• yüzümüzün hem batıya hem doğuya
    dönük olmasından mütevellit
    bu memlekette hemen herkesin
    iki müzik aleti, iki tarzı vardır.

    benim için bir tanesi piyanodur
    diğeri ise elbette tanbur.

    tanburun dalga dalga dalga yayılan bir sesi var,
    göğüs kafesinizi geçer bu dalgalar öyle güzeldir.

    hele ehlinden dinlemenin keyfine doyum olmaz,
    ağırlaşırsınız, toprağa kök salarsınız, büyürsünüz.

    öyledir tanbur, biriktirir, tortu bırakır, süzer.
  • ismi tanbur olmasına rağmen n ve b seslerini yanyana getirmek istemeyen ağızların kambur der gibi andığı, topluluklarda, bağıran çalgı ve seslerin arkasında dekor olarak kullanması tercih olunan, aslında müzikal bir mucizeden farksız, tarihi sümerlere uzanan, lavta türü çalgıların hakiki atası müzik aleti... türk müziği tarihindeki en büyük icracısının, iii. selim'in tanbur hocası tanburi izak olduğu söylenir (kim bilir)... 'kendinden reverblü' değildir, sadece akord ve tel düzeni, seslerin uzamasını sağlayacak biçimde oluşturulur... ağır karakterlidir, ney'in en yakın dostudur, türk müziğinin en sıkı dönemlerinde kullanılmış ve türk müziğine has besteleme tekniğine damgasını vurmuştur... çalması zor değil, 'meşakkatlidir'... olgun bir zattır kendisi, her eli sevmez
  • klasik türk müziğinin en karakteristik sazı denebilir kendisi için. pek narindir; sıcaktan, soğuktan, basınçtan, nemden vs. etkilenip kapağı patlayabilir. sapı atar, burguları sıkışır, burguları gevşer, eşiği düşer, telleri eskir... derdi tasası bitmez, hep ustasını ziyaret etmek ister. çalabilmek, bir toplulukta sesini net biçimde duyurmak, perdelere doğru basmak her yiğidin harcı değildir. elbette öyle yiğitler vardır. tanburi cemil bey'den gelen gelenek mesud cemil'den necdet yaşar hocamıza aktarılmıştır. günümüzde ise özer özel, murat salim tokaç ve murat aydemir şüphesiz ki bu sazın en yaman sazendeleridir.
  • bir rivayete göre erkan oğur henüz bu enstrümanın sesini tam olarak kaydedecek ve aktarabilecek bir teknolojinin yapılamadığını buyurmuştur. hakikaten de canlı dinlendiğinde durgun bir suya atılan taşın yarattığı dalgalar gibi usulca yayılır sesi...
  • kısacık bir taksimi ile, yanyana gelip sihirler yaratan kelimelerden daha derin sözler söyleyebiliyor insana.. tekrara alarak sonsuz döngüyle dinlemeye yüreği olana şairlerin anlatamadığını anlatıyor mızrap..

    mızrap, ıstırap, darp üstüne darp....

    https://m.soundcloud.com/…u-seyn-taksim-muharremiye
  • çalmak istediğim fakat lütiyelerin fahiş fiyatları dolayısıyla yanına yaklaşamadığım, uzunca saplı olmasına rağmen bir o kadar da narin bir tonaliteye sahip, son zamanlarda yerli yapım dizi filmlerde nidasını sık sık işittiğim, klasik türk müziğinde enstruman olarak kökeni (kopuz) ve de asaletiyle nazarımda en üst sırada bulunan telli.
  • tanbur calindikca gogsu coktugu icin esigi kisa gelmeye baslar. esiginin bu sekilde dusmesi ve degistirilmesinin gerekmesi her ne kadar can sikici olsa da bu saz icin olumlu bir durumdur. cunku cokme sazin sesini guzellestirir.
    gunumuz tanburlarinda yedi yahut sekiz tel vardir. parcalar kendi yerinden icra edilecek ise genelde en alttaki iki celik telle calinir ama diger teller sadece renk katmaz rezonansi da etkiler. aksi halde calginin dutardan pek farki kalmaz. teller notanin suslenmesinde de kullanilir ki bu uslubun bir parcasidir. ayrica calinan makama gore bu tellerin akoru degistirilir. sari teller sol ya da la'ya cekilse de eserde yogun bulunan notaya gore baska bir tercih de yapilabilir. eger parca transpoze calinacak olursa bu tellerin alt teller gibi normal olarak kullanilmasi gerekebilir.
  • türk müziği denince akla gelen 3 klasik sazdan biri. tanburi cemil bey sayesinde bugünkü icrâ şeklini almıştır. çalınması klasik kemençeden sonra en zor türk sazıdır. solo çalınırken dinlemesi en keyif veren enstrümanlardır kanımca. taksimler, saz semaileri ve peşrevleri tanburdan solo dinlemek çok keyiflidir. peki kimden dinlenmelidir sorusu aklınıza gelirse, öncelikle cemil bey'den dinlemelisiniz, o olmasaydı altta yazılanların hiç biri olmazdı.

    (bkz: mesud cemil)
    (bkz: necdet yaşar)
    (bkz: murat aydemir)
    (bkz: özer özel)
  • ...
    bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
    cumbalı odalarda inletir katibimi...

    canım istanbul.
  • sesi hep eskilerden çağırır.
hesabın var mı? giriş yap