• van'a gittiğim ilk haftalar.vanlı bir arkdaşımla sokakta dolaşırken birden bana dedi ki: "bak bu arabalardan burda çok görürsün." baktım toyota avensis. tabiki bir anlam veremedim. neden diye sorduğumda şok edici bir cevap almıştım. "bu arabların zulası çok, eroin saklayıp kaçırmak için çok uygun bu arabalar. ondan burda çok tutuluyor" hakkaten algıda seçicilik midir bilemiyorum ama her taraf toyota avensis.
  • 2007 model 1.6 elegant modeline sahibim. ilk aldığımda daha 5. ayında fren ana merkezi arıza çıkarmıştı ancak benim bunu fark etmem biraz uzun sürmüştü, ben fark ettikten sonra servistekileri ikna etmem de epey zor olmuştu. çünkü bu araçta çift fren tertibatı varmış, biri arızalansa bile diğeriyle yola devam edebiliyormuşsunuz (bunu kullanma klavuzunda da okumuş ancak inanmamıştım). bu özellikten dolayı fren ana merkezi komple iptal olduğu halde frenler tutuyormuş. şaşırmıştım. daha alalı 5 ay olmuşken bu kadar ciddi arıza çıkarmasına mı kızayım, yoksa bu kadar ciddi arızaya rağmen frenler hala sapasağlam tuttuğu için adamlara teşekkür mü edeyim bilememiştim. neyse, garanti kapsamında halledildi o sorun. bunun dışında 5 yıldır başka bir arıza çıkarmayarak kendini affettirmeyi başardı.
    1.6 benzinli motor bence kötü değil ancak bu tabi ki sizin beklentilerinize göre değişir. daha kötüsünü kullandığım için biliyorum (laguna - 2000 motor/140 hp). avensis 1300 kg kasa için gayet yeterli performans sağlıyor bence. yakıt tüketimi de bence çok iyi. katalogda şehir dışında 5.8 litre/100 km yazmasına rağmen ben ankara'dan istanbul'a 90 km/s sabit hızda 5.1 litre ortalamayla geldim ki, istanbul'un trafiği de bu ortalamanın içindeydi. bu sınıfta bu kadar az benzin tüketen nadir araçlardan biri sanırım. konforu, rahatlığı çok iyi. özellikle arka koltuğa oturduğunuzda kendinizi mercedes'te sanırsınız. bir de geçenlerde bakım yaptırırken öğrendim, triger kayışı değiştirmek gibi bir sorunu yokmuş, çünkü araçta triger kayışı yokmuş. onun yerine dişli çarklar varmış. sadece vantilatör kayışı var, o da 200.000 km'de değişirmiş (ustanın yalancısıyım). hoşuma gitmeyen özellikleri ise krem rengi koltuklar (comfort ve elegant'ta) inanılmaz leke tutuyor. içme suyu dökülsün, o bile leke yapıyor arkadaş nasıl bir malzemeyse bu. bir de çocuk emniyeti için arka koltuk camlarını kilitlediğiniz zaman sağ ön koltuk camı da kilitleniyor. aynı özellik merkezi kilit sisteminde de var, sinir ediyor adamı. demek ki toyota sağ-ön koltukta oturan yolcuyu da çocuktan sayıyor sanırım. arka koltuklar için klima ızgarası olmaması da bir başka dezavantaj. yine de herşeye rağmen güzel bir araç, tavsiye ederim. yakında satarsam alın lütfen.

    düzeltme: eşim uyardı, arka koltuk mercedes gibi değilmiş, virajlarda çok sallıyormuş. sıkıysa bir kez de sen otur iki çocukla birlikte diyor. haklı olabilir. sordum başka da beğenmediği tarafı yokmuş.
  • bir adet 2016 model advance 1.6 dizeline sahibim. merak edenler yeşillendirebilir. pek eksiğini görmedim. ama yine de sıralayayım. gerçi meraklısı da pek yok ama amatörü eğlendirir napalım.

    -başlangıç paketi ile en dolu paketi arasında ciddi sayılacak fiyat farkı olmasına rağmen, ilave olarak sunduğu deri ve ısıtmalı koltuklar, anahtarsız çalıştırma, şehiriçi uyarı sistemi. başka da bir şey yok. zira bu yüzden başlangıç paketini almak en mantıklısı. ki öyle de yaptım. şehiriçi uyarı sistemi de öyle volvo'daki gibi değil pek.

