• ezelden beri sevdiğim tüm çağdaş müzisyenler son yıllarda gerek tarz değiştirerek, gerek vasat altı albüm çıkartarak, gerek dağılarak kalp kırıyor. opeth, dream theater, porcupine tree, orphaned land derken ayreon'un da bu listeye dahil olacağını düşünüyordum. beklentilerimi iyice düşürerek, hayal kırıklığına hazırlanarak dinlemeye başladığım albüm ne kadar yanıldığımı daha ilk dinleyişte yüzüme çarptı ve o günden beri her gün kendisini en az bir kere dinletecek kadar kendine bağladı.

    tüm ayreon destanının başlangıcını anlatan albümde özellikle albümün açılış parçası the day that the world breaks down nasıl bir albüm dinleyeceğimize dair ipuçlarını veriyor. uzun zamandır böyle güzel ve epik bir giriş şarkısına şahit olmamıştım.

    rehavete kapılıp kendilerini teslim ettikleri yapay zekanın* sonunda kendilerini yok etmeye karar verdiği alpha ırkının çaresizliğiyle ve yaptıkları hatayı kabullenmeleriyle albüme giriyoruz. tüm gezegen teröre, kaosa, paniğe teslim olmuştur. mücadele ederek kurtuluş yolu yoktur. tek çare, farkedilemeyecek kadar küçük bir grupla ilk fırsatta bir uzay gemisi ile dikkat çekmeden kaçmak ve yeni bir gezegende sıfırdan yeni bir medeniyet yaratmaktır.

    uygun gezegen bulunmuştur. sirrah yıldızına ait, su ile kaplı bir gezegen seçilmiştir. kaçacakları uzay gemisi dünden hazırdır*. historian, opposition leader, captain, president, chemist, astronomer, prophet, diplomat, counselor ve biologist, yetenekleri sebebiyle seçilir ve yanlarına alpha ırkına sadık bir robot th-1'ı alarak gezegenden sıvışırlar.

    o dakikadan sonra vicdan azabı kalplerine kazık gibi yerleşir. kaos içinde bırakılmış, ölüme terkedilmiş bir halk düşüncesi, hepsinin yok olacağı fikri hepsini yiyip bitirmektedir.

    "my petty life, it seems so trivial, a whole world is about to die
    ıf all those billions fade away, then who am ı to stay alive?"*

    (gerisi gelecek)
  • kronolojik sıralamanın başında yer alan ve forever ırkının ortaya çıkış hikayesini anlatan yeni ayreon albümü.
    çıktığı günden beridir, yani iki haftalık bir süredir başka şarkı dinleyemememden sorumlu albümdür aynı zamanda. öncelikle, arjen kesinlikle merak uyandırmayı ve sonrasında bu merakı beslemeyi çok iyi biliyor. albüm çıkışı öncesinde takipçilerine oynattığı "who's the musician?" oyunu ve şarkılardan derlediği videolar albümün çıkış tarihi olan 28 nisanı takvimde işaretlememe sebep oldu.

    ayreon soundu her albümde olduğu gibi bu albümde de var fakat forever hikayesine dönüş beni çok sevindirdi.

    her yeni ayreon albümünde çoğu vokal için "bu vokal neden kendi grubunda bu şekilde söylemiyor?" sorusu aklıma geliyordu, keza bu albüm de farklı olmadı. öncelikle, benim için albümde ışıldayan isimlerden biri floor jansen oldu. after forever günlerini tenzih ederek, neden nightwish'e ait albüm kaydında floor'un bu denli kullanılmadığını sorguladım durdum (hatta biraz da üzüldüm).
    bana kalırsa, floor gerçekten de yer aldığı her şarkıyı olabilecek en iyi haline getirmiş. tek hoşlanmadığım nokta, albümde her vokalin bölümü, sahip olduğu role oldukça uygun şekilde yazılmışken; floor'un biologist karakterinin sanki bir nebze rolünün dışına çıkmış olduğuydu - sanki kendi endişeleri ve düşüncelerini anlatmaktansa, şarkıyı toparlayan karakter konumunda geldi bana daha çok.

