• $u dersleri vermi$ film:

    - teenager'lar ne olsa seyreder
    - kli$eler eskimez
    - hastanede ilac dagitarak 21" lcd monitor, kamyon falan alabilirsiniz
    - amerika'da telefon numaralarinin sahte oldugunu belirtmek icin 555 oneki ile ba$lamalari gibi, ayni $ekilde bilgisayar programlarinin sahte oldugunu belirtmek icin kayan yazilarla dolu konu$arak anla$an ebleh arabirimlerin yapilmasini gerektiren bir yasa vardir..
    - ayni yasa cello notalari icin de sol anahtari kullanilmasini gerektirir.. (armonipolisi ke$fetti bunu, polis midir nedir)
  • tek sahnesi aklimda kalmis (o da spoiler kavramina giremeyecek kadar kor bir noktaya dayanmis oldugundan yazmakta sakinca gormuyorum) film.. basrol oynayan yuzucu abim basina kotu olaylar geldikten sonra gittigi havuzda oyle bir kulac cikarmistir ki killari gozumuze kadar girmistir.. sporcu adam kendine dikkat etmez mi hic ayip ayip diye kizip sonra kotu kiz yuzunden sopara cevrildigi hatirlaninca acinip bir seferlik affedilmisti.. zaten filmden hatirladigim bir tek bu sahne kaldi, oylesine basarisizdi her yonden bu yapim.
  • izlemeyin sayko bir sarışın barındırır dediğim filmdir, dahası vakit kaybıdır.
  • "ben kötü kızın zeki, çevik ve sarışınını severim" tadındaki filmlerin son örneklerinden. eğer senaryoya kafanızı takmak istemiyor ve sadece 25 fps ile ekrandan geçen görüntülere bakmak istiyorsanız izlenilebilecek bir film. aksi takdirde uzak durun
  • son zamanlarda izlediğim en kötü çekim, kurgu, oyunculuk ve senaryoya sahip film. sevmediklerinize tavsiye edin. aklınız başınızda ise uzak durun.
  • yönetmeni john polson olan gerilim filmi. oyuncular: jesse brandford, bhiri appleby
  • okulunda başarılı bir yüzücüdür çocuk, esmer güzeli bir kız arkadaşı da vardır, mutludur... gelgelelim okula bir gün sapık bir sarışın gelir. amacı ne yapıp edip bu çocuğu kendine ayarlamaktır.

    siz siz olun, hayatınız bu kadar düzenli ve iyi gidiyorken bu çocuğun yaptığını yapmayın. neden mi? cevap filmde.
  • arkasında hiç yazı olmadığı için, kapağındaki resimlerden gerilim filmi izlenimine kapıldığınız ancak bilmem kaçıncı sınıf, gerilim niteliğinde olmayan basit bir yapımla karşılaştığınız film...

    ancak yine de akıllarda "hastanede yatan çocuk da hatunun kurbanlarından biri miydi, yoksa hakkaten doğal bir kaza geçirerek mi o hale geldi" sorusunu bırakmıştır.... (ha belki filmin bir yerlerinde bunun cevabı verilmiş olabilir ama o kadar "bitse de tv izlesek" duygusuyla izlenilmiştir ki, bu yüzden cevabın karambole gelip es geçilme ihtimali yüksektir)

    ben gibi izleyiciler için her filmde sorduğu bir soru çok önemlidir...
    "neden?" sorusu.
    bir filmde bu soruya ne kadar iyi cevap alıyorsanız (ki o cevap ne kadar gerçek dışı olsa da önemli değildir, çünkü mesele neden ile sonuç arasındaki kurgunun inandırıcılığıdır) o filmden o kadar tatmin oluyorsunuz...
    eğer "neden?" sorusuna bir cevap yoksa o film direk vasatlar deryasına karışıyor.... aynı bu film gibi....
  • sahnelerde çalan film müzikleriyle ne alaka dedirten, alla alla bu ritm bu sahne için sanki fazla hızlı dedirten, ulan eve gidip uyusaydım keşke dedirten film...
  • klasik kötü kızın başarılı erkeği elde etmeye çalışması üzerine bir film.elde etmek için de kullandığı yöntem tahmin edildiği gibi cinsellik
hesabın var mı? giriş yap