    -daha önce de dedikleri gibi dizel otomatiği yok bunun. bmw 116'nın motorunu kullanmış, denilenlere göre bmw de bu motorla otomatik araç üretmemiş. benim için sıkıntı değil, şehiriçinde de öyle çok yormuyor açıkçası beni. tek uyuz olduğum geri vitese hala broadway'deki gibi halka çekip geçebilmek. o ne lan?

    -trim sesi yapabilecek şey direksiyon ve kontağın plastik kaplaması. zira azımsanmayacak şekilde serbest hareket ediyor meret. önemsenmesi gerekecek bir parça malesef dandik. sebebini bilmiyorum, sürücü diz hava yastığıyla alakalı olabilir gibi geldi bana. zira kendisi tam da bu zamazingonun altından çıkıyor.

    -multimedia sistemi touch 2 denen zımbırtı iyi hoş güzel, güzel de atıyorum belli şarkıları, belli şarkıcıları arka arkaya dinlemek istiyorum, kazım koyuncu'dan sonra b.b. king pek gitmiyor malesef. ha bir de cd sürücüsü yok, bana tuhaf gelmişti, ama usb ile daha kolay. cd dağınıklığı yok bari en azından.

    -kaput kapağını hala çubukla sabitliyoruz. yıl olmuş bilmem ne hala...

    -klima kapalı da olsa havalandırmadan sürekli bir rüzgar geliyor. otomatik havalandırma sanırım. zira kendisinin düşük orta yüksek olmak üzere 3 ayarı var. tam çözemedim. kışın bok dondurabilir. içerdeki hava sirkülasyonu açıldığında duruyor gerçi. sıkıntı değil o kadar da.

    -uzaktan kumanda ile camları kontrol edemiyorsunuz. 2006 focus'ta bile var lan.

    -arka tarafta havalandırma ızgarası yok. onun yerine ön koltukların altında havalandırma kanalları var. arabayı temizlerken insanın sinirini bozuyor, zira bunları döşerken zemin döşemesinin de anasını ağlatmışlar inceden.

    -yakıt deposu içerden tuşla ve bagajdan manuel bir sistemle açılıyor. bana saçma gelmişti ama birçok araçta mevcutmuş bu. yine de sevmedim.

    -follow me home özelliği çok saçma. neymiş efendim eve giderken ben uzun ışıkları 3 4 sn yakacakmışım. sonra kapatacakmışım. öyle girecekmiş devreye. afedersin ama bi sigigit! ulan benim kıçıkırık 2011 fiestam kapıları açınca kilitleyince yakardı ışıkları otomatik, sen kim köpeksin!

    -elektrikli katlanabilen yan aynalar lafı da tırrek! tuş koymuşlar ona da! ulan benim fiestam'da aracı kilitleyince katlanırdı zonnn diye o aynalar. olmamış. unuturum ben onu kullanmayı.

    -bunun burnu hesaplanmıyor lan. görünmüyor da zaten istediğin kadar yükselt koltuğu. bir kere duvara değdirdim, içim cız etti. zamanla alışılır gayri!

    -önden bakınca aurisin sedanı gibi duruyor. zira ön makyajı aurise çok benziyor. önden görünümüne pek ısınamasam da ben mi görüyom bana ne kafasında geziniyorum öyle.

    birkaç artı da ekleyem bari:

    +sessiz lan. bildiğin ses yok arabada öyle.

    +yayla gibi. tam aile arabası.

    +bagajı yeterli. bana sorarsan bundan iyisi şamda doblo amk!

    +kesinlikle terracota döşeme alınmalı. turuncu ve damalı plastik aksamlar spor hava veriyor böyle ağır bir abiye. zaten ona tav olmuştum ben de.

    +yormuyor. kaç saat sürersen sür götün de terlemiyor. güzel amk.

    +1.6 motor yemez bu arabayı diye düşünenler düşünmesin, sırtım yapışıyo valla koltuğa. iyi yardırıyo bence. kötü diyen gitsin ferrari alsın amk.

    golfe, focusa 100 bin tl bayılacağıma bunu tercih ettim. pişman da değilim.

    34000 km editi: trim sesleri başladı yavaştan. bozuk yolda emniyet kemeri yükseklik ayarlarını sağlayan klipsler biraz hareketli olduklarından sesler geliyor. rahatsız etmiyor çünkü yol bozuk. sıçtığımın şehrinde düzgün yol yok zaten. her arabanın götü başı ayrı oynuyor. bunun dışında ses açısından aynı. hala memnunum. ehe!

    ek olarak 2016'dan sonra şehiriçi uyarı sistemi tüm donanım paketlerinde standart olarak geliyor. üst donanım paketleri tamamen gereksiz gibi oluyor bu durumda.