    her ne kadar epica seviyor olsam da, epica'nın "ama rockçıyız herkes bilsin yani" havası beni yer yer irite ettiğinden, simone simons'u epica albümlerine nazaran çok daha rahat gördüm ve kendisini oldukça geliştirmiş olduğunu düşünüyorum (bu özelliğini epica'da da görebiliyoruz gerçi).

    hansi kürsch'ü bu grup içine dahil etmiyorum, adam her zaman iyi açıkçası ("whatever you do, hansi does it better").

    bu isimler dışında, tommy karevik, russell allen ve michael mills'i bu albümde dinlemeye doyamadım. genel olarak karakterler ve vokallerin hepsi harikulade zaten.

    şarkı isimlerine albümün tamamını dinlemeden önce spoiler olmaması açısından bakmamıştım, burada da albümü dinlemeyenler için şarkı ismi yazmak istemiyorum ama albümün ikinci yarısını, ilk yarısından daha çok sevdim ve bu yarıda beni duygulandıran şarkılar oldu.

    benim için ayreon özelinde hala 01011001 önde geliyor olsa da, the source şimdilik yılın albümü oldu. progressive metal ve sci-fi severler için kaçırılmayacak bir albüm.
  • albüm komple spotify'da yer almış, ayrıca daha önce lyric video ve diğer şekillerde paylaşılmamış şarkılar da parça parça arjen lucassen'in youtube kanalında paylaşılmış:

    https://www.youtube.com/user/arjenalucassen/videos
  • tam bir ayin
    tam bir efsane

    hail arjen anthony lucassen! önünde saygıyla 3 kez eğiliyorum.

    en sevdiklerimden dream theater'ın solisti james labrie the historian roluyle karşılıyor bizi.
    bu muhteşem karşılamanın ardından sesine taptığım, sesine öldüğüm, sesine kurban, fanus içinde saklamak istediğim hansicim, blind guardian'ın solisti hansi kürsch the astronomer olarak karşımıza çıkıyor.

    albümün ilk parçasında arjen'in bu albümde çalıştığı tüm sanatçıları sırayla dinleyebilirsiniz.

    ama ille de arjen
    ille de arjen'in riff'leri
    ille de arjen'in müzikleri
    ille de arjen'in sözleri

    offfff anlatılmaz bu albüm. tıkandım, yutkunamıyorum, bi su içeyim

    (bkz: the legend)
  • oldukça kapsamlı bir hip hop dergisi ... türkiyede akmerkez caurosel gibi büyük alışweriş merkezlerinde çok yüksek fiyatlara bulabilirsiniz ...

    web sitesi ise : http://www.thesource.com/
  • osamu kitajima'nın pek çok albüm çalışmasından biri. 1986 yılında yayınlanan albüm, 3 parçadan oluşmaktadır. geleneksel japon müziğinde kullanılan koto, biva ve şakuaçi sesleri ağırlıklıdır, parçalarda keman ve elektrogitar da kullanılmıştır. hızlı ritmi ve koto kullanımıyla "thru cosmic doors" öne çıkmaktadır.

    parça listesi:

    - heavensent
    - thru cosmic doors
    - eye to i
  • harika olmuş bu albüm!

    kulaklığı çıkartamıyorum iki gündür. sonra yazcam bişeyler ayrıntılı şekilde. şimdi kusura bakmayın sadece dinleyip uçmak istiyorum.

    edit: run! apocalypse! run!
    edit: planet y is alive!
  • https://www.youtube.com/…ysu2dexwy&feature=youtu.be

    albümden bir şarkı daha lyric video olarak gelmiş, kendisi star of sirrah, albümün dördüncü şarkısı olacak.
  • aynı zamanda lois and clark the new adventures of superman ikinci sezon üçüncü bölümünün adı.
  • chuck workman tarafından yazılmış ve yönetilmiş belgesel film. meselesi ise beat generation. filmde johnny depp jack kerouac'ı, dennis hopper william seward burroughs'u, john turturro ise allen ginsberg'i canlandırmış.
hesabın var mı? giriş yap