets'i çekti.

    (bkz: bülbüle tuzak kurarım bahtıma karga gelir)
  • bazi gonul verenlerinin basarilari görmezden gelindiği için veryansın ettiği spor kulubu..
    trabzonsporluluk budur arkadaşlar... paraya ,güce, medyaya,pisligini herseye bulastiran siyasete ragmen karsi emeğin savasini vermektir arkadaşlar..
    federasyonun bir takimi kurtarma planlarinin neticesinde 20 günde 7 tane mac yaptigi dönemlerde (kadrosunun neredeyse yarisini da cesitli ayak oyunlariyla kaybettiğini de ekleyeylim) inter'i milano'da yenmenin haber değeri olarak bazi kulup futbolcularinin doğum gunu kutlamasından daha asagi olmasidir arkadaşlar..
    herkes ken le ryu yla oynayip ezbere guc-aduket kasarken chun lee yle gucsuz hareketsiz oynamaktir arkadaşlar.
    birileri hapsirsa haber yapan medyanin 2010-2011 sezonun hemen sonrasinda basin toplantisi yapan senol gunesin basin toplantısına temsilci bile yollamaya tenezzül etmemesidir arkadaşlar..
    aleyhine 2 tane hakem hatasi yapilsa ortaligi kasip kavurup; herkesi istifaya davet eden fakat sike yaptigi 7 düvelde kanitlandigi halde turkiye de hic bir ceza almayan;buna rağmen herkesden daha mağdur olan rakiplere sahip olmak demektir.trabzonsporlu olmak arkadaşlar...
    birakin böyle olsun arkadaşlar parayla-güçle siyasetle-adaletin (adalet diye birsey ülkede kaldıysa tabii) gözüne fener tutup adaleti karartmakla 1. olunuyorsa bu ülkede varsin biz olmayalım.. sadece trabzonsporlu olalim...
  • tsl'nin açık ara en itici futbol kulübü.
  • galatasaray'a yatmadığı için mi eleştiriliyor yoksa bana mı öyle geldi?

    bu ne şuursuzluk lan :)
  • ukrayna'dan gelen talep üzerine 10-16 yaş arası 155 genç futbolcuyu türkiye'ye getirmiştir. 60 tanesi aileleriyle birlikte özkan sümer tesislerinde misafir edilecek, 50 kadarı rizespor tarafından misafir edilecek. geri kalanlar sivas, kayseri ve antalya'ya gönderilecek. burada hem altyapı eğitimleri devam edecek hem de savaşın en çetin olduğu bölgelerden kurtulup güvene alınmış olacaklar. ukrayna kafilesinin başındaki yetkilinin dediği gibi, "hiçbir ülke için yabancı çocuk yoktur".

    link

    daha önce odessa'da kulüp başkanlığı da yapan ahmet ağaoğlu'nun oradaki bağlantıları bu iyi işte rol oynamış olmalı.

    edit: sporcu sayısı 155, 150 gibi sayılarla verilmiş. mertindigo rumuzlu yazara göre başkan 143 demiş.
  • 1974-75 sezonunda birinci lige çıkmıştır. şampiyon olduğu sezonlar şöyledir:

    1975-76
    1976-77
    1978-79
    1979-80
    1980-81
    1983-84

    trabzonspor'un arka arkaya şampiyonluklar yaşadığı bu yıllar aynı zamanda türkiye'deki gelir dağılımının en eşit olduğu, ortadirek ve alt tabakanın en güzel zamanlarını yaşadığı yıllardır.
    özellikle 1980-81 yani ihtilal olan yıl istanbul takımları tamamen dağılmıştır. o yıl galatasaray 5 puan farkla 3üncü, beşiktaş 8 puan farkla 5inci, fenerbahçe 10 puan farkla 12inci olmuştur.
    o yıllarda istanbul takımları kupalarda da hiçbir varlık gösterememiş, kupa yarı finaline 4 anadolu takımının kaldığı yıl gazetelerde, anadolu takımları istanbul takımlarının ruhuna fatiha okurken resmedilmiştir.
    1984'ten sonra türkiye küçük amerika olma yoluna girdi. serpil çakmaklı saçlı karılar, küçük emrah bakışlı çocuklar, "yalçın nereye koşuyor", "banker kastelli" türü maceraların yılları başladı. işte ondan sonra ne trabzonspor bir daha şampiyonluk görebildi ne de anadolu takımları bellerini doğrultabildi.

    trabzonspor tesadüfen 6 kere şampiyon olmuş, lazların(?) şaşırtmacalarıyla yıllarca şampiyon olmuş bir takım değil, bizatihi anadolu'nun türkiye'deki yerinin futbola izdüşümüdür.
    trabzonspor'un şampiyon olduğu yıllar aynı zamanda türkiye'de "evsiz" kelimesinin anlamının bilinmediği, hababam sınıfı'yla tosun paşa'yla türk sinemasının zirvesine ulaştığı yıllardır.
    türk müziğinde kapı gıcırtısı sesli arabeskçilerin ya da boru sesli çingene karıların ya da tekerlemeden şarkı yapan zibidi popçuların değil moğollar'ın, ilhan irem'in, barış manço'nun, cem karaca'nın hakim olduğu yıllardır.
    o yıllar, türkiyenin "yakında" mutlu günlere kavuşacağına inanılan, zengin fabrikatör hulusi kentmen'in oğluyla fabrika kızının birbirlerini sevebileceğine inanılan yıllardır. o yılları sadece trabzonsporlular arıyorsa bunda bir yanlışlık var demektir.
  • uğurcan çakır : bedava, altyapı ürünü.
    edgar ie :bedava, yusuf yazıcı transferi için eşantiyon olarak verdi lille.
    hüseyin türkmen:bedava, altyapı ürünü.
    tymoteuzsh puchacz: bedava, kiralık.
    stefano denswill:bedava, kiralık.
    abdülkadir ömür:bedava, altyapı ürünü.
    bruno peres: bedava, bonservissiz alındı.
    dorukhan toköz: bedava, bonservissiz alındı.
    marek hamsik: bedava, bonservissiz alındı.
    djaniny: bedava, bonservissiz alındı.
    nwakaeme: 1 milyon euro'ya israil'den alındı.