    80000 km editi: trim sesi falan yok. arada bir yerden ses geliyor sonra kendiliğinden düzeliyor ben bulamadan.

    140000 editi: trim sesi hala yok lan. ama akü de yok, baba akü komple yok. normal herhal :)
  • kendisine geçen haftadan itibaren biniyorum. fiesta'dan sonra teknolojiyle tanıştım resmen bir de az yaksa tadından yenmeyecek. gerçi 1.5 tonluk araç aslında normal yakıyor. şu aralar şehir içi 8.3 - 9.5 lt arasında gidip gelmekte.

    4 aylık kullanımdan sonra edit:
    ortalama şehiriçi yakıt tüketimi 7-7.8 arasında gidip gelmekte. mümkün olduğu kadar gaza dokunmamak gerekiyor. dezavantajlarından biri yedek parçasının pahalı olması.

    8 aylık kullanımdan sonra edit:
    ankara bursa arasında max 80-110 km hızla yarım depo tüketmiş, istanbul ankara arasında 110-150 km hızla neredeyse 1 depo tüketmiştir. çok konforlu, içeriye ses almıyor neredeyse, buna alışınca küçük arabalara canınız binmek istemiyor. henüz bakıma götürmedim. yedek parçaları pahalı, sağ arka lamba grubunu değiştireyim dedim orjinali 500 tl, allahtan çıkma parça buldum da 100 tl'ye hallettim.

    aracı sattıktan sonra edit: benzinli araç kullanmam bundan sonra. battım lan.
  • 2015 yılı sonunda son kasasını 0 km olarak aldım. 1.6 benzinli ve düz vites. lpg taktırmadım. 5 yılı aşkın süredir kullanıyorum ve yaklaşık 70 bin km yaptım. silecek suyu doldurmayı saymazsak periyodik bakımları dışında motor kaputu açılmadı. mekanik veya elektronik olarak hiçbir parçası bozulmadı. gerçi kullanıcı olarak bunda benim de payım var diye düşünüyorum. sakin kullanırım, dikkatli kullanırım, bakımları aksatmam.

    arabanın ortalama yakıt tüketimi 100 km'de 7,2 lt. (şehir dışı 6,1 lt, şehir için 8,5 lt) bu rakam 70 bin km'nin ortalaması. net, yuvarlama vs değil. ama bu rakamlar sakin kullanımda geçerli. şehir dışında da 120 km/h'yi geçmeden sabit hızda ilerliyorum. şehir içinde de mesela kırmızı ışığa yaklaşırken ayağımı gazdan çekip vitesle yavaşlıyorum. yeşil ışık kalkışlarında ani gaza yüklenmiyorum vs. ancak dikkatli kullanımı bırakıp biraz gazlarsanız rahat 9-10 litreyi görürsünüz.

    arabanın motoru 3000 devir altında çok cansız. 3000 devir üstünde iyi sayılır ama onda da yakıt çok fark ediyor. vites ve devir oranını iyi tutturamazsanız yokuşlarda falan can sıkar. mesela eşim arabayı kullandığında yokuşlarda hiç çekmediğinden şikayet ediyor. öyle 5. veya 6. viteste sabit hızda, 3000 devir altında yokuşa girerseniz yokuşun sonunu göremezsiniz. ama yokuşa girmeden 1 ve hatta 2 vites düşerek devri 3500 üstüne çekerseniz hızınızı hiç kesmeden ve hatta isterseniz hızlanarak yokuş sonuna kadar çıkabilirsiniz. mesela ben 6. viteste 110 km (2500 devir civarı) hızla giderken yokuş başına gelmeden 4. vitese (3750 devir civarı) alıyorum. yokuş isterse 5 km olsun aynı hızda hiç kesilmeden yokuşu tamamlıyorum. ama yol tutuşa da dikkat etmek lazım. hızlı girilen sert virajlarda -esp olmasına rağmen- kafadan kayma eğilimi var.

    sessiz ve geniş bir araba. arka koltukların önünde şaft tüneli olmaması güzel. ancak bu da her şeyin arabanın altında olması demek. yani altı yere çok yakın. kasislerde, tümseklerde veya yüksek açılı otopark girişlerinde falan dikkat etmezseniz arabanın altını sürekli bir yerlere vurabilirsiniz. hele egzoz felaket. geri geri park ederken çok dikkat etmek lazım yoksa egzozu bir kaldırımda bırakabilirsiniz.

    bagaj geniş. 530 litre diyorlar. ama şekli kullanışsız. arka koltuklara doğru huni şeklinde daralıyor. bir de bagaj kapağının bağlantı elemanları var ki sormayın. bagaj kapağını kapatınca bagaj içine katlanıyor. yani bagaja eşyaları düzgün koymazsanız ya kapak kapanmıyor ya da kapanırken eşyalarınıza çarpıp kırma ihtimali var. çok basit bir hidrolik kol ile bu sorun çözülebilirdi ama işte böyle bir kötü tasarım var.

    multimedyası beş para etmez. kocaman ekran var ama geri kamera hariç hiçbir işe yaramıyor. mirrorlink'in ilk versiyonunu kullanıyor. yani eski birkaç samsung modeli dışında hiçbir telefonu ekrana yansıtamıyorsunuz. usb girişi orta konsolda saklanmış durumda. bilmeyen adam bulamaz, bulsa da usb'yi yerine sokamaz. ama bluetooth ile telefon ve müzik bağlantısı ya da -aux ve usb- kablolu cihaz bağlantısı çok kolay, hızlı ve sorunsuz.

    yol bilgisayarı da kullanışsız. daha doğrusu benim istediğim bilgileri sağlamıyor. motoru kapatınca anlık değerler sıfırlanıyor. mesela diyelim ki şehirler arası yola çıktınız, yolun ortasında mola verip motoru kapattığınızda ortalama yakıt, gidilen km, ortalama hız ve süre bilgileri sıfırlanıyor. ne bileyim en azından motor kapattıktan sonra 1 saat falan daha sıfırlanmamalı veya bu kullanıcıya bırakılmalı.

    dediğim gibi hiç lpg taktırmadım. eğer arabayı alır almaz taktırmış olsaydım 5000 tl'lik bir lpg kiti kendini 35.000 km'de amorti edecekti ve şu anda 3800 lt kadar kara geçmiş olacaktım.

    ancak tüm saçma ve sinir eden özelliklerine rağmen son derece memnunum. güvenli ve konforlu bir araba. dağda bayırda sürmem gerekti, yoğun trafikte de kaldım, bazen yüksek hızlarda uzun süre kullandım, her türlü hava koşulunda sürdüm... marşa basınca çalıştı ve gitti. hiç sorun yaşamadım. hem sürerken hem de bakım yaptırırken muadillerine göre ekonomik. şeklini de seviyorum. bir de herkeste olmaması, yollarda çok görülmemesi falan da hoşuma gidiyor.

    bunun dışında arabanım bana maliyeti nedir, çok daha detaylı verileri paylaştığım bir yazıma sizi davet ediyorum. arabaya harcadığım her 1 lira için nasıl 1 lira da vergi ödemişim buyurun;
    (bkz: #118226001)
  • bmw'den alınan dizel motorlara sahip makyajlı versiyonları ülkemizde satışa sunulan otomobil.

    dizel motorlardan 1,6 lt. olan 110 hp güç üretiyor, sadece manuel şanzımanla sunuluyor ve başlangıç fiyatı 92.900-tl. aynı donanımda, 1,6 lt. 132 ps benzinli modele göre 16.000-tl fiyat farkıyla satılıyor.

    öte yandan 2,0 lt. 141 hp'lik dizel motorlu versiyon (o da sadece manuel) için ise epeyce donanıma sahip premium plus donanım ile 151.000-tl talep ediliyor.

    fiyat açısından bir karşılaştırma yapacak olursak;

    sınıfının en çok tercih edilen aracı volkswagen passat, 1,6 lt. tdi 120 ps'lik motoru için 90.500-tl talep ediyor. 14.000-tl fark ile (oha) dsg de almak mümkün.

    ayrıca 146.000-tl'ye, 2,0 lt. dizel 150 ps'lik dsg şanzımanlı, comfortline donanımlı versiyonunu sunuyor. ayrıca 161.000'e avensis'in premium plus donanımından daha da donanımlı highline donanım seviyesini almak mümkün.

    avensis'te ise her iki motor ile de otomatik şanzıman seçeneği ise şaşırtıcı bir şekilde sunulmuyor. motorlar bmw'nin gayet başarılı n47 motorları olsa da, bu sınıfta, bu fiyatlandırma ile otomatik şanzıman seçeneği sunmadan dizel araç satmaya kalkışmak ayrı bir heyecan olmuş.