    ilk 11 saydım. bu ilk 11 için ödenen toplam bonservis miktarı 1 milyon euro.

    bu takım geçen yıl 17 milyon euro'ya yine kendi altyapısından yusuf yazıcı diye bir oyuncu çıkarıp sattı.

    bu takım geçen yıl kiralık getirdiği alexandre sörloth adlı oyuncudan 10 milyon euro kazandı.

    bu takım teklif ettiği maaşı kabul etmeyen as sol beki novak ve takımın kilit oyuncusunu sosa'yı maaşlarını karşılayamadığı için rakibine bıraktı.

    bu takımın teknik direktörünün maaşının yarısını eski takımı ödüyor.

    bu takımda tavan maaş 1.5 milyon euro olduğu için nwakaeme ile sözleşme imzalamıyor.

    şu tabloya bakıp bu takımı, bu altyapıyı, bu transfer başarılarını, bu yapılanmayı görmemek için ya kıskançlıktan kuduruyor olmak ya da mal olmak gerekir.

    bu takım için hiçbir siyasi parti 1 gecede şike cezasını kaldıracak yasa çıkarmadı.
    bu takım için hiçbir siyasi lider: gerekirse avrupaya gitmeyiz demedi.
    bu takım için hiçbir siyaset mensubu: uefa, cas, isviçre federal mahkemesi kararı doğrudur diyemedi.
    bu takımı hiçbir siyaset mensubu: katara satılacak diye öne çıkartıp şampiyon yapmadı.

    20 yıldır iktidar aynı. yenmeyen hakkı kalmadı bu takımın. bu yıl birden hatırladı trabzonu iktidar. nwakaeme, hamsik, uğurcan falan hep iktidar oyunu.

    iktidarı bilmiyorum ama muhalefet gelirse işte o zamankorkun

    aynı yıl;

    rakibin galatasaray 4 oyuncuya toplam 21 milyon euro bonservis verir, normaldir.
    rakibin beşiktaş gönderdiği hocanın maaşını ödemeye devam eder, normaldir.
    rakibin fenerbahçe'nin 5 oyuncuya ödediği maaş ile sen tüm takımın maaşını karşılarsın, normaldir.
    rakibine mame thiam bedavaya peşkeş çekilir, normaldir. sen 3 yıldır istediğin visca'ya onu türkiyeye getiren hocasının ricasına minneten 32 yaşında 4.2 milyon euroya ikna edince normal değildir.
    rakibin takımının kilit oyuncusu sosa'ya basar parayı getirir normaldir, sen 33 yaşındaki hamsik'e 2 milyon euro maaş mı verilir diye eleştirilirsin. hamsik, harika performans gösterir. bu sefer de nasıl bu adam bu takıma geldi diye eleştirirsin.

    yani salak salak konuşmayın. bu iş sistem işi, istikrar ve akılcılık işi. matematik ortada, futbol ortada.

    izleyin, keyif alın, takdir edin.

    kendinizi komik duruma düşürmeyin.
  • senelerden eski bir sene,karadeniz'de görev yapıyorum.karadeniz'in en büyük kenti olarak bilinen trabzon'a gezmeye gittim.açıkçası çok severim ben karadeniz'i.isteyerek karadeniz'de görev yaptım.doğası,havası,yağmuru,denizi hepsi gözümde tüter.trabzon kentini daha büyük,daha gelişmiş hayal ederdim hep.ama çok sevdim trabzon'u.çünkü bir kenti sevmek için büyüklük aramayan biriyim.

    şimdi bu kentin insanı trabzonspor'u çıkarmış bağrından.o kadar özel bir ürün ki bu o kentin şartlarında, görmeyen bilemez,anlayamaz.oranın insanı için sınırları görmezden gelmenin en açık ifadesidir trabzonspor.bak sınırları aşmanın değil.istanbul takımları ile rekabet için o sınırları aşmak yetmez.

    trabzon insanı o sınırlar yokmuş gibi davranır.ülkeyi rahatlıkla düze çıkarabileceklerini,avrupa şampiyonu olacaklarına ,her icadın aslında inanılmaz basitlikte olduğuna seni anında ikna edebilir.

    yahu bu adamlardan,bu takımdan nasıl nefret edilebilir hiç anlayamam.istanbul'dan trabzon'a bakıp içinde nefret oluşmasını ben herhangi bir akla uyduramam.kimse bana bunu anlatamaz.

    bu adamlar o kentte sürekli hayal kuruyor.en çok gerçekleştirebildikleri hayalleri, senle aynı şartlarda,aynı topla,aynı kurallarla oynadıkları ender alanlardan biri olan futbola ait.

    bilmem trabzonlu için trabzonspor'un ne anlama geldiğini anlatabilidim mi...

    her kazandığı anasının ak sütü gibi helal.
  • bu sene seni de transfer etmiş olabilir kardeşim. etmediyse git bir şükür namazı falan kıl.
hesabın var mı? giriş yap