    bu arada makyajlı tasarıma gelirsek, ön kısımda auris, yaris gibi diğer toyota modelleri ile örtüşen yer verilmiş sonunda. ayrıca bu sınıfa uygun bir ağırlığa da kavuşmuş. iç kısımda da devasa bilgi-navigasyon-medya ekranına yer verilmiş. 5.000-tl fark ile navigasyon alınabileceği belirtiliyor.

    sonuç olarak, fiyat/performans açısından oldukça kötü durumda. neyse, toyota'nın bir bildiği vardır heralde.
  • bir süredir baya yoğun şekilde araştırdığım almayı fazlasıyla istediğim fakat türkiyede çok az olmasından dolayı acaba sorunlu mudur da bu kadar az veya tercih edilmiyor diye düşündüğüm araba.

    kime sorsam uzak dur dedi. fakat neden uzak durulacağına dair net bilgi veren olmadı. yakıtı fazla olur, arızası çok pahalıya tamir olur gibi bilgiye dayanmayan söylemler duydum. benim arabadaki kriterim çok fazla değil. belli bir hızı geçince dış sesi içeriye çok fazla almasın. en azından içeride bağırarak konuşmak zorunda kalmayalım. çok şekil, çok güzel olmasına gerek yok. ortalama bir görüntü yeterli. çok atik, çok hızlı, pratik olmasına gerek yok. konforlu olsun çünkü konforsuz araba beni çileden çıkarıyor. japon olsun istiyorum çünkü daha önceden japon arabası kullandım. sağlamlığına güveniyorum. son olarak da içi biraz donanımlı olsun. en azından dört cam otomatik, klima filan gerekli diye düşünüyorum. avensiste boş modeli bile diğer arabalara göre çok daha dolu. eğer yanlış bir araba düşündüğümü düşünen yazarlar varsa yeşillerini ve önerilerini bekliyorum..
  • corolla'dan lüks, camry'den daha düşük otomobil. sedan ve hatchback modelleri vardır. özellikleri: 2000 motor, 128 beygir gücü, abs, 4 airbag, otomatik camlar, klima, yol bilgisayarı, koltuk ısıtma. isteğe göre sunroof, deri koltuklar. geniş bir iç mekana ve iyi ses yalıtımına sahiptir. sınıfının en iyi otomobillerinden. ingiltere'de üretilir. japonya'da avensis yoktur.
  • totoya'nın web sitesine girip, aracın özelliklerine bakınca, allah tepenizden baksın sizin demekten başka birşey gelmiyor söyleyecek. aslında var bir iki söyleyecek, ama kapanmasın şimdi sözlük durduk yere.
    araca ilişkin olarak, birçok şeyi üst modellerle eşitlemiş gibi görünüyorlar. ama bu sefer de ; 2. nesil toyota avensis araçların, konfor olarak en düşük modellerinde arka park sensörü standart olarak sunuluyordu. 3. nesil araçlarda yok. bu kadar küçük birşeyi koymamakla kaç milyon dolar kazanacaklarını açıklamalarını bekliyorum. japonyaya da yazdım. türkçe yazdım ama olsun. cevap gelecektir mutlaka. gelince ilk sizin haberiniz olacak..
  • başlarda ağırlığından dolayı performans sorunu yaşatsa da (1.6lt benzinli) motorunu biraz açtığınızda (şöyle yirmi bin kilometrelerde) yavaş yavaş bu eksikliği de unutmanızı ve arabadan tam keyif almanızı sağlayacak kusursuz bir şaheserdir.

    yıllar yılı bir otomobil binicisi olarak çokça atıp tuttuğum şu olmasa da olur, bu olmasa da olur laflarımı bana tek tek yedirmiştir. yağmur yağdığında sileceğin otomatik devreye girmesi ve hızlandığında sileceğin de otomatik hızlanması, yan aynaların otomatik açılıp kapatılabilmesi (sadece içeriden), start-stop özelliği ve kapıların dokunmatik açılabilmesiyle küçük anahtarına hiç mi hiç dokunulmaya ihtiyaç olmaması, el freninin küçük bir tuş olması ve yokuşlarda bu tuşu kullanmak suretiyle yokuş-kalkış desteği sağlıyor olması, çift bölgesi tam otomatik kliması gibi aslında hiçbiri olmasa çok bir şey kaybetmeyeceğim ancak varlıklarına alıştıktan sonra iyi ki varsınız dedirten aklıma gelmeyen daha bir çok özelliğiyle, nazarımda mükemmel bir otomobil. bir o kadar konforlu, bir o kadar da güven verici.
hesabın var mı? giriş yap